Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu takip yolunda haciz ancak İİK’nun 150/f maddesi göre geçici rehin açığı belgesinin verilmesi halinde yapılabilir. Yani rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip devam etmekte iken, rehnin satışı sonucu elde edilecek paranın rehin alacaklısının alacağına yetmeyeceği anlaşılırsa, alacaklı isterse icra dairesi kendisine geçici rehin açığı belgesi verilmesini isteyebilir ve bu belgeye dayanarak aynı takip dosyasından yeni bir haciz yolu ile takip yapmadan, alacağının rehinle karşılanmayacağı tahmin edilen kesimi için icra dairesinden borçlunun diğer mallarının haczini isteyebilir. Dava konusu 02.05.2008 tarihli haciz, rehin açığı belgesi alınmadan kısaca yukarıda belirtilen prosedür uygulanmadan yapıldığından geçerli değildir. Bu durumda dava ön koşulu olan geçerli bir haczin varlığından söz edilemeyeceğinden davanın koşulları oluşmadığından reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

    İcra Müdürlüğü'nün 2013/4028 Esas sayılı takip dosyası ile takip yapıldığı, her iki takip dosyasında da peşin harç ödediği, rehin açığı belgesi verilen ... 4. İcra Müdürlüğü'nün 2013/3688 Esas sayılı takip dosyasından İİK'nun 152. maddesi uyarınca satış tarihinden itibaren 1 yıllık süre içinde şikayete konu takibin açıldığı, bir yıllık sürenin geçirilmemiş olması nedeniyle borçluya ödeme emri gönderilmediği, ayrıca kesin rehin açığı belgesinin İİK'nun 68/1. fıkrasında belirtilen borç miktarını içeren senet niteliğinde olduğu şikayetiyle anılan peşin harcın iadesi talebinde bulunduğu, mahkemece; alacaklı vekili tarafından ... 4....

      bulunmadığı, şikayet konusu takip dosyasından talep edilen birleşen dosyada hükmedilen alacaklar ve ferileri yönünden takibin iptalinin gerektiği, ancak 6102 sayılı TTK’nın 1379. maddesinde gemi üzerinde kanuni rehin hakkına sahip olan alacaklıların, haciz yolu ile veya kambiyo senetleri hakkında özel usullere göre takip yapabilecekleri, ancak bu durumda kanuni rehin hakkından feragat etmiş olacaklarının düzenlendiği, şikayet konusu takip dosyasından sonra başlatılan 2009/3639 E. sayılı ilamlı takip nedeni ile alacaklının kanuni rehin hakkından feragat ettiği, bu nedenle şikayet konusu takibin dayanak ilamda geçen asıl dosyada hükmedilen alacaklar ve ferileri yönünden de iptali gerektiği belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile Mersin 6....

        Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, davacı bankanın alacağını kredi borçlusundan tahsil edememesi halinde, araç üzerinde bulunan rehinin davacı alacağının güvencesi olduğu, zira davacı tarafın rehnin paraya çevrilmesi yolu ile kredi alacağını tahsil edebileceği, verilen kredinin karşılığı olarak ... plakalı araç kaydına rehin şerhi konulduğu, ancak bu şerhin usulsüz olarak kaldırıldığı, aracın trafik tescil kaydı üzerine rehnin yeniden tesisini istemekte davacının hukuki yararı bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, aracın trafik tescil kaydı üzerinde davacı banka şubesi lehine, 133.840 TL bedelli rehin şerhinin yeniden tesisine, aracın mülkiyetinin üzerindeki rehin hakkı ile sınırlı olarak satışı mümkün olduğundan davacı tarafın satış sözleşmesinin iptali ve kaydın davalı ... adına tesciline dair talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl davada davalı ... Taş. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir....

          İcra Müdürlüğü’nce 2012/1318 Esas sayılı dosyası ile düzenlenmiş olan kesin rehin açığı belgesinin olduğunu, söz konusu rehin açığı belgesinin, dosya borçlularından Halil İbrahim Ürgen ve Sevim Ürgen’e ait rehinli gayrimenkullerin satışı sonrası kalan borç için düzenlendiğini, T1’nın Kırıkkale 1. İcra Müdürlüğü’ndeki 2012/1318 Esas sayılı dosyada borçluluk sıfatı bakımından mahkeme kararlarıyla sabit olmak üzere bir ilgisinin kalmadığını ve Ankara 31....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/979 KARAR NO : 2023/562 DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Hisse Senedi İptali), DAVA TARİHİ : 28/10/2022 KARAR TARİHİ : 12/07/2023 Davacılar tarafından-----....

            Anılan alacak rehin sözleşmesinin geçerli olarak tesis edilmesi halinde rehin teminatı kapsamındadır. Somut olayda ise taraflar arasında akdedilen ve dava konusu icra takip dayanağı olan taşıt kredisi ve rehin sözleşmesinin limit ve rehnedilenin özellikleri kısımları boştur. Bir başka anlatımla hangi aracın rehin olarak verildiği, kredi limitinin miktarı belirsiz olup, belirlilik ilkesine uygun geçerli bir rehin sözleşmesinin varlığından söz edilemeyecektir. Hal böyle olunca mahkemece cari hesap ve taksitli ticari krediden kaynaklanan alacağın rehin teminatı kapsamında bulunmadığı, ticari taşıt/ iş yeri kredisinden kaynaklanan alacak yönünden ise rehin sözleşmesinin geçersiz olduğu gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....

            ndan taşıt kredisi kullandığını, kredinin teminatı olarak da aracın kayıtları üzerine rehin şerhi işletildiğini, ...'nın alacağını davalıya temlik ettiğini, davalının da müvekkili aleyhine...2. İcra Müdürlüğü'nün 2000/965 Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibe kısmi olarak itiraz ettiklerini, kabul edilen tutarı da icra dosyasına ödemek suretiyle borcu tamamen ödediklerini, takibin üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen davalının itirazın iptali ya da alacak davası açmadığını, icra takibinin düştüğünü, zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, ihtar çekmelerine rağmen davalının rehin şerhini kaldırmadığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve rehin şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin kayıtlarında davalının halen borçlu göründüğünü, zamanaşımı itirazının yerinde olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....

              Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuyla da, davalının taşıt kredisi ve rehin sözleşmesindeki sözleşme limitinin 20.000,00 TL ile sınırlı olduğu, bu nedenle davacı bankanın davalıdan üst sınır limiti olan 20.000,00 TL talep edebileceği, bu limit üzerinde faiz talebinin de uygun olmadığı, ayrıca alacağın hesaplama gerektirmesi nedeniyle likit olmayıp icra inkar tazminatı talebinin de yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, dava dışı asıl borçlu şirketin borcuna müşterek borçlu ve müteselsil kefil olan davalı aleyhine genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. Dosya arasında bulunan davalının imzalamış olduğu taşıt kredisi ve rehin sözleşmesinde kredi limitinin 20.000,00 TL olarak gösterildiği, dolayısıyla bu kaydın rehin limiti olmadığı anlaşılmaktadır....

                ndan taşıt kredisi kullandığını, kredinin teminatı olarak da aracın kayıtları üzerine rehin şerhi işletildiğini, ...'nın alacağını davalıya temlik ettiğini, davalının da müvekkili aleyhine ...2. İcra Müdürlüğü'nün 2000/950 Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibe kısmi olarak itiraz ettiklerini, kabul edilen tutarı da icra dosyasına ödemek suretiyle borcu tamamen ödediklerini, takibin üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen, davalının itirazın iptali ya da alacak davası açmadığını, zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, müvekkilince rehin şerhinin kaldırılmasının ihtar edilmesine rağmen davalının rehin şerhini kaldırmadığını belirterek, müvekkilinin, davalıya borçlu olmadığının tespitine ve rehin şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin kayıtlarında davalının halen borçlu göründüğünü, zamanaşımı itirazının yerinde olmadığını bildirerek, davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu