Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili tarafından kararda maddi hata bulunduğu belirtilerek düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. 1- ...’dan iş kazasının gerçekleştiği 05.12.2005 tarihi itibariyle o tarihteki unvanı “...A.Ş.” olan şirketin Kocaeli Serbest Bölgesi (...)’ta yer aldığı iddia olunan tersane işyeri tescil bilgileri ile bu işyerinden o tarihteki unvanları “... .... ve Tic. Ltd.Şti.” ve “...” – “.... ve Tic. A.Ş.” olan işverenler tarafından alt yüklenici veya bağımsız işveren kaydıyla işyeri tescil ve sigortalı bildirimleri yapılıp yapılmadığına dair kayıtlar ile “...A.Ş.” ile giderek unvan değişikliği ile “... A.Ş.”, “... .... ve Tic. Ltd.Şti.” ve “...” – “.... ve Tic. A.Ş.” ait Kocaeli Serbest Bölgesi (...)’ta bulunduğu iddia edilen işyeriyle ilgili iş kazasının geçtiği dönemle ilgili bu iş kazası ile ilgili yapılmış ... veya ......

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Oluş ve dosya kapsamına göre, suç tarihi olan 10/03/2016 günü Muş ilinde gece vaktinin 19:20'de başladığı, suçun saat 18:40'ta işlendiğinin kabulü karşısında, katılanın evine girerek hırsızlık yapan sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçunun gündüz sayılan zaman diliminde işlenmesi nedeniyle tayin olunan cezadan 5237 sayılı Kanun'un 116/4. maddesinin uygulanamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi hususu da belirlenmiş olup, bu yönden de kanun yararına bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 27/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      nun 27/03/2016 tarihinde ...’ta vefat ettiği, UYAP sisteminden alınan nüfus kaydında "..." adresinde ikamet ettiği, dosya kapsamından müteveffanın geçici bir süre için ...’ta bulunduğu sırada vefat ettiği, sabit ikamet adresinin ise "..." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi; Elbistan İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabının tetkikinde; müteveffa ...'nun yerleşim yeri adresinin "..." olduğunun bildirildiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise; müteveffa ...'nun UYAP sistem üzerinden alınan nüfus kayıt örneğinin incelenmesinde; MERNİS adresinin "" olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir....

        Katılanın askerlik arkadaşı olan sanık ... ile telefonda görüşmesinde araba alacağını söylediği, sanık ...’ın da...’ta araba fiyatlarının daha uygun olduğunu belirterek katılanı...'a gelerek araç alması konusunda ikna ettiği, katılanın bu sebeple...'a askerlik arkadaşı olan sanık ...’ın yanına geldiği,...'ın arkadaşı olarak sanık ...’i de katılanla tanıştırdığı, sanık ...’ın bir tane araç ayarladığını söyleyerek aracı uzaktan gösterdiği, bunun üzerine katılanın......

          ta görevli .... olarak tanıttığı, elektrik kablolarının değişmesi gerektiğini, bunun için...'ın güç artırım projesi yazacağını ve maliyetinin 4.550 TL civarında olacağını belirtip, kendisinin işlemlerde yardımcı olacağını söyleyerek telefon numarasını şirket yetkilisine verdiği, daha sonra şirket yetkilisi ...'ın sanığın verdiği telefon numarasını aradığı, sanığın ...'ı Taksim'de bulunan... binasına çağırdığı, öğle arası olması nedeniyle güvenlik görevlilerinin müşteki ...'ı içeri almamaları üzerine ...'ın tekrar sanığı aradığı, sanığın güvenlik görevlisiyle telefonda görüşüp, 6. katın camından işaret ederek müşteki ...'ın içeriye alınmasını sağladığı, sanığın, tanıdığı olan ve o sırada işyerinde bulunmayan ...'ta görevli ...'a ait odada oturduğu ve kendisinin de... görevlisi olduğu izlenimi uyandırdığı, müşteki ...'...

            Ancak; 1-Birleşen 15/08/2013 tarihli iddianamede suça sürüklenen çocuk ... hakkında 5237 sayılı TCK'nın 141/1. maddesinin uygulanmasının istendiği halde, CMK'nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden suça sürüklenen çocuğa TCK 142/1-b, 35. maddelerinin uygulanması için CMK'nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden hüküm kurulması, 2-Suç tarihinde yaz saati uygulaması da olduğu dikkate alındığında, güneşin 19.40'ta battığı ve TCK'nın 6/1-e maddesi hükmü ile gecenin 20.40'ta başladığının ve eylemin saat 21.00 sıralarında işlendiğinin anlaşılması karşısında, eylemin gece sayılan zaman dilimi içerisinde gerçekleştirildiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden, hırsızlık suçundan hükmedilen cezaların 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesi uyarınca arttırılmaması, 3-Sabıkasız olan suça sürüklenen çocuk ve sanık hakkında erteleme hükümleri tartışılırken “...tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemece kanaat oluştuğundan...” denildiği; suça sürüklenen çocuk ve sanık hakkında...

              ta ele geçen kamyonete ait olup, ... tarafından ibraz edilen trafik - tescil belgelerindeki bilgilerin kısmen farklı olması, diğer bir ifadeyle, sanık ...'un evinde ele geçen trafik - tescil belgelerinin, ... tarafından ibraz edilen trafik - tescil belgelerinin fotokopileri olmadığının anlaşılması, ayrıca ...'ta ele geçen ve sahte oldukları ekspertiz raporları ile tespit edilen trafik ve tescil belgeleri ile ... sayılı plakaların sanık ... tarafından sahte olarak yapıldığına dair kesin ve somut bir delil elde edilememiş olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi amacıyla, adli emanetteki suç eşyaları getirtilip incelenerek, 25.04.2006 tarihinde sanık ...'...

                ta açılmıştır. Davacı vekilinin davayı, haksız fiilin işlendiği ...'ta açtığı gözetilerek yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  ta kayıtlı ... ... ile yersel yazım süreci ile ...'ne kaydedilen ...'un aynı kişi olduğu ve kayıtların mükerrer olduğu ileri sürüldüğüne göre bu kişilerin doğum, ölüm ve isimlerindeki farklılık nazara alındığında her iki kaydın açık kayıt niteliğinde olduğu dikkate alınarak mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Aksi ispat edilinceye kadar resmi sicil ve kayıtlar belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların doğruluğunun ispatı, kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle tabi değildir. ...'ta kayıtlı ... ...'un ... ile evliliğinden olma ......

                    ta bulunan 2863 sayılı Kanun kapsamında kaldığı değerlendirilen 11 adet sikkenin sanık ...'a satılması ve ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 12/07/2011 tarih, 2011/85 değişik iş sayılı kararına istinaden, kolluk görevlilerince sanık ...'ın üzerinde bulunan, 2863 sayılı Kanun kapsamında kaldığı değerlendirlen 43 adet sikkenin ele geçirilmesi ile ilgili olarak açılan kamu davasında, ... Müze Müdürlüğü görevlileri tarafından düzenlenen 24/03/2011 ve 13/07/2011 tarihli raporlarda, sanıklar ... ve ...'ta bulunan objelerin 2863 sayılı Kanun kapsamında tasnif ve tescile tabi oldukları, yine aynı şekilde 28/11/2011 tarihli,...Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi kürsüsünde görev yapan öğretim görevlilerinden oluşan üç kişilik bilirkişi raporunda, sanık ...'...

                      UYAP Entegrasyonu