ne vekaleten davalı aleyhine açılan dava sonucu verilen karardaki yargılama gideri ve vekalet ücretinin ödenmesi için davalı kuruma yaptığı başvuru üzerine, kurum tarafından kendisine ait sigortalılık prim borcunun neden mahsup edilerek bakiye kısmının ödendiğini, dava vekalet ücretinin avukatın şahsi borcuna mahsup edilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek yargılama gideri olan vekalet ücretinin prim borcuna mahsup edilmesi işleminin iptali ile iadesini istemiştir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi yoktur. Davalı kurum tarafından resen tesis edilen işlemin iptaline yönelik açılan davada hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, davalı kurum tarafından aleyhine düzenlenen prim borcunun içerir vadeli ödeme emirlerinin iptaline, karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davanın ... Eğitim Kurumları Tic....
Dava, Kurumca resen tahakkuk ettirilen fark işçilik ve prim borcunun iptali ile kuruma karşı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Eldeki davada, davacı şirketin talebinin kurumca tahkkuk ettirilen fark işçilik ve prim borcuna dayanak olan işlemin iptaline yönelmesi ve aslen istirdat isteminin bulunmadığı dikkate alındığında, mahkemece davalı Kurum aleyhine, öngörülen maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gereğinin gözetilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali ile Kurum tarafından tahakkuk ettirileren fark prim borcunun iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen menfi tespit-itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili asıl davada, 23.01.2003 tarihli bayilik sözleşmesi ile davalı şirketin ... ana bayisi olan davacı aleyhine, dava dışı 3. şahış... tarafından sahte senede dayanılarak ... icra Müdürlüğü'nün 2004/1987 E. sayılı dosyasından girişilen icra takibinde, davacının davalı şirket nezdindeki prim alacaklarına haciz konulması sonucu taraflar arasında anlaşmazlık başladığını, .... sayılı icra takibinin iptal edilmesine, kararın kesinleşmesine ve prim alacakları üzerine konulan hacizlerin fekkine ilişkin yazının davalı şirkete ibrazına rağmen davacının prim alacaklarını ödemeyen davalının, 16.03.2006 tarihinde sözleşmeyi...
Mühendislik İnşaat Taahhüt Ticaret ve Sanayii A.Ş'nin prim borçları nedeniyle davalı Kurumca yapılan takip sonucu ödeme emirlerinin iptali ile davacının davalı Kuruma prim borcunun bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece; istemin hükümde yazılı olduğu şekilde kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık, davacının prim borçlarının tahakkuk ettiği dönemde şirketi temsil ve ilzama yetkili olup olmadığı, şirketin pirim ve vergi işlemlerini doğrudan yürütme ve bu alanda emir ve direktif verme yetkisinin bulunup bulunmadığının tespitiyle şirketin pirim borçlarından sorumlu olup olmağı noktasında toplanmaktadır. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 Sayılı Yasanın 88. maddesidir. Üst düzey yöneticiler açısından takibe dayanak yapılan 5510 Sayılı Yasanın 88....
Mühendislik İnşaat Taahhüt Ticaret ve Sanayii A.Ş'nin prim borçları nedeniyle davalı Kurumca yapılan takip sonucu ödeme emirlerinin iptali ile davacının davalı Kuruma prim borcunun bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece; istemin hükümde yazılı olduğu şekilde kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık, davacının prim borçlarının tahakkuk ettiği dönemde şirketi temsil ve ilzama yetkili olup olmadığı, şirketin pirim ve vergi işlemlerini doğrudan yürütme ve bu alanda emir ve direktif verme yetkisinin bulunup bulunmadığının tespitiyle şirketin pirim borçlarından sorumlu olup olmağı noktasında toplanmaktadır. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 Sayılı Yasanın 88. maddesidir. Üst düzey yöneticiler açısından takibe dayanak yapılan 5510 Sayılı Yasanın 88....
Mühendislik İnşaat Taahhüt Ticaret ve Sanayii A.Ş'nin prim borçları nedeniyle davalı Kurumca yapılan takip sonucu ödeme emirlerinin iptali ile davacının davalı Kuruma prim borcunun bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece; istemin hükümde yazılı olduğu şekilde kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık, davacının prim borçlarının tahakkuk ettiği dönemde şirketi temsil ve ilzama yetkili olup olmadığı, şirketin pirim ve vergi işlemlerini doğrudan yürütme ve bu alanda emir ve direktif verme yetkisinin bulunup bulunmadığının tespitiyle şirketin pirim borçlarından sorumlu olup olmağı noktasında toplanmaktadır. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 Sayılı Yasanın 88. maddesidir. Üst düzey yöneticiler açısından takibe dayanak yapılan 5510 Sayılı Yasanın 88....
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, Kurumun 18.05.2006 tarih ve 13380 sayılı yazısı ile davacının tahsis talep tarihi itibariyle 15 tam yıl sigortalılık süresini tamlamadığı için tahsis talebinin geçersiz sayıldığı,31.05.2006 tarihi itibariyle 190,00 TL prim borcunun bulunduğu, sigortalılığı devam ettiğinden aylık primlerini ödemeye devam etmesi gerektiğinin bildirildiği,yine Kurumun 17.04.2007 tarih ve 26639 sayılı yazısı ile davacının 07.03.2006 tarih ve 13380 sayılı tahsis talebinin, 31.03.2006 tarihi itibariyle 130,49TL prim borcu bulunduğu için Kurum tarafından geçersiz sayılarak reddedildiği, sigortalılığının devam ettirildiği ve prim borcunu ödeyip yeniden yazılı tahsis talebinde bulunmasının talep edildiği, bunun üzerine davacının ihtirazi kayıt ile prim borcunu ödeyerek 21.05.2007 tarihinde yeniden tahsis talebinde bulunduğu ve davacıya 01.06.2007 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı anlaşılmaktadır....
Davacının, takip konusu borçlardan dolayı prim borcunun doğduğu dönemde şirket ortağı olmadığı bu nedenle borçtan sorumlu tutulamayacağı iddiası da bulunduğundan limited şirket ortağı olarak sorumlu olduğu dönemin belirlenerek takibe konu prim alacağından sorumlu olup olmayacağının tartışılması gerekirken mahkemece tahsil zamanaşımının 5 yıl olduğu kabul edilmek suretiyle prim borcunun zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....