ın müvekkilini darp ettiğini, ceza davasının halen derdest olduğunu, müvekkili ve diğer ortaklar arasındaki güven ilişkisinin sona erdiğini, ortaklıktan çıkma konusunda anlaşma sağlanmışsa da hisse bedeli konusunda mutabakat sağlanamadığını, şirketin kuruluşundan bu yana neredeyse hiçbir zaman kar payı dağıtımı yapılmadığını, müvekkilinin haklarının korunması için şirkete yönetim kayyımının atanmasının bir zorunluluk olup ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini bildirmiş, müvekkilinin haklı sebeple şirket ortaklığından çıkmasına, şimdilik 80.000,00 TL ayrılma akçesinin dava tarihinden ve 2017-2018-2020 ve 2021 yıllarına ait şimdilik 20.000,00 TL ödenmemiş kar payı alacaklarının her birinin fiili ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde; merhum ...'ın, şirketteki %5 hissesini vasiyetname ile torunu ...'...
Şti’nin davalı şirketin taşınmazını 1.500,00 TL + KDV’ye kiraladığı ve kira bedelini ödediği, bu bedelin rayiçlere uygun olduğu, ilk rapordaki tespitler uyarınca davacı davalı şirketin feshini talep etmiş ise de 6762 sayılı TTK’nın 549/4 ve 551/2 maddesinde öngörülen haklı nedenle fesih şartlarının oluşmadığı, şirketin halen faaliyet gösterdiği, bu haliyle şirketin feshini talep etmenin iyi niyetle bağdaşmadığı, davacı ...’in haklı sebep olarak ileri sürdüğü hususların ancak kendisi açısından ortaklıktan çıkma veya kar payı talep etme hakkı vereceği, davacı tarafın gerek tanık beyanlarına karşı 07.01.2013 tarihli dilekçesi ve gerekse bilirkişi raporuna karşı 18.11.2013 tarihli beyanında “ talebini şirket ortaklığından çıkma olarak düzelttiği” ve talebinin bu yönde olduğunu beyan etmesi nedeniyle davalı-karşı davacı şirketin de baştan itibaren davacının şirketten çıkarılmasını talep ettiği göz önüne alınarak davacının tasfiye payının hesaplanması, bu payın kendisine ödenmesi için tasfiye...
çerçevesinde kâr elde etme ve paylaşma ihtimalinin davacı ortak yönünden sona ermesi nedeniyle davacı ortağın şirket ortaklığının devamında ortaklığın kuruluş amacı çerçevesinde hukuki ve ticari yönden pratik bir faydanında kalmadığı, ancak şirketin tümüyle borca batık olduğunun tespit edilemediği ve feshini gerektirir haklı nedeninin mevcut olmadığı, bu suretle de davacı ortağın ortaklıktan çıkma payı ödenerek çıkartılmasının şirket yönünden uygun çözüm olduğu kanaatine varılmakla; davanın kabulü ile davacı ortağın şirket ortaklığından çıkmasına ve ikinci ek raporda belirtilen çıkma payının davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin kooperatif üyesiyken 01.11.2010 tarih ve 02178 yevmiye numaralı ihtarname ile kooperatif üyeliğinden istifa ettiğini, ödediği 23.500,00 TL aidatın ayrıldığı yıl bilançosu onaylanmasına rağmen ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL çıkma payının davalının temerrüde düşürüldüğü 01.10.2010 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı kooperatif vekili, davacının talep ettiği çıkma payı alacağı hakkında 2010 hesap yılına ilişkin olağan genel kurulunda ayrılan ortakların çıkma payı ödemelerinin üç yıl süreyle ertelenmesine karar verildiğini, alınan erteleme kararında kooperatifin ekonomik koşullarının gözönüne alındığını, dava tarihi itibari ile sürenin dolmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihraç kararının iptali, menfi tesbit, çıkma payı alacağı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihraç kararının iptali, menfi tesbit, çıkma payı alacağı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
. - DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı), Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 09/07/2018 KARAR TARİHİ: 23/06/2021 YAZIM TARİHİ:05/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket Ortaklığından çıkma ve ortaklık payının tahsili davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkette %40 oranında hissedar olduğunu, şirket ortaklarından ...'...
Gider payı mahsubu yapıldığında davacının 103.158,64-TL ayrılma payı alacağı oluşmaktadır. 2- Kaydi mali tablolara göre davacıya yapılacak ödemenin davalı S.S.İzmir Güçbirliği Konut Yapı Kooperatifi’nin varlığını tehlikeye seviyede olmadığı sonucuna varılmış olup bu şartlarda erteleme kararının geçersiz olacağı şeklinde rapor edildiği görülmüştür. DEĞERLENDİRME :Dava; kooperatif üyeliğinden doğan çıkma payı alacağına ilişkindir. Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacının üyesi olduğu davalı kooperatiften 22.08.2016 tarihli dilekçe ile istifa ettiği, davalı kooperatifin davacı istifasını 22.08.2016 tarihli 2016/41 sayılı kararla kabul ettiği, buna göre taraflar arasındaki ortaklık ilişkisinin 2016 yılında sona erdiği anlaşılmıştır....
Mahkemece şirketin infisah sebepleri arasında sayılan haklı sebebin oluşmadığı, bu kabul çerçevesinde şirketin fesih ve tasfiyesi talebinin yerinde görülmediği, davacının anne, babası ve kardeşinin davalı şirkete ortak olduğu, anne ve babanın boşanmaları sonrasında davacının diğer şirket ortaklarıyla ilişkisinin olumsuz hale geldiği, taraflar arasında kalıcı olan ve dava sırasında da süren husumetin çıkma isteği için haklı sebep teşkil ettiği, çıkma payı alacağının öz varlığın hüküm tarihine en yakın tarihteki rayiç değeri üzerinden hesaplanarak belirlenmesi gerektiği, yapılan tespite göre davacının çıkma payının şirket öz kaynaklarına göre 104.290,23 TL olduğu belirlenmiş olup, bu miktarı davacının davalı şirketten çıkma payı olarak talep edebileceği, şirket büyük ortağı aleyhine bu dava açılmış ise de davacıya ödenecek çıkma payından davalı şirket sorumlu olduğundan davalı Y.. Ö.. aleyhine açılan davanın reddinin gerektiği sonucuna varılarak, davalı Y.....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/413 KARAR NO : 2023/118 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 27/04/2022 KARAR TARİHİ : 08/02/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 10/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkilinin 22.01.2021 tarihinde ... ile birlikte davalı şirketi kurduğunu ve ticari faaliyete başladığını, şirketin kuruluşundan itibaren müvekkilinin üzerine düşen tüm edimlerini yerine getirdiğini, davalı şirketin diğer ortağının tutum ve davranışlarının müvekkili bakımından ortaklığın devamını olanaksız hale getirdiğini, müvekkilinin ortağı olduğu davalı şirketin ... üzerine faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, diğer şirket ortağının üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, davalı şirketin diğer ortağının müvekkilinin haberi olmaksızın şirkete ait üç adet makineyi sattığını, elde ettiği parayı...