Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Devir tarihinde yürürlükte olan TTK’nun 520. maddesinde, bir pay devrinin şirket hakkında ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartı ile hüküm ifade edeceği, devir hususunun pay defterine kaydedilebilmesi için, ortaklardan en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayenin en az dörtte üçüne sahip olması şartları ile birlikte, nihayet, anılan maddenin son fıkrasında, pay devri veya devir vaadi hakkındaki mukavele yazılı şekilde yapılmış ve noterde imzası tasdik ettirilmiş olmadıkça ilgililer hakkında dahi hüküm ifade etmeyeceği açıkça belirtilmiştir. ... şirketlerde pay devrinin tarafları bağlaması bir başka ifade ile taraflar yönünden dahi geçerli olması yasada öngörülen pay paydaş çoğunluğunun devre muvafakat etmiş olmasına bağlı olup, bu muvafakat sağlanana kadar payın devri askıda kalmakta payın devrinin ortaklar tarafından reddi halinde devir geçersiz hale gelmektedir....

    DAVA : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) DAVA TARİHİ : 26/06/2022 KARAR TARİHİ : 18/01/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 23/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı taraf dava dilekçesinde özetle : Davacının Bursa 17. Noterliğinin 31/12/2020 tarihinde yapılan hisse devir sözleşmesi ile hisselerini davalı ...'a devrettiğini, ancak hisseyi devralan davalı ...'ın bu durumu ortaklık pay defterine kaydetmediğini ve tescil ve ilanın da yapılmadığını, bu sebeple eldeki davanın açılmasının gerektiğini ileri sürerek hisse devrinin tespiti ile ticaret sicile tescilini talep etmişlerdir....

      Davalı vekili, davacının toplantıda hazır olduğu halde toplantıda alınan kararları sırf bu davayı açmak amacıyla imzalamadığını, çağrı usulsüzlüğünün tek başına iptal nedeni olamayacağını, kararların %75 pay sahibi ortaklar tarafından alındığını, alınan kararların kanun ve anasözleşmeye aykırı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin toplantıya davet konusunda davacıya usulünce yapılmış bir tebliğ belgesi sunamadığı gibi yasa ve anasözleşme hükmü uyarınca toplantı ve gündemin ilan edildiğine dair delil de bildirmediği, davacının toplantıda hazır olduğu halde tutanağı imzalamadığı yolundaki savunmanın da kanıtlanamadığı, şirket anasözleşmenin 14 maddesinde pay devrinin pay defterine kaydı için ortakların en az ¾’nün devre muvafakat etmesi ve bu ortakların esas sermayenin en az ¾ sahip olmaları şart koşulduğundan devre muvafakat eden ortaklar ... ve ...’nin payları toplamı ¾ oluşturmakta ise de...

        Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, bir payın devrinin ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartıyla hüküm ifade edeceği, pay defterine kayıt için ise ortaklardan en az 3/4'ünün devre muvaffakat etmesi ve bunların şirketin esas sermayesinin en az 3/4'üne sahip olmaları gerektiği, hisse devir sözleşmelerinin yazılı bir şekilde düzenlendiği, şirket tarafından ortaklar kurulu kararıyla 29.01.2007 tarihinde bu devrin onaylandığı, Asliye Ceza Mahkemesi kararıyla ortaklar kurulu kararında davacıya atfedilen imzanın taklit edildiğinin tespit edildiği, bu itibarla ortaklar kurulu kararının hukuki geçerliliğinin bulunmadığı, dolayısıyla hisse devrinin gerçekleştirilmediği, hisse devir sözleşmesinde ... hisseleri için 5.000 TL, ... hisseleri için 2.500 TL kararlaştırıldığı, usulüne uygun biçimde bir şirket pay devrinden söz edilemeyeceği için herkesin aldığını iade ile yükümlü olduğu, davacının 70.000,00 TL tutarında ödeme yaptığını iddia...

          ye kendi bilgisi ve iradesi dışında devir edilmiş olduğunu öğrendiğini, 25/06/2009 tarihinde de davalı şirketin olağan genel kurul toplantısı yaptığını, bu toplantıda kendisine ait payın devrinin, yönetim kurulu değişikliği ile gündemdeki diğer maddelerin oylanarak kabul edildiğini, bu durumda kendisine ait olan pay devrinin ve pay devrini onaylayan 25/06/2009 tarihli olağan genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğunun tespitinin gerektiğini ileri sürerek pay devrinin kabulünü içeren 25/06/2009 tarihli olağan genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğunun tespit ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket vekili davanın reddini istemiş, diğer davalılar cevap vermemiştir....

            olması sebebiyle batıl olduğunun tespitine ve iptaline, bir yönetim kurulu kararı yok ise şirket esas sözleşmesine ve TTK’ya aykırı yapılan pay devir işleminin geçersizliğinin ve hükümsüzlüğünün tespiti ile pay devrinin iptaline, davalı ...’a ait hissenin tamamının güncel devir bedelinin belirlenmesi ve depo edilmesi suretiyle müvekkili adına tescili ve pay defterine kaydedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              nın davalı şirket ortağı ve yönetim kurulu başkanı olduğunu, kendisine davacı hisselerini şirket pay defterine kaydettiğini beyan ettiğini, ancak süreç içerisinde devraldığı hisselerin kendi adına şirket pay defterine kaydedilmediğini öğrendiğini ve kaydın gerçekleştirilmesi için davalı şirkete gönderilen ihtarnamelere, sebep gösterilmeksizin olumsuz cevap verildiğini, davalı şirketin pay defterine kayıt talebini sebepsiz red hakkının bulunmadığını ileri sürerek, davalı şirketin 5000 adet payına sahip olduğunun tespiti ile paylarının şirket pay defterine kaydına karar verilmesini, dava sonuçlanıncaya kadar şirket paylarının üçüncü kişilere devrinin önlenmesine, davalı şirkete denetim kayyımı atanmasına yönelik tedbir kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece yaklaşık ispat koşulunun oluşmadığından bahisle tedbir taleplerinin reddine karar verilmiştir....

                Bedeli hiç ödenmemiş veya kısmen ödenmiş çıplak payın devrinin hukuki niteliği bedelinin tamamı ödenmiş çıplak payın devrinden faklıdır. Zira, bedelinin tamamı ödenmiş pay tali yükümleri bir yana bırakacak olursak, pay sahibi açısından herhangi bir malvarlıksal borç içermediğinden sahip olduğu alacak hakkı niteliğindeki haklarından ötürü devri alacağın temliki hükümlerine göre gerçekleşecektir. Oysa, bedeli tam olarak ödenmemiş pay için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. Çünkü bedeli tam ödenmemiş pay, pay sahibi dışından malvarlıksal borç niteliğindeki taahhüt edilen pay bedelinin ödenmesi borcunu içerir. Anonim ortaklıklarda pay sahibinin asli borcu, taahhüt ettiği payların karşılığını oluşturan edimin ifasıdır. Bu kural hem nakdi hem de ayni sermaye taahhüdü için geçerlidir. Pay sahiplerinin taahhüt ettikleri payların karşılığını oluşturan edimi ifa etme borçları, ortaklık dışında da bir alacak hakkı teşkil eder....

                  in davalı şirketteki paylarının bir kısmını müvekkillerine devrettiklerini, ancak yıllardır şirket genel kurulu toplanmadığı ve yönetim organı oluşmadığından pay devrinin pay defterine işlenmediğini ileri sürerek, devirlerin pay defterine işlenmesini, tescil ve ilanını talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, husumet, zamanaşımı ve esastan davanın reddini savunmuştur....

                    Noterliğinin ... tarih ve ... yevmiye nolu limited şirket pay devri sözleşmesi ile ...'e devrettiğini, davalı şirketin şirket hisselerini devrinin görüşülmesi için ... tarihinde genel kurul yapmayı kararlaştırdığını, genel kurul toplantısına daveti ise sicil gazetesinde ... tarih ...yevmiye nolu ... sayfasında yayınlandığını, şirket müdürü olarak ... geçtiğini, gündemin 3....

                      UYAP Entegrasyonu