Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin de kusurunun bulunduğu, mahkemenin kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla” denilmek suretiyle, istinaf başvurusu bulunmayan davacı-karşı davalı kadın lehine, davalı-karşı davacı erkek aleyhine olacak şekilde, davacı-karşı davalı kadına kusur olarak yüklenen hakaret vakıası gerekçeden tamamen çıkartılmış ve ortak çocuğa bakamayacağını söyleyerek babaya teslim etmesine ilişkin vakıa da yalnızca davacı-karşı davalı kadının ortak çocuğa bakmadığı şeklinde daraltılarak bölge adliye mahkemesinin ilgili hukuk dairesince işbu hükmün gerekçesi yeniden düzenlenmiştir. Bu bağlamda ... Bölge Adliye Mahkemesi 2....

    Somut olayda, taraflara tefhim edilen kısa kararda "Davacı vekilinin ortak alandaki istinat duvarı ile ilgili talebinin iş bu dosyamızdan tefrik edilerek mahkememizin başka bir esasına kaydedilmesine” denildiği halde gerekçeli kararda bu hususta olumlu veya olumsuz hüküm kurulmayarak çelişki yaratılmıştır. Bu durumda, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde usulün öngördüğü anlamda oluşturulmuş bir hüküm bulunmamaktadır. Mahkemece yapılacak iş; dosya kapsamı dikkate alınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar ve buna uygun gerekçeli karar oluşturulmasıdır. Yukarıda ayrıntılarıyla açıklanan biçimde usulün öngördüğü niteliklere haiz, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturmayacak şekilde bir hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/454 KARAR NO : 2022/475 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : PINARBAŞI(KAYSERİ) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/02/2021 NUMARASI : 2019/51 2021/21 DAVA KONUSU : Boşanma (Ortak Hayatın Yeniden Kurulmaması Sebebiyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle: Davalı ile 2002 tarihinde evlendiklerini, bu evliliğinden Sudenaz, Zeynep ve Sıla isminde 3 müşterek çocukları olduğunu, evliliğinini bugüne kadar kültür farklılığı, mizaç uyumsuzluğu ve şiddetli geçimsizlik baş göstermiş olduğunu, davalı eşinin bugüne kadar bir eşe düşen hiçbir görevi yerine getirmediğini, kendini, çocuklarını...

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/454 KARAR NO : 2022/475 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : PINARBAŞI(KAYSERİ) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/02/2021 NUMARASI : 2019/51 2021/21 DAVA KONUSU : Boşanma (Ortak Hayatın Yeniden Kurulmaması Sebebiyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle: Davalı ile 2002 tarihinde evlendiklerini, bu evliliğinden Sudenaz, Zeynep ve Sıla isminde 3 müşterek çocukları olduğunu, evliliğinini bugüne kadar kültür farklılığı, mizaç uyumsuzluğu ve şiddetli geçimsizlik baş göstermiş olduğunu, davalı eşinin bugüne kadar bir eşe düşen hiçbir görevi yerine getirmediğini, kendini, çocuklarını...

      e sattığını, satış işlemlerinin muvazzalı olduğunu, bu sebeple, taşınmazın ... adına olan tapu kaydının iptali ile yeniden ortak çocuklar adına yazılmasını, bu talebinin kabul edilmemesi halinde, davalı ...'den velayet görevini kötüye kullanması sebebiyle 10.000TL tazminat alınmasını talep etmiş, mahkeme tarafından ... adına olan tapu kaydının iptali ile yeniden ortak çocuklar adına yazılmasına, diğer davalılar aleyhine açılan davanın da pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, Dairemizce davalı ...'in iyi niyetli hareket etmediği kanıtlanamadığından davalı ... aleyhine açılan davanın reddi gerektiğinden bahisle yapılan bozma üzerine mahkemece; davalılar .... ve ... hakkında daha önce karar verildiğinden ve karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... hakkındaki davanın reddine karar verilmiş, davacıların temyizi üzerine Dairemizin l4.03.2017 tarih 2016/10899 esas 2017/2759 karar sayılı kararı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir....

        ye gelerek ortak hayatın tesisini sağlamak için herhangi bir girişimde bulunmadığı, taraflar arasında müşterek hayatın kurulamamasında davacının ağır kusurlu olduğu davalının boşanma davasına itirazının da hakkın kötüye kullanılması kapsamında kalmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. B....

          ve müşterek çocuklar yararına iştirak nafakası taleplerinden vazgeçtiklerini, sadece boşanma, maddî ve manevî tazminat talepleri ile davalının cinsel istismar suçundan yargılanması nedeniyle müşterek çocuklar ile davalı babaları arasında kişisel ilişki kurulmaması taleplerinin olduğunu talep ve beyan etmiştir....

            Mahkemece, davacının ayrı yaşamakta haklılığını yine davalının haklı bir sebep olmaksızın davacı ile birlikte yaşamaktan kaçındığını veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hale geldiğini kanıtlayamadığı, delil ve tanık bildirmediğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayrı yaşamakta haklılık iddiasına dayalı davacı eş yönünden tedbir nafakası istemine ilişkindir. 4721 sayılı MK.nun 195.maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hâkim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır.Aynı yasanın, 197.maddesine göre de; Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir....

              Türk Medeni Kanununun 170. maddesinin son fıkrası uyarınca ayrılık kararı verilebilmesi için boşanma sebeplerinin ispatlanmış olması, ancak "ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının bulunması" gerekmektedir. Somut olayda, boşanma sebepleri gerçekleşmekle birlikte, tarafların yeniden bir araya gelme ihtimali bulunmamaktadır. O halde, erkek tarafından açılan davanın kabulü suretiyle boşanma kararı verilmesi gerekirken, davanın reddi ile Türk Medeni Kanununun 171. maddesi gereği ayrılık kararı verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.19.04.2016(Salı)...

                HÜKÜM : Mahkumiyet İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü; Suça sürüklenen çocuklardan Barış hakkında şantaj ve Yakup hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Olay tarihinde on beş - on sekiz yaş grubunda yer alan suça sürüklenen çocukların işledikleri şantaj ve özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarının 5237 sayılı TCK'nın 107/1, 134/1. maddelerinde düzenlenip, öngörülen cezaların üst sınırları itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e, 66/2. maddelerinde belirtilen 5 yıl 4 aylık olağan dava zamanaşımına tabi bulunduğu ve zamanaşımını en son kesen 05.11.2014 tarihli mahkumiyet kararı ile inceleme günü arasında bu sürenin geçtiği anlaşıldığından, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı...

                  UYAP Entegrasyonu