Davacının ortaklıktan çıkma payı alacağının Kooperatifler Kanunu ve ana sözleşmenin 15. Maddesi uyarınca ortaklığın sona erdiği yıl bilançosu çerçevesinde hesaplanarak bilanço tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenmesi gerekecektir. Çıkma payı alacağı ortaklıktan çıkan ortağın ödediği aidatlardan ayrıldığı yıl bilançosuna göre hissesine düşen genel yönetim giderlerinin tenzili suretiyle bulunacağından bilirkişilerce tespit edilen 2011 yılı genel yönetim giderlerinden davacı hissesine düşen 2.677,15 TL'nin 18.966,16 TL aidat ödemelerinden düşülerek davacının ortaklıktan çıkma payı alacağı 16.289,01 TL olarak tespit edilmiş davalı kooperatifin 2011 bilançosunun 12.02.2012 tarihli genel kurulda görüşüldüğü anlaşılmakla 13/03/2012 temerrüd tarihi olarak kabul edilerek açılan davanın kısmen kabulüne..." şeklinde karar verilmiştir....
Davacının ortaklıktan çıkma payı alacağının Kooperatifler Kanunu ve ana sözleşmenin 15. Maddesi uyarınca ortaklığın sona erdiği yıl bilançosu çerçevesinde hesaplanarak bilanço tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenmesi gerekecektir. Çıkma payı alacağı ortaklıktan çıkan ortağın ödediği aidatlardan ayrıldığı yıl bilançosuna göre hissesine düşen genel yönetim giderlerinin tenzili suretiyle bulunacağından bilirkişilerce tespit edilen 2011 yılı genel yönetim giderlerinden davacı hissesine düşen 2.677,15 TL'nin 18.966,16 TL aidat ödemelerinden düşülerek davacının ortaklıktan çıkma payı alacağı 16.289,01 TL olarak tespit edilmiş davalı kooperatifin 2011 bilançosunun 12.02.2012 tarihli genel kurulda görüşüldüğü anlaşılmakla 13/03/2012 temerrüd tarihi olarak kabul edilerek açılan davanın kısmen kabulüne..." şeklinde karar verilmiştir....
TTK.nun 551/son maddesine göre, bir ortağın, ortaklıktan çıkması veya çıkarılması, ancak esas sermayenin azaltılması hakkındaki hükümlere uymak koşuluyla geçerlidir. Ayrılan ortağın hakları, ortaklığın esas sermayesinin itibari miktarını geçen mallardan ödenir veya payı sermaye koyma borcunun yerine getirilmesi hakkındaki hükümler uyarınca paraya çevrilirse yahut başka bir ortak tarafından devralınırsa, esas sermayenin azaltılması hakkındaki hükümlere uymak gereği yoktur. Ortaklıktan çıkarılmasına karar verilen ortağın payı, gerçek değer hesap edilerek belirlenmelidir. Bu durumda, çıkarılan ortağın sermaye payı hesaplanırken, şirketin hüküm tarihine en yakın tarihteki sermayesinin rayiç değerinin belirlenmesi gerekir (11. Hukuk Dairesi, 2003/492E, 2003/5870 K. sayılı emsal kararı)....
nun görevlendirilmesine, davacının ortaklıktan çıkma talebinin reddine, davalının ortaklıktan çıkarılmasına veya şirketin tasfiyesine, davacının makine bedeline ilişkin talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife 25.11.2009 tarihinde üye olduğunu, 2002 yılı içerisinde ortaklıktan ayrıldığını, ortak iken 4.500,00 TL ödediğini, bu tutarın iadesi için açtığı davanın ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2004/341 esas sayılı dosyasındaki yargılama sonunda reddedildiğini, anılan davanın ortaklıktan ayrılma iradesini ortaya koyduğunu ileri sürerek, 4.500,00 TL'nin 15.02.2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı kooperatifin üyesi olduğu, 2004 yılı itibariyle ise kooperatiften ayrıldığının kabulü gerektiği, buna göre 2.208,79 TL çıkma payı alacağının bulunduğu gerekçesiyle, 2.208,79 TL'nin 26.07.2005 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla istemin reddine karar verilmiştir....
Mevcut düzenlemeler ve yukarıdaki açıklamalarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; eldeki davanın iki ortaklı limited şirkette ortak olan davacının haklı sebebe dayalı ortaklıktan çıkma ve ortaklıktan çıkma ayrılma payı istemine yönelik olduğu, her ne kadar ilk derece mahkemesince davacının ihtiyati tedbir talebinin davacının hak ve borçlarının dondurulması isteminde hak ve borç kavramının tedbir uygulanması bakımından genel nitelikte olup uygulanması mümkün görülmediği gerekçesi ile reddine karar verilmiş ise de, 6102 sayılı TTK'nın 638/2. maddesi gereğince mahkemenin dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebileceği düzenlenmiş olup, düzenlemeler gereğince açılan davanın mahiyeti de gözetildiğinde davacının ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile davalı şirket adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz bulunması halinde 3. kişilere devir...
Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı şirket ortağı olan müvekkilinin davalı şirketi temsil etmek üzere yetkilendirildiğini, ancak müvekkilinin katılmadığı 30.06.2011 tarihli genel kurulda alınan kararla şirket müdürlüğünden azledildiğini, bunun üzerine müvekkilinin ortaklıktan çıkmaya izin ile ayrılma payı ve kâr payı taleplerinin içeren Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde 2011/499 E. sayılı davayı açtığını, mahkemece ortaklıktan çıkmaya izin verilip 2009, 2010 ve 2011 yılı 7. ayının 25'ine kadar olan döneme ilişkin kar paylarının ödenmesine karar verildiğini ileri sürerek, 2011 yılından bakiye ve 2012-2013 yılı kâr payı alacaklarından şimdilik 20.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
TTK'nın 616. maddesinde müdürlerin atanmaları ve görevden alınmaları ile müdürlük ücretlerinin belirlenmesi, kâr payı hakkında karar verilmesi genel kurulun devredilemez yetkileri arasında sayılmıştır. Davacı şirketin genel kurulunda %80 hisse ile alınan kararla davacının müdürlük yetkisine ve davacıya huzur hakkı ödenmesine son verilmiş olup bu husus şirketten ayrılma ya da şirketin feshi için yeterli bir neden değildir. Genel kurulun toplanmasında usulsüzlük var ise anılan davada değerlendirilecektir.Davacı,müdürlük yaptığı dönemde kâr payı ile ilgili karar verilmek üzere genel kurul gündemi oluşturmamıştır. Bu nedenlerle davacının şirket müdürlüğü görevinden alınmasından hemen sonra açtığı bu davada ortaklıktan çıkma yada şirketin fesih ve tasfiyesi talepleri ile ilgili haklı nedenlerin bulunmadığından davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
ün vefat tarihinde davalı şirket nezdinde bulunan payları üzerinde davacının miras payı oranında (1/3) hak sahibi olacağı; aynı şekilde Muris'in davalı şirket nezdinde bulunan kar payı da dahil olmak üzere tüm alacakları üzerinde de miras payı oranında hak sahibi olacağı; davacı hakkında alınan çıkarma kararının iptal edilmesi halinde, davalı şirketin diğer ortaklarının fazladan tahsil ettikleri kar payı mevcut ise fazladan tahsil edilen kar payının iade edilmesi gerekeceği; .2017 yılının üçüncü dönemi kar payı alacaklarını konu edinen .. E....
, haksız davranışlara muhatap olduğu yönündeki nedenlerde ise bu durumun ortaya çıkmasında davacı ortağın kendi eylem ve işlemlerinin katkısının bulunduğunun anlaşıldığı, davalı şirket tarafından kâr dağıtımı yapılmasına ilişkin alınmış bir karara rastlanmasa da kardan avans niteliğinde ödemeler yapıldığı ve vergi dairesine buna ilişkin düzeltme beyanında bulunulduğu, bu nedenle davacının kâr payı dağıtılmadığı yönündeki iddiasının da yerinde olmadığı, bu durumda davacının ortaklıktan çıkmasına müsaade edilmesi, bu olmadığında ise şirketin feshine karar verilmesi istemlerinde bulunabilmesi için yasanın aradığı haklı sebeplerin gerçekleştiğinin ispatlanamadığı sonucuna varılarak, davanın reddine karar verilmiştir....