sözleşmenin kurulması üzerinden hayli süre geçmiş olması sebebiyle müvekkili şirketin sözleşme konusu makinenin tesliminden herhangi bir yararının da kalmadığını, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde kanuna uygun olarak sözleşmeden dönüldüğünün açık olduğunu, Sözleşmeden dönülmesi neticesinde alınanların geri verilmesi hususunun söz konusu olduğunu, dönme ile birlikte tarafların edimlerinin değiştiğini, TBK'nun 124 maddesi uyarınca sözleşmeden dönme hâlinde tarafların, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulduklarını ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebileceklerini, davalının temerrüt halinde olması sebebiyle sözleşmeden dönüldüğünü, dönme ile birlikte davalının borçlandığı edimi ifa yükümlülüğünden kurtulduğunu, fakat dönme ile birlikte daha önce almış olduğu parayı geri verme borcunun ortaya çıktığını, sözleşmeden dönmenin sözleşmenin geçerliliğine dokunmayıp onu bir tasfiye ilişkisi haline getirdiğini, dönme ile sadece sözleşmenin konusunun değiştiğini, akdi verme...
ayrıca sözleşmenin kurulması üzerinden hayli süre geçmiş olması sebebiyle müvekkili şirketin sözleşme konusu makinenin tesliminden herhangi bir yararının da kalmadığını, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde kanuna uygun olarak sözleşmeden dönüldüğünün açık olduğunu, Sözleşmeden dönülmesi neticesinde alınanların geri verilmesi hususunun söz konusu olduğunu, dönme ile birlikte tarafların edimlerinin değiştiğini, TBK'nun 124 maddesi uyarınca sözleşmeden dönme hâlinde tarafların, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulduklarını ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebileceklerini, davalının temerrüt halinde olması sebebiyle sözleşmeden dönüldüğünü, dönme ile birlikte davalının borçlandığı edimi ifa yükümlülüğünden kurtulduğunu, fakat dönme ile birlikte daha önce almış olduğu parayı geri verme borcunun ortaya çıktığını, sözleşmeden dönmenin sözleşmenin geçerliliğine dokunmayıp onu bir tasfiye ilişkisi haline getirdiğini, dönme ile sadece sözleşmenin konusunun değiştiğini, akdi...
Mahkemece iddia, savunma, keşfen düzenlenen bilirkişi heyeti raporuna göre, davaya konu makinanın ayıplı olduğu, davacının 02.07.2004 tarihli ihtarnamesi ile Borçlar Kanunu’na göre sözleşmeden dönme hakkını kullanarak makinanın geri alınmasını ve bedelin iadesini talep ettiği, B.K.nun 202. maddesi anlamında feshin haklı olduğu, makinadaki arızaların tamiratlara rağmen giderilemediği, davacının haklı sebeple sözleşmeden dönmesi nedeniyle tarafların sözleşmeye binaen verdiklerini geri isteme hakları bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 17.451.35.-YTL.nin (davaya konu bulaşık makinasının davalıya iadesi koşulu ile) davacı yararına davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Noterliği nde ... yevmiye numaralı, 08.02.2013 tarihli ... sözleşme numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, ilgili sözleşmeden uyarınca mülkiyeti davalıya ait 2 adet iş makinası davalıya teslim edildiğini, Finansal Kiralama Sözleşmesinden doğan kira borçlarını vadesinde ödemediğinden davacıya ... 1. Noterliği'nden 28.07.2015 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarname keşide edilerek ihtarnamenin tebliğinden 60 gün içerisinde ihtarnamede belirtilen kira borçlarını ödemesi gerektiği aksi halde ilgili sözleşmenin feshedileceği ihtar edildiğini, davacı ihtarnamede belirtilen edimlerini süresi içerisinde yerine getirmediğinden finansal kiralama sözleşmesi fesh olunduğunu, sözleşmenin feshi üzerine .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... E. Sayılı dosyası ile finansal kiralama sözleşmesine konu malların davalıya aynen iadesi davası ikame edilmiş olup mahkemece yürütülen yargılama sonucunda finansal kiralama sözleşmesine konu malların tarafınca aynen iadesine karar verildiğini, .......
KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davacı tarafından sözleşmeden dönüldüğünden davaya konu aracın bedel iadesi halinde davalıya aracın iadesinin tabi bulunmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.407,15 TL kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 10/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 137,88 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 03.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Dava, elektrik abonesi olan davacı şirketin aynı abonelik üzerinden elektrik kullanan dava dışı şirketin (kiracının) tüketim bedelinden kaynaklanan miktarla borçlu olmadığının tespiti ve güvence bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Taraflar tacir olup, aralarında abonelik sözleşmesi bulunmaktadır. Bu olgu gözetildiğinde alacak sözleşmeden kaynaklanmaktadır. Hal böyle olunca davanın niteliği, tarafların sıfatı, temyize konu hükmün kapsam ve gerekçesi dikkate alındığında 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14.maddesi ve Başkanlar Kurulu kararlarına göre yerel mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay (19).Hukuk Dairesine ait olduğundan, dosyanın görev yönünden (19).Hukuk Dairesi Başkanlığı’na SUNULMASINA, 21.12.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
A.Ş olduğunu, T2 ismi ise müvekkilinin markası olduğunu, müvekkilinin perakende satış yapmakta olduğunu, kendisine ait mağazası bulunmadığını, müvekkilinin davanın tarafı olmadığını, üretici olan müvekkilinden bedel iadesi istenemeyeceğini, davacının dava dilekçesinde seçimlik hakkını bedel iadesi olarak belirttiğini, talebinin de müvekkiline yönelttiğini, üretici olan müvekkiline karşı bedel iadesi talebinde bulunmasının hukuken mümkün olmadığını neticeten; haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İlk derece mahkemesince; "... yalnızca onarım ve değiştirme hakkının üretici ve ithalatçıya karşı kullanılabilecek haklardan olduğu anlaşılmaktadır. Üretici ile tüketici arasında bir sözleşme ilişkisi olmadığından, tüketicinin üreticiye karşı sözleşmeden dönme veya bedelde indirim haklarını kullanması düşünülemez. Çünkü tüketici, üreticiye bir ödemede bulunmamıştır. Eldeki davada davacı, üretici firma olan T2 (Meltem Modüler Mob. Kol. Son ve Tic....
-TL paspas bedeline yönelik talebin davalının pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle Reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. Davacı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönerek araç bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiş, davalı ithalatçı şirket ise davacının ithalatçı olan şirketlerine karşı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunamayacağını savunmuştur.Davacı aracını ... Otomotiv İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.'den satın almış olup, davalı ... Servis Tic. A.Ş. bu durumda satıcı değil aracın ithalatçısı konumundadır....
(Yarg 3 HD 2020/6533 K) Bu bağlamda somut olay değerlendirildiğinde, davacı, 1- köşe takımının değiştirilmesi, 2- kitaplığın iadesi, 3- koltuk takımının onarılması taleplerinde bulunmuş olup akabinde davacı davasını ıslah ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine hasretmiş ise de, yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda talebin değerlendirilmesi gerekmektedir. Buna göre dosyaya alınan bilirkişi raporu itibariyle koltuk takımının sırt dayama yastıklarının birbirinden farklı boyutta olduğu tespitinin yapıldığı, bu durumun ise malın taşıması gereken objektif özellikleri taşımaması nedeniyle ayıplı mal olduğu, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu, bu itibarla ilk derece mahkemesinin köşe takımı yastıklarının ayıpsız misli ile değişim kararının, satıcı yönünden orantısız güçlük doğuracak olması nedeniyle yerinde olmadığı görülmekle, davacının ilk derece mahkemesinin hükmünün a bendine yönelik istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir....