İcra Müdürlüğü'nün 2012/4237 sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takip nedeniyle düzenlenen 20/09/2013 tarihli rehin açığı belgesinin faiz miktarı ve oranı yüzünden hatalı olduğunu, taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişki olmadığını, tarafların tacir olmadığını, takipte istenilen faizin %9 yasal faiz olması gerekirken, %17,75 oranında ticari faiz uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, nitekim fahiş oranda faiz yürütülmek suretiyle dosya kapak hesabında işlemiş faiz miktarının 271.859,32 TL yerine 503.607,45 TL olarak kayda geçtiğini, böylece ipotekli gayrimenkulün satışından sonra düzenlenen rehin açığı belgesinin de kalan borç olarak 401.873,60 TL bedelli düzenlendiğini, oysa ki şikayete konu rehin açığı belgesi tutarının 170.115,47 TL olması gerekirken davacı aleyhine fazladan 231.758,13 TL'lik hesaplama yapıldığını, tüm bu nedenlerle Bodrum 2....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/266 Esas KARAR NO : 2022/486 DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) DAVA TARİHİ : 27/05/2014 KARAR TARİHİ : 15/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili banka ile davalı arasında bağıtlanan kredi sözleşmesi kapsamında davalıya kredi kullandırdığı... plakalı araç üzerine rehin tesis edildiğini, borcun ödenmemesi üzerinde hesabın kat edildiğini ve ihtarname keşide edildiğini, buna rağmen ödeme yapılmadığından davalı hakkında yasal takibe geçildiğini, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20 den az olmamak üzere inkar tazminatından sorumlu tutulmasına karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/1321 sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ancak davalının yetkiye ve borca yönelik haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; müvekkilinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi ve icra dairelerinin yetkili olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuş ve davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; dava konusu icra takibine ilişkin rehin açığı belgesinin dayandığı 25.03.2005 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi'nin 41. maddesinde taraflarca kararlaştırılan yetkili icra müdürlüğü ve mahkemenin ... olduğu, icra takibinin kredi sözleşmesinde yetkili kılınan yer veya sözleşmenin ifa yeri veya davalının mukim olduğu yer olan ... İcra Müdürlüğü'nde yapılması gerekirken ......
CEVAP; Davalı vekili 06/07/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dilekçesinde de belirtildiği gibi şirkette tek yetkili müdür olduğundan şirket faaliyet alanı içindeki hukuki tüm işlemleri kanunlar çerçevesinde yaptığını, davyaa konu edilen ve iptali istenen rehin sözleşmelerini de hem müdürlük hemde şirket kuruluş sözleşmesinde yer alan şirketin faaliyet alanlarına dahil olduğundan geçerli ve hukuki işlemler olduğunu, ancak dava dilekçesinde rehin sözleşmelerine dair durumun çarpıtılarak anlatıldığını, davaya konu edilen ve iptali istenen araçların rehin sözleşmelerinde müvekkilinin hem rehin alan hem rehin veren tarafta olmadığını, kaldı ki dava dilekçelerinde de belirttikleri gibi davacı tarafın hem müvekkiline başkasının aracılığı ile rehin verildiğini söylemekte hem de müvekkilinin hem rehin alan hem de rehin veren kişi olduklarını iddia ettiklerini, bu durumun davacı tarafın kötüniyetini ortaya koyduğunu, davaya konu .. kredi çıkmaması üzerine bir başka...
kaldırılmasına, ancak alacaklı vekilinin 150/f maddesi gereğince muvakkat rehin açığı belgesi verilmesi yönündeki talebinin rehin konusu taşınmazların satılmamış olduğundan reddine karar verdiğini, İİK'nun 150. maddesinde "Rehin, satış istiyenin alacağına derece itibariyle rüçhanı olan diğer rehinli alacakların tutarından fazla bir bedelle alıcı çıkmamasından dolayı satılamazsa veya satılıp da tutarı takip olunan alacağa yetmezse, alacaklıya bütün veya geri kalan alacağı için bir belge verilir.......
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; aciz belgesinin her zaman sunulabileceğini, borçlunun taşınmazının ipotek bedelini dahi karşılamadığını, araçlarının rehinli olduğunu, üzerlerinde de çok sayıda haciz bulunduğunu, bunların da alacağı karşılamayacağını, bu hususlar araştırılmadan davanın reddedilmesinin haksız olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir. İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması gerekir....
Rehin açığı belgesi, borç ikrarı mutazammın senet mahiyetindir" hükmünü ihtava etmekte olduğunu, İİK'nın 152/son maddesi gereğince rehin açığı belgesinin İİK'nın 68/1 maddesinde sayılan ve borç ikrarını içeren senet mahiyetinde olduğunu, alacaklının anılan belge sebebiyle borçlu hakkında genel haciz yoluyla icra takibi başlatabileceğini, Kocaeli 1. İcra Dairesi'nin 2016/12320 Esas sayılı dosyasında takip dayanağı T3 rehin açığı belgesinin tahsil edilemeyen borçludaki alacakları için düzenlendiğini, davalının borcunun olmadığı yönündeki itirazının haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla Kocaeli l. İcra Dairesi'nin 2016/12320 Esas nolu dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Rehin açığı belgesi, borç ikrarı mutazammın senet mahiyetindir" hükmünü ihtava etmekte olduğunu, İİK'nın 152/son maddesi gereğince rehin açığı belgesinin İİK'nın 68/1 maddesinde sayılan ve borç ikrarını içeren senet mahiyetinde olduğunu, alacaklının anılan belge sebebiyle borçlu hakkında genel haciz yoluyla icra takibi başlatabileceğini, Kocaeli 1. İcra Dairesi'nin 2016/12320 Esas sayılı dosyasında takip dayanağı olan kesin rehin açığı belgesinin tahsil edilemeyen borçludaki alacakları için düzenlendiğini, davalının borcunun olmadığı yönündeki itirazının haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla Kocaeli l. İcra Dairesi'nin 2016/12320 Esas nolu dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla; Kulu İcra Müdürlüğünün 2020/680 E sayılı dosyasından müvekkilinin taşınmazları ve banka hesaplarına haciz konulduğunu, bu dosyada alacağın sebebi olrak rehin açığı belgesinin gösterildiğini, rehin açığı belgesinin yok hükmünde olduğunu, takibin ve rehin açığı belgesinin iptali için Kulu İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/57 Esas sayılı dosyasında açtıkları davanın derdest olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesinin tensip ara kararının kaldırılarak Kulu İcra Müdürlüğü'nün 2020/680 Esas sayılı dosyada devam eden takibin taktiren teminatsız olarak tedbiren durdurulmasını, bu dosyadan müvekkili firmanın banka hesapları, araç kayıtları ve taşınmazlarına konan haczin, taktiren teminatsız olarak tedbiren kaldırılmasını veya dosyaya yatacak paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda takibe ihtiyati tedbir konulmasına talep etmiştir....
İcra Dairesinin 2012/233 sayılı takip dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığını, ipotekli taşınmazın ihale edildiği halde alacağın tamamı tahsil edilemediğinden rehin açığı belgesi düzenlendiğini, rehin açığı belgesinin İİK'nın 68.maddesi anlamında borç ikrarı içeren belge olduğunu belirterek itirazın kaldırılmasını, takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle; rehin açığı belgesinin hukuka aykırı düzenlendiğini, müvekkilinin ipotekli takipte asıl borçlu olmayıp sorumluluğunun ipoteğin aynıyla sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....