Dava, kredili hayat sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda davacıların murisi ... dava dışı ...'tan tüketici kredisi çekmiş ve çekilen kredi için davalı sigorta şirketi tarafından "uzun süreli kredi grup hayat sigorta poliçesi" ile sigortalanmıştır. Bu doğrultuda dava dışı kredi veren bankanın davalı nezdindeki poliçede dain ve mürtehin olarak gösterildiği anlaşılmakla, poliçe teminatı üzerinde dain ve mürtehinin de menfaati bulunduğundan poliçe teminatını talep etmeye hakkı bulunmaktadır. Davacı mirasçıların sigorta poliçesine dayanarak tazminat talebinde bulunabilmesi için dain ve mürtehin dava dışı bankanın bu konuda açık muvafakatının olması gerekmektedir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/475 KARAR NO : 2024/328 DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 12/06/2023 KARAR TARİHİ : 24/04/2024 Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar ... ve ... vekili Av. ...'in vermiş olduğu dava dilekçesi özetiyle; müvekkillerinin murisi ... TC kimlik numaralı ... 12/02/2022 tarihinde vefat ettiğini, muris ... davalı sigorta şirketi nezdinde ... poliçe numarası ile 02/06/2021 tarihi itibariyle uzun süreli hayat sigortası kapsamında sigortalı olarak bulunduğunu, murisin 02/06/2021 tarihinde ... bank ......
sorusuna hayır yanıtı verdiğini ve hastalığını gizlediğini, müteveffanın vefatına neden olan bu hastalığı sigortalanma esnasında beyan etmekten kaçındığını, bu nedenle davalı şirketin sigorta poliçesi kapsamında tazminat ödemesinin hukuken mümkün olmadığını, anılan nedenlerle davacıların hukuki mesnetten yoksun talebinin reddini savunmuştur. Mahkemece iddia savunma toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verimiştir. Dava, tüketici kredisi nedeni ile hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Sigorta sözleşmesi kurulurken sigortalıya yüklenen doğru bilgi verme (ihbar) yükümlülüğünü düzenleyen 6762 sayılı TTK'nın 1290. maddesi (6102 sayılı TTK 1435,1439 ve 1440. maddeler) Yargıtay'ın yerleşik kararları ile hayat sigortalarında da uygulanmaktadır. Hatta anılan bu düzenleme, Hayat Sigortası Genel Şartlarının C-2.2. maddesi ile sözleşme hükmü halini almıştır....
Dava, hayat sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda davacının murisi ... 10.01.2017 başlangıç tarihli 10 yıl süreli uzun süreli hayat sigortası poliçesi yaptırmıştır. Muris 03.01.2019 tarihinde ani kalp krizi sebebiyle vefat etmiştir. Dosya içerisinde bulunan hayat sigortası başvuru formunda murisin sağlığı ile ilgili sorulara hayır cevabı verdiği ve imzası ile bunu tevsik ettiği anlaşılmıştır. Davalı taraf, davacılar murisinin poliçe tanziminden önce mevcut olan şeker hastalığını bildirmeyip sözleşmenin kurulması sırasında beyan yükümlülüğüne aykırı davrandığı, bu aykırılık nedeniyle de zararın teminat dışı kaldığı savunmasında bulunmuştur. Murisin 03.01.2019 tarihli ölüm belgesinin incelenmesinde üst kısmında hekim tarafından "ani kalp krizi/ Doğal Ölüm" yazdığı anlaşılmaktadır....
Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; müvekkillerinin murisi ile dava dışı banka arasında tüketici kredisi sözleşmesi akdedildiğini, Kredi sözleşmesinin 8.3. maddesi gereğince davalı ile muris arasında 12.05.2014-12.05.2015 tarihlerini kapsayan "Uzun Süreli Kredi Hayat Sigorta Poliçesi" akdedildiğini, sigortalı murisin 16.03.2015 tarihinde vefat ettiğini, sigorta poliçesinin önceden müzakere edilmeksizin, aydınlatma yükümlülüğü yerine getirilmeden, sözleşmenin incelenmesi için makul bir süre verilmeden düzenlenen matbu olarak doldurulmuş sağlık beyan formuna dayanılarak hazırlanan poliçede belirlenen vefat tazminatının ödenmesi gerektiğini, bilgilendirme yapıldığının ispat yükünün davalı sigortacıya ait olduğunu, şüphe halinde...
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 28/09/2021 NUMARASI : 2021/72 ESAS 2021/344 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı sigorta şirketi arasında; 30.06.2020 tarihinde 10 yıl süreli ve aylık ödeme dönemli olmak üzere 2395900 numaralı Dövize Endeksli Ödüllü Birikim Hayat Sigortası Poliçesi düzenlendiğini, taraflar arasında düzenlenen poliçe kapsamında 444.196 ABD Doları vefat teminatına sahip poliçe 30 Haziran 2020 tarihinde 10 yıllık olarak başlatıldığını ve müvekkili tarafından, poliçenin düzenlendiği tarihte davalı şirket hesabına sigorta primi olarak toplam 68.700 TL ödendiğini, müvekkili poliçedeki düzenlemelere uygun şekilde ve süresi içinde cayma hakkını kullanarak davalı-borçlu şirkete 27.07.2020 tarihinde başvurmuş ise de davalı borçlu kendisine ödenen ve kesintisiz olarak iade etmek zorunda olduğu sigorta primini ödemede temerrüde düştüğünü, müvekkilin, davalı şirketin ödeme taahhüdüne güvenerek uzun süre...
Davalı sigorta şirketi vekili, sigortalının ölmeden önce ölümüne neden olan kronik hepatit tanısı ile KC Kistik hastalığının olduğunun tespit edildiğini, bu nedenle müvekkili şirketin sigorta ettiren Finansbank A.Ş'ye gönderdiği 23.01.2012 tarihli yazı ile uzun süreli kredi grup hayat sigortası başvuru ve sağlık beyan formunda hastalığını beyan etmediği, etmiş olsa idi sigorta kapsamına alınamayacağı yahut başvurusunun ret edileceği gerekçesi ile vefat nedeniyle herhangi bir tazminat ödenmesinin mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
Diğer taraftan; davacı her ne kadar manevi tazminat isteminde bulunmuş ise de; manevi tazminat sigorta poliçesi kapsamında olmadığından manevi tazminat talebinin tümden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacılar murisi ile davalı Avivasa Emeklilik A.Ş arasında 21/01/2013 başlangıç tarihli Uzun Süreli Kredi Hayat Sigorta Poliçesi imzalandığı, 14/02/2014 tarihinde Avivasa Emeklilik ve Hayat A.Ş. tarafından poliçeye ait ödenmemiş primlerin olduğu, prim çekim denemelerinin 30 gün süresince devam edeceği pirim çekiminin gerçekleşmemesi durumunda Hayat Sigortası Genel Şartları ve T.T.K.'nın ilgili hükümleri gereğince poliçenin iptal edileceğinin bildirir ihtarın 19/02/2014 tarihinde murisin aynı konutta yakını olan Esen Demirci'ye tebliğ edildiği, murisin 15/01/2015 tarihinde vefat ettiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Ancak dosya da davacıların kredi kullanan Mensur Demirci'nin mirasçıları olduğunu gösteren veraset ilamına rastlanılmamıştır....
Derece alacaklı olan davalı kredi kuruluşu olmak üzere müteveffanın vefat tarihi itibari ile poliçe teminat tutarının hayat sigortası poliçesinin yıllık yenilemeli veya uzun süreli yıllık azalan olarak tanzim edilmiş olması halinde 42.504,36 TL, uzun süreli aylık azalan olarak tanzim edilmesi durumunda 38.383,54 TL olabileceği, bilirkişi raporu tanziminden sonra dosyaya ibraz edilen kredi taksit ödemelerinin heyet raporunda tespit edilen kredi kuruluşunun kusur oranının mahkemece kabulü halinde bankacı bilirkişi tarafından kusur oranı nispetinde güncel kredi borç bakiyesi hesaplanarak yıllık yenilemeli veya uzun süreli yıllık azalan poliçe tanzim edilmesi durumunda sigorta poliçe teminat tutarı 42.504,36 TL'den uzun süreli aylık azalan poliçe tanzim edilmesi durumunda 38.383,54 TL'den mahsup edilmesi neticesinde kalan bakiye tutarın davacılara ödenebileceği belirtilmiştir. 6100 Sayılı HMK'unu 390. maddesi uyarınca "tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini...