"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi KARAR Davalı Kurumdan davacının 01/06/2002-31/08/2002, 01/06/2005-25/01/2008, 01/10/2008-28/02/2011 ve 01/10/2011-13/01/2012 tarihleri arasındaki Tarım Bağ-Kur sigortalılık süresine göre prim borcunun bulunup bulunmadığı, prim borcu bulunduğu takdirde 5510 sayılı Yasa'nın geçici 63.maddesinden yararlanıp yararlanamadığı, davacının 12 ay veya daha fazla süreye ilişkin prim borcunun bulunması durumunda geçici 63.madde uyarınca ödediği primlerin ne kadar sigortalılık süresi kazandırdığı, sigortalılığının hangi tarihte durdurulduğu davalı Kurumdan sorularak gelen yazı cevapları eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi KARAR Davalı Kurumdan, 1-Davacının 5510 sayılı Yasa'nın 4/1-(a) bendi kapsamında sigortalılığı bulunup bulunmadığı sorularak varsa hizmet cetveli istenerek; 2- Davacının 5510 sayılı Yasa'nın 4/1-(b) bendi kapsamında hangi tarihler arasında sigortalı olduğu, prim borcunun bulunup bulunmadığı, prim borcu bulunduğu takdirde 5510 sayılı Yasa'nın geçici 63.maddesinden yararlanıp yararlanamadığı, davacının 12 ay veya daha fazla süreye ilişkin prim borcunun bulunması durumunda geçici 63.madde uyarınca ödediği primlerin ne kadar sigortalılık süresi kazandırdığı, sigortalılığının hangi tarihte durdurulduğu davalı Kurumdan sorularak gelen yazı cevapları eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili, davacının prim borcunu ödemediğini, müvekkilinin ödenen prim üzerinden hesaplama yaparak prim iadesi yaptığını, davacının müvekkilinin acentesine ... çeki verdiğini, ancak sigorta poliçe bedellerinin ... çeki ile ödenmesinin mümkün olmadığını savunarak, davanın reddi ile davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının alacağının davalı tarafından ödendiği, davalının davacıya borcu bulunmadığı, icra takibi yapan davacının kötü niyetli olduğu gerekçesiyle, davanın reddine, asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, taraflar arasında düzenlenmiş olan sigorta poliçelerinin iptali nedeniyle iade edilmesi gereken prim alacağının eksik ödendiği iddiasıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dava, sigorta prim tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde sigorta prim alacağı tahsili isteminde bulunmuştur. Buna rağmen, mahkemece, yanılgılı değerlendirme ile davanın icra takibine itirazın iptali şeklinde nitelendirilmesi sureti ile itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. Bu nedenle, davanın dava alacak davası olarak ele alınarak hüküm tesisi gerekirken itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmamış, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülerek hükmün bozulması gerekmiştir. ...-Bozma sebep ve şekline göre, taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....
Dairece, "Aylık koşullarını yitiren sigortalının yersiz aylık ödemesi nedeniyle iade ile yükümlü olduğu açık ise de Dairemizin önceki bozma ilamında da belirtildiği şekilde, sigortalılık süresi, prim ödeme gün sayısı ve prim borcu olmaması yönünden yaşlılık aylığı şartlarının oluşup oluşmadığı değerlendirilmeli ve Kurum tarafından iptal edilerek, davacının prim hesabından çıkarılan prim dahil edilmediğinde, davacı açısından kısmi aylık /tam aylık koşullarının oluşup oluşmadığı irdelenmeli, oluşması halinde bu koşulların oluştuğu tarihi takip eden ay başından itibaren aylık bağlanabileceği gözetilmelidir.Yine sigortalılık süresi ile prim ödeme gün sayısının bulunması, ancak cüzi fark prim borcu olduğunun belirlenmesi durumunda, dönemin ekonomik şartlarına göre prim borcunun cüzi bir tutar olup, bu tutarın Kurumca her zaman tahsilinin mümkün olduğu anlaşılabildiği taktirde, cüzi prim borcu bulunması nedeniyle aylık koşullarının oluşmadığı yönünde değerlendirme yapılmamalıdır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davalı Kurum tarafından eksik işçilik sonucu tahakkuk ettirilen fark prim borcunun iptali için yapılan itirazın reddine ilişkin Kurum işleminin iptali ile borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Kanun'un 85 inci maddesi 3. Değerlendirme 1. Mahkemenin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Kurumca davacının basamağı 18 olarak düzeltildiği ve 18. basamaktan işlem yapılması için 17.744.51 TL prim borcu çıkarıldığı,Dairemizce, davacının 20.02.1997 tarihinden itibaren Kuruma ödediği primlerin hangi basamak üzerinden ödenmesi gereken prim miktarına isabet ettiğinin, 20.02.1997 tarihinden sonra davacının yaptığı prim ödemeleri 18. basamağa tekabül eden prim miktarının altında başka bir basamağa tekabül eden prim ödemesi ise tahsis talep tarihine kadar 18. basamak üzerinden hesap yapılarak ne kadar prim borcu ve gecikme zammı borcu olduğunun davalı Kurumdan sorulması için dosyanın geri çevrildiği, Kurumca verilen cevapta,davacının 20.02.1997 tarihiden sonra ödediği tutarların 18. basamak üzerinden ödendiği, ayrıca davacının 2003/10. ay tahsis talep tarihi itibariyle prim aslı ve gecikme zammı borcu ile birlikte toplam borcunun 12.819.922.062 TL olacağı, 2011/1. ay itibariyle prim aslı borcunun 3.974.93 TL, gecikme zammı borcunun 31.300.21 TL olmak üzere toplam borcunun 35.275.14...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/476 KARAR NO : 2018/567 DAVA : İtirazın İptali DAVA TARİHİ : 19/07/2018 KARAR TARİHİ : 24/07/2018 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin acente niteliğinde, sigorta aracılık hizmetleri yaptığını ve ...A.Ş'nin ...'daki yetkili acentelerinden biri olduğunu, ...AŞ ile davalı ... Sözen arasında ... tanzim ve başlama, ... bitiş tarihli genişletilmiş kasko poliçesi oluşturulduğunu, müvekkili şirketin, acentesi olduğu ...A.Ş'ye davalının sigorta prim borcunu yatırdığını, sigorta poliçesi prim bedellerinin poliçe başlangıç tarihi itibariyle muaccel olduğu bu sebeple kredi kartı ile sanal pos prim tahsil makbuzundan da görüleceği üzere; müvekkili acente tarafından ...A.Ş.'...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, kurumca resen tahakkuk ettirilen fark prim borcunun ve idari para cezasının iptali ve borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Mahkemece davacı alacağından prim borcunun aslı ve gecikme zammı mahsup edilerek kalan miktara hükmedilmiştir. Sözleşmenin 6.33 ve 11.1.2.3 maddelerine göre sigorta primlerine esas belgelerin davacı tarafından verilmesi, prim peşin borcunun davacı alacaklarından kesilerek davalı yanca ödenmesi gerekmektedir. Mahkemece prim borcunun gecikmesi nedeniyle uygulanan gecikme zammından davacı sorumlu tutulmuş ise de, davalı elinde prim borcundan fazla davacı hakediş alacağı bulunduğundan süresinde ödeme yapılmamasından dolayı oluşan gecikme zammından kural olarak davalı sorumlu olur. Bu nedenle mahkemece Sigorta Müdürlüğünden gerekli evrakın celbedilerek ve sigorta mevzuatında uzman bilirkişiden rapor alınarak gecikme zammından dolayı kimin sorumlu olduğunun tesbiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Karar açıklanan nedenlerle bozulmalıdır....