Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tarihinde imzalanan 31/12/2011 tarihli protokolün feshi-sulh-ibra ve sair taahhütlere ilişkin protokolün 3.6.maddesi gereğince davalının, davacıya kira bedeli ödemesi gerektiğinden, İstanbul Anadolu 19.İcra Müdürlüğü'nün 2015/3523 Esas sayılı dosyası ile davalı taraf aleyhine, müvekkilinin satın almış olduğu 2(iki) adet taşınmazın geç teslimi nedeni ile sözleşmeden kaynaklanan cezai kira bedelleri tahsili talepli icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve mesnetsiz itirazı neticesinde takibin durduğunu belirterek; davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile takibin devamına, haksız itiraz sebebiyle davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış anlaşmalı boşanma protokolünün iptali ile mal rejiminden kaynaklı alacak ile maddi ve manevi tazminat isteği olup, protokolün iptali ile mal rejiminden kaynaklı alacak istemi bir bütün olarak yargılamanın yenilenmesi talebi niteliğindedir. Mal rejimi dışındaki maddi tazminat isteği boşanmadan sonra kiraya çıkmak zorunda kaldığı, 3000- TL kira ödediğinin ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak talep ettiği 6000- TL lik maddi tazminat isteğidir. Dilekçesinde talep ettiği 100.000- TL manevi tazminat isteği evlilik birliği içinde eşinin kendisinin aldattığını sonradan öğrenmesi nedeni ile talep ettiği manevi tazminat isteğidir. Davacı dava açarken protokolün iptali ile şimdilik 10.000- TL katılma alacağı, 6000- TL maddi, 100.000- TL manevi tazminat istemiş ve tüm alacak talepleri için toplam 1.980,99- TL nispi harcını yatırmıştır....

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; verilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalı tarafından Eczacılar Birliği ile akdedilen 2009 protokolü gereği davacı eczacıya uygulanan fesih ve para cezasının iptali istemine ilişkindir....

    Yapılan yargılama sonucunda davacının sözleşmeye aykırı davrandığının kabulü ile davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının gerek 2013/11754-27997 yargılama sırasında gerek temyiz aşamasında ibraz ettiği 1.2.2012 tarihli Eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokol kapsamından davaya konu eylemlerle ilgili 2007 protokolünün 6.3.2 ve 6.3.10 maddelerinin 01.02.2012 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırıldığı sabit olmakla beraber 6.12 maddesinde " Bu protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen eczacının yazılı talebi halinde; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesine neden olan fiil /fiiller için bu protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır....

      Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen ek bilirkişi raporuna göre, davaya konu takibin dayanağı 21.12.2012 tarihli protokol ile dava dışı bankadan kullanmış olduğu krediden kaynaklanan nakit borcun protokolde belirtilen şekilde ödenmesi suretiyle tasfiyesi koşullarının düzenlendiği ek protokolün de ana protokolün 3. maddesi çerçevesinde ödeme planının revizesine yönelik düzenlendiği, protokol tarihinde yetkili olduğu, davalının bu yöne ilişkin itirazının yerinde görülmediği, protokol tarihinde yürürlükte bulunan TBK 583. maddesi uyarınca kefaletin geçerli olabilmesi için kefilin sorumlu olacağı azami miktarın, kefalet tarihinin müteselsil kefalet halinde bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girildiğinin kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtilmesinin şart olup, takip dayanağı protokol ve ek protokolün bu şartları taşımadığı, bu nedenle geçerli olmayan kefaletten dolayı davalının icra takibindeki borçtan sorumlu olmadığı,...

        Yapılan yargılama sonucunda davacının sözleşmeye aykırı davrandığının kabulü ile davanın reddine karar verilmiş ise de; 1.2.2012 tarihli Eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokol kapsamından davaya konu eylemlerle ilgili 2009 protokolünün 6.3.2 ve 6.3.7 maddelerinin 01.02.2012 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırıldığı sabit olmakla beraber 6.12 maddesinde " Bu protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen eczacının yazılı talebi halinde; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesine neden olan fiil /fiiler için bu protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır....

          KARAR Davacı eczacı, davalı kurumca yapılan denetimler sonucunda 2009 protokolünün 6.3.24 maddesini ihlal ettiği gerekçeleri ile sözleşmesinin feshedilerek para cezası işlemi uygulandığını, yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek fesih işleminin iptali ile para cezası nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

            kurumlarca sözleşmesi feshedilen eczacının yazılı talebi halinde; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesine neden olan fiil/fiiler için bu protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır....

              Mahkemece, davacının dosyaya ibraz edilen protokolün hile ve korkutma suretiyle iradesi fesada uğratılmak suretiyle düzenlendiği yönündeki şikayeti hususunda Cumhuriyet Başsavcılığına kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş olması; başka mahkemelerdeki davada davacının feragat beyanında bulunması, davacının iddiasını ispatlayacak başka delil sunmaması, protokolün imzalandığı tarihten davalardan feragat için belirlenen tarihe kadarki süre içinde herhangi bir şikayetin yapılmamış olması ve ancak 01/03/2016 tarihinde yani protokolün düzenlendiği tarihten bir buçuk ay sonra davacının şikayet için Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunması sebebi ile davacının iradesinin fesada uğradığının kanıtlanamamasına ve taraflar arasındaki protokol kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Dosyaya bir örneği sunulan tarihsiz protokolün 1. bendi ile davalı vekilinin 07.03.2011 havale tarihli dilekçesi içeriğinden anılan protokolün 10.08.2009 tarihinden önce düzenlenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacı borçlu icra mahkemesine 14.08.2009 tarihinde başvurmuştur. Protokolün ihtiyati haciz sırasında düzenlenmemiş olduğu anlaşıldığından haciz tehdidi altında imzalandığının kabulü doğru değildir. Bu protokol ile taraflar dava konusu borçlar-alacaklar yönünden birbirlerini ibra ettiklerinden protokol kapsamında yapılmış ödemeler geri istenemez. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu