in 2013-M-722 sayılı kararının 19, 35, 37, 42. sınıfa dahil bir kısım mal/hizmetler yönünden kısmen iptali ile davalının 2010/22582 sayılı marka başvurusunun tescili halinde işbu sınıflara dahil bir kısım mal/hizmetler yönünden kısmen iptali ile sicilden terkinine ve davalı adına tescilli 2011/101623 sayılı markanın kısmen iptali ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket vekili, müvekkilinin 2010/22582 sayılı marka başvurusuna ilişkin işlemlere devam etmemesi nedeniyle işbu başvurunun kısmen iptali ve sicilden terkini talebinde hukuki yarar kalmadığını, 2011/101623 sayılı markanın 35. sınıfta tescilli olup, davacı markalarının kapsadığı sınıflarla herhangi bir benzerliği bulunmadığı gibi, markalar da benzer olmadığından karıştırma ihtimali olmadığını, ticaret unvanlarının da benzemediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, ... kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "... davacının davasının kabulü ile davalı adına kayıtlı 2011/00973 numaralı patentin hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine..." şeklinde hüküm kurulmuştur. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davalı adına tescilli TR 2011/00973 sayılı patentin yenilik özelliği taşımadığı gibi tekniğin bilinen durumunu da aşmadığı iddiasıyla hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, olmadığı takdirde patentin buluş niteliğini taşıması nedeniyle davacı adına tesciline, mahkemece buluşun serbest buluş olmadığına kanaat edinilmesi halinde davalı tarafça vaat edilen %50 kar payının paylaşılması istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İncelenen dosyada; davacı T1 istinaf başvurusundan sonra 24.11.2020 de öldüğü anlaşılmaktadır....
Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde açılan dava ile davacıların kötü niyetle tescil ettirdikleri ... sayılı "..." markasına ilişkin tecavüzün tespiti ile sicilden terkini talep etiklerini, ... 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 21.10.2014 tarih ve ... E. ...K. sayılı kararı ile marka üzerinde gerçek hak sahibi oldukları belirlendiğini ilgili markanın tüm sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne karar verildiğini, bu kararın davalılar tarafından temyiz edilmiş ise de Yargıtay 11....
Bilirkişiler 15/10/2019 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; "hükümsüzlüğe dayanak olarak sunulan ...... nolu patent başvurusunun hükümsüzlüğü istenen ..... nolu faydalı model belgesinin başvuru tarihinde henüz gizli ve yayımlanmamış olduğu, hükümsüzlüğü istenen ...... nolu belgenin ana istemindeki 3 farklı unsuru içermediği, bu doğrultuda "yenilik" kriterini sağladığı ve 551 nolu KHK'nın 156.maddesine uygunluk göstererek hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı" hususlarını tespit ve rapor ettikleri görülmüştür....
Endüstriyel tasarım belgesine sahip olduğunu, dava konusu ... sayılı faydalı model belgesinin incelemesiz olarak verilmiş yenilik kriteri taşımayan bir belge olduğunu, dava konusu... sayılı Endüstriyel tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına sahip olmadığını, bu meyanda anılan faydalı model ile endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğünün gerektiği iddia edilerek davalıya ait faydalı model belgesi ile endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini ile 3. kişilere devrininin ve lisans verilmesinin önlenmesine ilişkin sicil kaydına ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir....
Endüstriyel tasarım belgesine sahip olduğunu, dava konusu ... sayılı faydalı model belgesinin incelemesiz olarak verilmiş yenilik kriteri taşımayan bir belge olduğunu, dava konusu... sayılı Endüstriyel tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına sahip olmadığını, bu meyanda anılan faydalı model ile endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğünün gerektiği iddia edilerek davalıya ait faydalı model belgesi ile endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini ile 3. kişilere devrininin ve lisans verilmesinin önlenmesine ilişkin sicil kaydına ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21.09.2011 gün ve 2009/45-2011/165 sayılı kararı bozan Daire’nin 10.07.2013 gün ve 2011/15883-2013/14572 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili, davalı adına tescilli, TR 2001/00062 B sayılı, "Valsartan ve Kalsiyum Kanal Bloklayıcısının Anti-Hipertansif Kombinasyonu" başlıklı patentin yenilik niteliği taşımadığını, ayrıca tekniğin bilinen durumunu aşmadığı gibi patent verilebilme şartlarının da gerçekleşmediğini ileri sürerek, patentin hükümsüzlüğü ile hükmün ilanını talep ve dava etmiştir....
verilmiş 2003/01106 sayılı incelemeli patentin hükümsüzlüğüne ve davalının haksız sataşmaları sonucu müvekkilinin yapmak zorunda kaldığı yargılama giderlerinden şimdilik 1.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
+şekil" marka başvurusunun, markanın huzurdaki yargılama sırasında tescile bağlanması halinde 556 sayılı KHK'nın 42. ve 44.maddeleri uyarınca öncelikle 1.ve 39. sınıf ürün ve hizmetleri için olmak üzere tümüyle hükümsüzlüğünü, tespitini ve sicilden terkinini, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, önlenmesini, ticaret unvanının terkinini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin marka başvuru işlemleri henüz sonuçlanmadığından davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tefrik kararı verilerek, işbu davada markanın hükümsüzlüğü ve terkini talepleri bakımından yapılan incelemede, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; hükümsüzlüğü istenilen başvurunun henüz kesinleşmiş bir tescille sonuçlanmadığı, bu konuda bir uyuşmazlık da bulunmadığı, dava tarihinde davalı adına henüz tescil edilmiş bir marka bulunmadığı, markanın tescili beklenerek esastan karar verilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....