"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, sözleşmeden doğan alacağın tahsili için yapılan takibe itirazın iptali isteminden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 3.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 3.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 29.06.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
(2) Tapu İptali ve tescil davaları, kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle tescil davası, kadastro tespitine itiraz ve tescil davaları, taşınmaza ilişkin taksim ve ortaklığın giderilmesi davası, irtifak haklarına ilişkin davalar ayni hakka ilişkin davalardır. (3) Örneğin, irtifak hakkıyla ilgili ipoteğin fekki davası, geçit hakkı davası, mülkiyet hakkıyla ilgili önalıma dayalı, muvazaaya dayalı, yolsuz tescile dayalı, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası, kadastro tespitine itiraz ve tescil davası, taksim ve ortaklığın giderilmesi davası, kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi davası, kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle tescil davası, taşınmaza el atmanın önlenmesi davası taşınmazın aynından doğan davadır."(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Üyesi ... , Yargıtay . Hukuk Dairesi Üyesi Adem Albayrak, Alfabetik Medeni Usul El Kitabı syf. 1077) Yargıtay ....
Davacı adi ortaklar ile davalı arasında yapılan finansal kiralama sözleşmesinde, kiracının başka bir sözleşmeden kaynaklı borcu var ise kiraya verenin malı alıkoyma hakkı olduğuna dair hüküm var ise de, kiracının adi ortaklık olduğu, adi oraklığın tüzel kişiliği olmasa da sözleşmeye taraf olarak yer aldığı, bu durumda adi ortaklığın başka bir sözleşmeden kaynaklı borcu olup olmadığının araştırılması gerektiği, adi ortaklardan birinin başka bir sözleşmeyle ilgili borcu olmasının adi ortaklık olan kiracının borcu olarak kabul edilmeyeceği, adi ortaklardan birinin kiraya verene bir borcu var ise, ancak adi ortaklığın tasfiye payından tahsilinin mümkün olduğu, adi ortaklar elbirliğiyle hak sahibi oldukları için borçlu ortağın payının belli olmadığı, bu nedenle adi ortaklık borcu kabul edilmeyen bir borç nedeniyle diğer adi ortağı ve ortaklığın sorumlu tutulamayacağı değerlendirilmiştir....
Davacı adi ortaklar ile davalı arasında yapılan finansal kiralama sözleşmesinde, kiracının başka bir sözleşmeden kaynaklı borcu var ise kiraya verenin malı alıkoyma hakkı olduğuna dair hüküm var ise de, kiracının adi ortaklık olduğu, adi oraklığın tüzel kişiliği olmasa da sözleşmeye taraf olarak yer aldığı, bu durumda adi ortaklığın başka bir sözleşmeden kaynaklı borcu olup olmadığının araştırılması gerektiği, adi ortaklardan birinin başka bir sözleşmeyle ilgili borcu olmasının adi ortaklık olan kiracının borcu olarak kabul edilmeyeceği, adi ortaklardan birinin kiraya verene bir borcu var ise, ancak adi ortaklığın tasfiye payından tahsilinin mümkün olduğu, adi ortaklar elbirliğiyle hak sahibi oldukları için borçlu ortağın payının belli olmadığı, bu nedenle adi ortaklık borcu kabul edilmeyen bir borç nedeniyle diğer adi ortağı ve ortaklığın sorumlu tutulamayacağı değerlendirilmiştir....
Somut olayda davacılar tapu sicilinin hatalı tutulması sebebiyle açılan ortaklığın giderilmesi davasından haberdar olmadıkları ve taşınmazın icra kanalıyla satışa konu edilerek çok düşük bir bedelle satıldığını ve zarara uğradıklarını, zararın hatalı tescil nedeniyle oluştuğunu ileri sürerek tazminat talep etmişlerse de, ortaklığın giderilmesi davası sırasında murislerini 3561 sayılı Kanun uyarınca temsil etmek ve mal varlığını yönetmek üzere .......kayyım olarak atandığı, taşınmazın satış memurluğunca açık arttıma usulüne göre satışının yapıldığı, davacıların murisin hissesine düşen satış bedelinin masraflar düşüldükten sonra kayyıma ödendiği ve akabinde de kayyım tarafından davacılara ödendiği anlaşıldığından davacıların tapu sicilinin hatalı tutulması sebebiyle uğramış oldukları bir zararın bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Davacıların temyiz itirazları yönünden ise: Yukarıda açıklandığı üzere...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Ortaklığın giderilmesi istenme ilişkin davada ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, taşınmazların sayısının birden fazla olması, keşif ve yargılama yapmanın zorluğu nedeniyle Kemer ilçesinde bulunan taşınmazlar yönünden dosyanın tefriki ile yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. ... Sulh Hukuk Mahkemesi ise, birden fazla taşınmazın dava konusu olması durumunda HMK.12/3 maddesi gereğince bir taşınmaz için yetkili olan mahkemenin diğerleri için de yetkili olacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Ortaklığın giderilmesi istenme ilişkin davada ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... ... 15. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, taşınmazların sayısının çok fazla olması, keşif yapmanın zorluğu nedenleri ile ... ... yakasındaki ..., Tuzla ve ... ilçelerinde bulunan taşınmazlar yönünden dosyanın tefriki ile yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. ... ... 15.Sulh Hukuk Mahkemesi ise, birden fazla taşınmazın dava konusu olması durumunda HMK.12/3 maddesi gereğince bir taşınmaz için yetkili olan mahkemenin diğerleri için de yetkili olacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasında ... Sulh Hukuk Mahkemesi ile ... 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, 5747 Sayılı Kanun'la taşınmazın bulunduğu ... Beldesi'nin ... İli ... İlçesi'ne bağlandığı, HSYK'nın 08/05/2008 gün ve 189 sayılı kararı ile ... İlçesinin ... Mahkemelerinin yargı alanına dahil edildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 06/09/2012 tarihli karar ile ... Beldesi'nin ... İlçesi'ne bağlı ... Belediye'sine bağlandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
TBK.nun 147/4 maddesi gereğince, bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasında açılmış bulunan davalar hakkında beş yıllık zamanaşımı uygulanır. (BK. m. 126/4) ./.. Sözleşmeden doğan alacaklarda zamanaşımı alacağın muaccel olduğu tarihten başlar.(TBK. m. 149) Alacağın muaccel olmasının bir bildirime bağlı olduğu hâllerde, zamanaşımı bu bildirimin yapılabileceği günden işlemeye başlar (TBK m.149/2) Adi ortaklıkta; ortağın alacağını isteme hakkı, ortaklığın son bulduğu tarihte doğar ve borç muaccel hale gelir. Zamanaşımı süresi de bu tarihten itibaren işlemeye başlar. Buna göre somut olayda, taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesi Marmaris 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/248 E.-2007/113 K.sayılı dosyası ile görülen dava sırasında feshedilmiş ve fesih ve tasfiyeye ilişkin karar Yargıtay incelemesinden geçerek 13.12.2007 tarihinde kesinleşmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi (Ahkam-ı Şahsiye), davanın ortaklığın giderilmesi istemine ilişkin olup Ahkam-ı Şahsiye hakimliğinin görevi dahilinde bulunmadığını gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davada işbölümü itirazının bulunmadığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 Sayılı TMK.'nın 640/2. maddesinde “Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler” hükmü yer almaktadır. Her mirasçı, terekedeki belirli malların aynen, mümkün değil ise satış yolu ile paylaştırılmasına karar verilmesini Sulh Hukuk Mahkemesi'nden isteyebilir. Kaldı ki, taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ait davalarda Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir....