Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez....

    SMK'nun yürürlüğe girmesinden önce yürürlükte olan 556 sayılı KHK'de marka hükümsüzlüğü davası açmak için hak düşürücü bir süre öngörülmemiş olmasına rağmen, uygulamada 5 yıllık süre geçtikten sonra hükümsüzlük davası açılmasının iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle TMK'nun 2. maddesi uyarınca hükümsüzlük davalarının reddine karar verilmekteydi. Ancak SMK'nun 25/6. maddesi ile bu yasal boşluk doldurulmuş olup, 5 yıllık bir hak düşürücü süre getirilmiştir....

      tescil numaralı tasarım ile hükümsüzlük iddiasına dayanak olarak sunulan ... elektrik anahtarı ürününün karşılaştırılmasında; davalı tasarımının .... şeklinde ... iken katalogda yer alan üründeki gövdenin sol ve sağ kenarlarından simetrik mesafeli (T) hattından ön yüzeyde çıkıntı oluşturan ... şeklinde olduğu, davalı tasarımında gövde ile anahtar bölümü arasında çıkıntı oluşturan çerçeve öğesi bulunurken, kıyasa konu üründe bulunmadığı, davalı tasarımında anahtar bölümünün üst yüzeyi dış bükey eğimli iken katalogda bulunan üründe yüzeyin düz olduğu ve davalı tasarımının hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı anlaşılmıştır....

        tescil numaralı tasarım ile hükümsüzlük iddiasına dayanak olarak sunulan ... elektrik anahtarı ürününün karşılaştırılmasında; davalı tasarımının .... şeklinde ... iken katalogda yer alan üründeki gövdenin sol ve sağ kenarlarından simetrik mesafeli (T) hattından ön yüzeyde çıkıntı oluşturan ... şeklinde olduğu, davalı tasarımında gövde ile anahtar bölümü arasında çıkıntı oluşturan çerçeve öğesi bulunurken, kıyasa konu üründe bulunmadığı, davalı tasarımında anahtar bölümünün üst yüzeyi dış bükey eğimli iken katalogda bulunan üründe yüzeyin düz olduğu ve davalı tasarımının hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı anlaşılmıştır....

          Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez....

            Ancak, işbu davada davalı kurum tarafından redde mesnet alınan 2006/31856 sayılı marka, 12.01.2015 tarihinde davacı tarafça açılan hükümsüzlük davasına konu edilmiş olup, işbu davanın konusu olan YİDK karar tarihi itibariyle sözkonusu hükümsüzlük davasında verilen hükümsüzlük kararı henüz kesinleşmemiş ise de hükümsüzlüğün geriye etkisi de gözetilerek sözü edilen davada verilen hükmün kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerekirken, ilk derece mahkemesince YİDK’nın 01.03.2018 tarihli ve 2018-M-1509 sayılı kararının iptali talebine yönelik açılan davanın reddi ve bu karara yönelik davacı tarafça yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi doğru görülmemiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararın bu yönden davacı yararına bozularak kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir....

              D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, Davalıya ait ----- davacının markalarına benzeyip benzemediği davacının markasının tanınmış -----statüsünde olup olmadığı, davalının bu tescilinin tanınmış markadan faydalanma amacında olup olmadığı davacı markasına yönelik tecavüzde bulunup bulunmadığı ve davalı markasının hükümsüzlük davasıdır....

                talebi yönünden bir karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği halde, yerel mahkeme kararının davalı ... tarafından istinaf edilmediği, davalı TPMK'nın istinaf itirazları ile YİDK kararının iptali davası yönünden oluşacak hukuki sonucun, diğer davalıyı ilgilendiren hükümsüzlük davasına yansımasının düşünülemeyeceği, dolayısıyla dairece, YİDK kararının iptali davası yönünden ulaşılan sonucun, yerel mahkemece verilen hükümsüzlük kararına yansıtılmasının mümkün olmadığı, infazda tereddüt olmaması için hüküm fıkrasında aynı karar tekrarlanacağı, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı gerekçesiyle davalı TÜRKPATENT vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı TÜRKPATENT YİDK'in 2018-m-1417 sayılı kararının iptaline yönelik davanın reddine, diğer davalının başvurusu marka olarak henüz tescil edilmemiş olduğundan hükümsüzlük ve sicilden terkinine...

                  Bu beyanların hükümsüzlük ve tenkis defi niteliğinde olduğu açıktır. Mahkemece, hükümsüzlük ve tenkise yönelik inceleme yapılmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, hükümsüzlük ve tenkis, defi yoluyla her zaman ileri sürülebileceğinden, vasiyetnamenin hükümsüzlüğüne ve tenkisine yönelik tarafların tüm delilleri toplanmak suretiyle, gerekli incelemeler yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu yönde inceleme yapılmaksızın, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. 2-) Ayrıca; vasiyetnamenin tenfizi davasında davanın kabulüne karar verilebilmesi için vasiyetname konusunun terekeye dahil olduğu belirlenmeli ve dava sonucunda verilecek hüküm infazda karışıklık yaratmayacak açıklıkta olmalıdır. Dava konusu taşınmazlardan 115 ada 16 parselin tapu kaydının dosyada bulunmadığı, Tapu Müdürlüğünce bu parsel yerine 115 ada 6 nolu parsele ilişkin tapu kaydının gönderildiği anlaşılmaktadır....

                    sayılı ilamı ile davalının sair temyiz itirazları reddedilerek mirasbırakanın oğlu olan davalının, mirasbırakanın 72 yaşında olup, okuma yazma bilmediğini, davaya konu vasiyetnamenin şekil unsurlarının yerinde olmaması ve muvazaa nedeniyle geçersiz olduğunu ayrıca vasiyetname ile saklı payına tecavüz edildiğini bildirerek; hükümsüzlük ve tenkis iddialarını, def'i yoluyla ileri sürdüğü, mahkemece; davalı tarafından def'i yoluyla ileri sürülen hükümsüzlük iddiasının, bu iddia kabul görmediği takdirde ise tenkis iddiasının usulünce incelenmesi ve ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında hüküm tesis edilmesi gerektiği gerekçesi ile hüküm bozulmuştur.Bozma ilamına karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi talep edilmiş olmakla yeniden yapılan incelemede; Karar düzeltme isteğine konu uyuşmazlık; davalının, tenfiz davasının yargılaması sırasında ileri sürdüğü hükümsüzlük ve tenkis def'ini, savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında ileri sürüp süremeyeceği noktasında toplanmaktadır...

                      UYAP Entegrasyonu