Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatif ile aralarında imzalanan 31.10.2007 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi gereğince edimin süresinde ifa edilmediğini belirterek edimin ifası, olmadığı takdirde 14 daire bedeli olan 70.000,00 TL ile sözleşmenin 7. maddesi gereğince kararlaştırılan 23.000,00 TL’nin yasal faizi ile ödenmesini talep etmiştir. Davalı taraf ise; müvekkilinin ediminin ifası için çalıştığını, bu hususta tapuda, belediyede gerekli işlemleri yaptığını, ada bazında düşünülen proje için geciktirici şarta bağlı sözleşme yapıldığını, gecikmeye sebep olanın arsa sahipleri olduğunu, geciktirici şartın gerçekleşmediğini, bu durumda arsa sahiplerinin de kusurlarının bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Yargılama sonucunda mahkemece davanın kısmen kabulü ile sözleşmenin ifası amacıyla davalı ... dışındaki davalılar adına davacı şirketi temsil yetkisi tanınmasına, davalılar H.İbrahim Ulusoy ile ... ve davacı arasında 16.05.2007 tarih, 11734 yevmiye nolu ihtarname ile oluşturulan uyuşmazlıkta uyuşmazlığın sözleşmelerin 3. maddesinin davalılara toplamda 40 adet dükkan ve 20 adet büro daire verileceği şeklinde yorumlanmasına, taraflar arasında çıkan muarazanın bu şekilde giderilmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir. Mahkemece bağımsız bölümlerin sözleşmede belirtilen paylaşım şekli konusundaki yorum şeklinin sözleşmeye, usul, yasaya ve yönteme uygun olduğu anlaşılmıştır. Ne var ki sözleşmenin ifası amacıyla davalı arsa sahibi ... haricindeki davalılar adına davacı şirketi temsil yetkisi tanınmasına ilişkin konuda yeterli açıklık bulunmadığı, temsil konusunun soyut ifadelerden ibaret kaldığı belirlenmiştir....

      Bu haliyle sözleşmenin ifası son-radan ortaya çıkan imkansızlık nedeniyle olanaklı değildir. Borçlar Kanunu'nun 117. maddesi hükmünce de karşılıklı taahhütleri içeren sözleşmelerde borçluya yüklenemeyen nedenler dolayısıyla borcun ifası mümkün olmazsa borç ortadan kalkar. Somut uyuşmazlıkta, kira sözleşmesine konu ve davalı kooperatifin ileride kiracı adına bedelsiz tescili için gerekli teşebbüste bulunmayı taahhüt ettiği taşınmaz bölümü yol olarak terk edilmek suretiyle kamu malı haline geldiğinden, borcun ifasında imkansızlık vardır. Davanın reddi açıklanan bu nedenle doğrudur. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, davacının bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun hükmün (ONANMASINA), 18.02.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Geçersiz sözleşmenin ifası istenemeyeceği gibi, feshi de dava edilemez. Bunun gibi, geçersiz sözleşmede öngörülen ceza koşulunun istenmesi buna dayanılarak kar mahrumiyeti talebinde de bulunulması da olanaksızdır. Hal böyle olunca mahkemenin davacının cezai şart, kar payı ve yoksun kalınan kar adı altındaki taleplerinin reddi yerinde olmuştur. Ne var ki, taraflar geçersiz sözleşmenin ifası aşamasında birbirlerinin mal varlıklarına artı değer kazandırmışsa bunlar sebepsiz zenginleşmeye neden olacağından karşılıklı olarak istenebilir. Davacı yüklenici davalıya ait iki ayrı parselde toplam 43.401.000.000 TL imalat yaptığını ayrıca bir kısım ihrazatın ve şantiye binasının davalının mal varlığında kaldığını iddia ettiğinden, az yukarıda vurgulanan kural uyarınca bu taleplerinin incelenerek değerlendirilmesi gerekir. Bu değerlendirmede daha önce yapılan tesbitte ortaya konan olgu ve bulguların da HUMK.nun 374. maddesince gözetileceği kuşkusuzdur....

          Geçersiz sözleşmenin ifası istenemeyeceği gibi, feshi de dava edilemez. Bunun gibi, geçersiz sözleşmede öngörülen ceza koşulunun istenmesi buna dayanılarak kar mahrumiyeti talebinde de bulunulması da olanaksızdır. Hal böyle olunca mahkemenin davacının cezai şart, kar payı ve yoksun kalınan kar adı altındaki taleplerinin reddi yerinde olmuştur. Ne var ki, taraflar geçersiz sözleşmenin ifası aşamasında birbirlerinin mal varlıklarına artı değer kazandırmışsa bunlar sebepsiz zenginleşmeye neden olacağından karşılıklı olarak istenebilir. Davacı yüklenici davalıya ait iki ayrı parselde toplam 43.401.000.000 TL imalat yaptığını ayrıca bir kısım ihrazatın ve şantiye binasının davalının mal varlığında kaldığını iddia ettiğinden, az yukarıda vurgulanan kural uyarınca bu taleplerinin incelenerek değerlendirilmesi gerekir. Bu değerlendirmede daha önce yapılan tesbitte ortaya konan olgu ve bulguların da HUMK.nun 374. maddesince gözetileceği kuşkusuzdur....

            Ancak resmi şekilde aktedilmeyen sözleşmenin ifa edilmesi karşısında, geçersizliğini iddia etmek dürüstlük kuralıyla bağdaşmayacaktır. Somut olayda tapu devirlerinin yapıldığı nazara alındığında, taraflar arasındaki sözleşmelerin geçersizliği ileri sürülemeyecektir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldıktan sonra sözleşmeye konu taşınmazın tapuda satılarak yüklenici veya onun gösterdiği kişiye devredilmesi halinde bu satımın gerçek bir satım olmadığı sözleşmenin ifası maksadıyla tapu devri niteliğinde olduğu Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır. Bu nedenledir ki sözleşmeden sonra tapu devirlerinin yapılmış olması, işbu devirlerin bir satım değil, arsa payı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin ifası amacıyla yapıldığını gösterir....

              sürece önceki şartlarla sözleşmenin ifası davalılar zararına sonuç doğuracağından sözleşmenin geçerli hale geldiği de söylenemeyecektir.Bu durumda mahkemece, 13.07.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tüm arsa sahiplerinin katılımıyla yapılmamış olması nedeniyle geçersiz olması ve sonradan diğer arsa sahibinin muvafakatı sağlanmak ya da ayrı bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmak suretiyle geçerli hale getirilmemesi göz önünde bulundurularak, geçersiz sözleşmenin tarafı olan arsa sahiplerinden işbu geçersiz sözleşmeye dayanılarak cezai şart istenemeyeceği gerekçesiyle cezai şart isteminin reddine karar verilmesi gerekir....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle mahkemece karar altına alınan gecikme tazminatı yönünden davacı arsa sahibi vekili tarafından kararın onanmasının istenmesine, bu durumda davacı arsa sahibinin seçimlik hakkını akdin ifası yönünde kullandığının anlaşılmasına, mahkemece sözleşmenin feshi konusunda hüküm kurulmamış olmasının sonuca etkili görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,75 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 29.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle mahkemece karar altına alınan gecikme tazminatı yönünden davacı arsa sahibi vekili tarafından kararın onanmasının istenmesine, bu durumda davacı arsa sahibinin seçimlik hakkını akdin ifası yönünde kullandığının anlaşılmasına, mahkemece sözleşmenin feshi konusunda hüküm kurulmamış olmasının sonuca etkili görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,75 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 29.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davacı iş sahibinin davanın yargılaması sırasında davalı tarafından yüklenilen edimin yanlar arasındaki sözleşmeye uygun olarak ifasını kabul etmiş olmasına ve dolayısıyla eseri reddetmemiş bulunmasına; sözleşmenin aynen ifası sebebiyle davanın konusuz kalması sonucu mahkemece davanın reddine karar verilmiş olmasına göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 07.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu