Maddesine dayalı limited şirket ortaklığından çıkma, ayrılma akçesinin ödenmesi; karşı dava ise Türk Ticaret Kanunu'nun 640. Maddesine dayalı ortaklıktan çıkarma istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince asıl davanın kısmen kabulü ile davacının davalı şirketten çıkmaya izin verilmesine, 3.703.588,56 TL çıkma payı alacağının kararın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karşı davanın usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebepler ile istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinafa gelen ilk uyuşmazlık, davada ileri sürülen hususların ortaklıktan çıkma ve çıkarılma yönünden haklı sebep oluşturup oluşturmadığı noktasındadır. Davalı ...'nin iki ortaklı bir şirket olduğu, dava dışı ortak ...'in şirkette %51; davacı ...'in %49 oranında pay sahibi olduğu anlaşılmaktadır. TTK 638/2....
ın kooperatif ortaklığından doğan aidat borcu olduğunu, Kooperatif ortağının daire ve şerefiye bedelini tamamen ödemesi halinde bile kooperatif mevzuatı ve yerleşmiş içtihatlar uyarınca kooperatif ortağının kooperatif ile karşılıklı olarak mahsuplaşmaksızın istifa etmesi halinde hukuken geçerli ve yeterli bir istifanın olmayacağının kabulü gerektiğini, çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesi ile çıkmanın hüküm ifade edebileceğini, davalının bu zamana kadar kooperatif aracılığıyla edinmiş olduğu tapuyu davacıya devretmediğini, bu sebeple diğer üyeler gibi tüm hak ve aidat ödeme gibi yükümlülüklerinin devam ettiğini belirterek davanın kabulü ile davalının Ankara ... Dairesi’nin 2019/8903 E. sayılı takip dosyasında başlattıkları icra takibine vâki haksız itirazının iptali ile %20 oranında icra-inkâr tazminatının davalıdan tahsiline verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Somut olayda davacı 11/11/2021 tarihli noter ihtarnamesi ile kooperatiften istifa etmiş, davalı kooperatifçe 22/11/2021 tarihli 38 tarihli kararla davacının talebi kabul edilerek ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmiştir. Davacının çıkma payı alacağı var ise 2021 yılı bilançosunun görüşüldüğü genel kuruldan itibaren 1 ay geçtikten sonra muaccel olur. Davacı çıkma payı alacağını ancak bu şekilde talep edebilir. Davacının dava açtığı tarihte çıkma payı alacağının henüz muaccel olmadığı, davanın erken açıldığı, bu dava şartı eksikliğinin yargılama sürecinde tamamlanmasının mümkün olmadığı, davanın açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilmesinin zorunlu olduğu anlaşılmakla hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Hukuki yarar dava şartlarından olup mahkemece resen her aşamada değerlendirilmelidir. HMK nun 138....
YAZIM TARİHİ: 28/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; kooperatif ortağı müvekkilinin 02/02/2018 günü ortaklıktan istifa ettiğini, davacının ortaklıktan ayrıldığı yıl bilançosunun 10/02/2019 tarihli genel kurulda görüşüldüğünü, toplam ödemesinin 85.000,00 TL. olduğunu, KK. 17/1 ve anasözleşmenin 15. maddesine göre çıkma payı alacağının 11/03/2019 tarihinde muaccel hale geldiğini, kooperatifin ödeme yapmayı reddetmesi üzerine Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, takibe itiraz edilmesi üzerine iş bu davanın açıldığını belirterek, davalı yanca yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamını ve borçlu hakkında takip miktarının % 20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı alacağı, kooperatiften istifasından sonra yapılacak bilançonun görüşüleceği ilk genel kurulda bir ay sonra muaccel hale gelir. 2011 yılında genel kurul yapılmadığı anlaşılmıştır. Kooperatif 2012 yılının ilk 6 ayında bir başka anlatımla en son 30.06.2012 tarihine kadar genel kurul yapmak zorundadır. Genel kurul yapılmaması davacı aleyhine sonuç doğurmamalıdır. Bu durumda kooperatifin genel kurul yapması gereken en son tarihten bir ay sonrası olan 01.08.2012 tarihinde çıkma payı alacağı muaccel hale gelecektir. Mahkemenin muacceliyet tarihini 01.02.2012 olarak kabul etmesi doğru görülmemiş ise de bu husus davalı vekilince temyiz nedeni yapılmadığından bozma sebebi yapılmamış gerekçesi değiştirilerek onanması gerekmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinde 2011/499 E. sayılı davayı açtığını, Mahkemece, ortaklıktan çıkmaya izin verilip 2009, 2010 ve 2011 yılı 7. ayının 25'ine kadar olan döneme ilişkin kar paylarının ödenmesine karar verildiğini ileri sürerek 2011 yılından bakiye ve 2012-2013 yılı kar payı alacaklarından şimdilik 20.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiş, 26.08.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 278.518,88 TL olarak ıslah etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından açılan ortaklıktan çıkmaya izin, kar payı ve ayrılma payına ilişkin Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmeksizin 11.03.2014 tarihinde kesinleştiğini, anılan davada davacının ıslahla dava tarihinden sonrasına ilişkin talepte bulunduğunu; ancak Mahkemece dava tarihi olan 25.07.2011 tarihinden sonraya ilişkin kar payı alacağı talebinin reddedildiğini, bu kararın kesin hüküm oluşturduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. III....
olduğu, davacının 343.451,51 TL çıkma payı alacağına itiraz dahi etmediği görmezden gelindiği, tüm bu nedenlerle davacının esasen çıkma payı alacağının 1.398.701,22 TL olabileceğine dair rapor esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu, Mahkemece istem yerine 6102 sayılı Kanun'un 636 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca çıkma payının mahkeme veznesine blokesi ile kararın kesinleşmesini takiben söz konusu tutarın davacıya ödenmesi yönünde karar tesis edilmesi gerekir iken 343.451,51 TL çıkma payının davacıya ödenmesi suretiyle davacının şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesine dair tesis edilen hüküm usul ve yasaya açıkça aykırı olup, Mahkemece tesis edilen hüküm kesinleşmeden icra edilemeyecek tespit hükmü niteliğinde de olduğundan, eda hükmü tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu, harç yatırılmadan davanın görüldüğünü, hüküm tespit hükmü niteliğinde bulunduğundan, davada davacının çıkma payının ödenmesi talebi bulunmadığından ve dahi dava...
DELİLLER: Davacı vekili dava dilekçesinde,----- şirket kayıt ve defterleri, vergi yapılandırma tablolarını, davalılar hakkında açılan soruşturma dosyalarını, tanık ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir. Davalı ---- vekili cevap dilekçesinde, şirket kayıtları, vs ilgili her türlü yasal delili delil olarak göstermiştir. Diğer davalılar davaya cevap vermemiş, dolayısıyla yasal süresi içinde delil bildirmemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TTK'nın 638/2 maddesi gereğince açılan limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tahsiline ve davacının şirket adına yaptığı ödemelerin tahsiline ilişkindir. Davacının Haklı Sebeple Ortaklıktan Çıkma Talebi Değerlendirildiğinde; 6102 sayılı TTK'nun 638/2. maddesi uyarınca, her ortak haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 11/07/2019 NUMARASI: 2017/945 Esas - 2019/794 Karar DAVA: Haklı Sebepten Ötürü Ortaklıktan Çıkma Olmadığı Taktirde Fesih ve Tasfiye DAVA TARİHİ: 18/10/2017 İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/11/2022 Taraflar arasında görülen dava neticesinde İlk Derece Mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ...'un İstanbul Ticaret Odası'nda ... sicil nosu ile kayıtlı ve iştigal alanı her türlü bina ve yapıların mimari statik makine tesisatı elektrik tesisatı projelerini yapmak bu konularda müşavirlik ve danışmanlık yapmak ve ana sözleşmesinde yazılı olan diğer işleri olan iki ortaklı davalı ... Limited Şirketi'nde %50 pay sahibi hissedarı olduğunu, diğer ortak ve yine %50 pay sahibi hissedar/yönetici ...'...
çıkma payı alacağının bulunmadığını, davacının şirketten çıkmak için haklı bir sebebi olmasa da şirket ortakları arasında güven ilişkisi zedelendiğinden ve bu aşamadan sonra ortakların bir araya gelip şirketi devam ettirmesi mümkün olmadığından davacının şirket ortaklığından herhangi bir bedel ödenmeden çıkartılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, yine davacının haklı sebeple şirketin feshini isteme hakkının bulunmadığını, ancak mahkemenin uygun çözüm yolu olarak çıkma payı ödenmeden davacının şirket ortaklığından çıkartılmasına karar verebileceğini ileri sürerek davacının fesih ve tasfiye talebinin reddine, herhangi bir çıkma payı ödenmeden davacının müvekkili şirket ortaklığından çıkartılmasına, şirketin amme borçlarının yargılama sonuna kadar tedbiren dondurulmasına, davacının ortaklıktan çıkartılmasına karar verilmesi halinde şirketin kamu borcundan davacının sermaye hissesi oranında sorumlu olduğunun belirtilmesine karar verilmesini istemiştir....