Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı Orman Genel Müdürlüğüne ... ... Orman İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/01/2016 gününde verilen dilekçe ile 6831 sayılı Kanun'un 16. maddesi uyarınca arazi izin bedellerine ilişkin alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 17/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, alacak istemine ilişkindir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, temyize konu kararda uyuşmazlık konusu 2011 yılında fatura alınmayan … Orman ve Tarım Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti.'ye sehven yer verildiği anlaşıldığından söz konusu yanlışlık düzeltilerek gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE : Davacının temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ile davalı idarenin temyiz dilekçesinde … Madencilik İnş. Harf. Nak. tur. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklı cezalı tarhiyat ile vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri uygulanarak arttırılan kısımlarına ilişkin ileri sürülen iddialar, temyize konu kararın redde ilişkin kısmı ile kabule ilişkin kısmının … Madencilik İnş. Harf. Nak. tur. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklı cezalı tarhiyata ve tekerrüre ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir....

      Şeklindeki göreve ilişkin amir hükmü dikkate alındığında, davacı şirketin alacak iddiası, tam ıslah ve bu nedenle verilen yeni dava dilekçesinde de davacı şirkete ait araçların davalı şirkete kiralanmasından kaynaklı olduğu şeklinde ifade edilmekle ve bu husus dosya kapsamıyla sabit olmakla, başlangıçta iflas yoluyla yapılan icra takibine dayalı olarak itirazın iptali ile iflas kararı verilmesi istemiyle açılan dava, tam ıslah sonrasında kira sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili istemine dönüşmüş olmakla, HMK 4.maddesinin 1.fıkrasının (a) bendinin amir hükmü dikkate alınarak uyuşmazlığın niteliği itibariyle davaya bakmakla görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi olmakla, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Burada üzerinde durulması gereken husus; davacının her ne kadar eldeki davanın dava dilekçesinde tek faturadan kaynaklı alacak talebinde bulunduğu yazılı olsa da aslında davacının açık hesap ilişkisinden kaynaklı alacak talebinde bulunduğunun kabul edilmesi gerekir. Davacının davalıya sattığı mallara ilişkin 6 fatura kestiği ve bu faturaların her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının kendi defterinde kayıtlı olan faturalardaki malları teslim aldığının bu durumda kabul edilmesi gerektiği, eldeki davada davalının cevap dilekçesi sunmadığı ve ödeme savunmasının da olmadığı, bu durumda davacının davalıdan açık hesap ilişkisinden kaynaklı 8.050,14 TL alacağı olduğu, davacının davalıyı temerrüde düşürmediği ve dava tarihinden itibaren faize hak kazanacağı kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          III-MAHKEME KARARI: A-İLK DERECE MAHKEME KARARI “1-Davalının % 80 kusurlu olduğu anlaşılmakla, davacının davalıdan bağlanan gelirden kaynaklı isteyebileceği alacağının 45.792,94 TL, ödenen geçici iş göremezlik ödemesinden kaynaklı isteyebileceği alacığın 3.840,14 ve yapılan masraflardan kaynaklı isteyebileceği alacağının 19.137,99 TL olduğu anlaşılmakla birlikte taleple bağlı kalınarak; Hak sahibine bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinden kaynaklı alacak olarak 5.000,00 TL'nin gelirin onay tarihinden itibaren, Hak sahibine ödenen geçici iş göremezlik ödemesinden kaynaklı alacak olarak 1.000,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren, Kurum tarafından yapılan masraflardan kaynaklı alacak olarak 5.000,00 TL'nin sarf tarihlerinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” dair hüküm kurulmuştur....

            Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/290 E. 2008/59 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacı murisi aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Çınarcık İlçesi, Ortaburun köyü, 107 ada 62 parsel sayılı taş malik adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 25/04/2008 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır....

            Şöyle ki, yörede 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre orman kadastrosu yapıldığından, çekişmeli taşınmaz bölümünün orman sayılan yerlerden olup olmadığı eski tarihli resmi belgeler üzerinde yapılacak inceleme ile belirlenecektir. Mahkemece hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda 1969 tarihli hava fotoğrafında taşınmazın zeytinlik olarak göründüğü, 1971 ve 1993 tarihli memleket haritasında ise zeytinlikten kaynaklı yeşil renkli alanda kaldığı belirtilmiş ise de, memleket haritasının kadastro paftası ile çakıştırılmış görüntüsünde taşınmaz üzerindeki rumuzun seçilemediği, hava fotoğrafındaki çakıştırmaya göre de taşınmazın sınırdaki tarım arazileri ve geriye kalan orman parseli ile arasında bariz bir farklılık olmadığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporu taşınmazın niteliğini belirlemeye elverişli değildir....

              Mahkemesince Orman İşletmesinden ilgili evraklar getirtilmiş, Orman Yüksek Müh. Yrd. Doc. Dr. Hüseyin Ayaz'dan rapor ve ek raporlar alınarak sonuca gidildiği görülmüştür. HMK 107. Maddesinde belirtilen belirsiz alacak davasında davanın açıldığı tarihte alacağın miktarının yahut değerinin tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde alacaklı hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir. Dosyamızda da davanın açıldığı tarih itibariyle alacağın miktarının yahut değerinin tam ve kesin olarak bilinmesi mümkün olmadığından davalı vekilinin istinafı bu yönüyle doğru değildir. Ayrıca; davalı taşımakla yükümlü olduğu orman emvalini davalıya teslim ettiğini ispat yükü altında olduğundan dosyada ispatına yönelik her hangi bir belge de bulunmadığından bilirkişi raporunun esas alınarak karar verilmesinde her hangi bir hukuka aykırılık yoktur....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1435 KARAR NO : 2021/829 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/10/2018 NUMARASI : 2016/236 2018/355 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı)|Tazminat (Tapunun KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı Orman Müdürlüğü vekilinin dava dilekçesinde özetle; Yalova ili, Altınova ilçesi, Tavşanlı köyü, 567 ve 568 parsellerde davalı adına tapuda kayıtlı taşınmazların tamamının orman olduğunu ve bu taşınmazların tamamının kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde kaldığının belirlendiğini, dava konusu taşınmazların öncesi itibari orman olduğu gibi eylemli durum itibari ile orman niteliği haiz olduğunu, taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağını, halen eylemli durumu itibariyle orman niteliğini haiz olduğunu,...

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/123 esas 2021/390 Karar sayılı dosyasının yapılan istinaf incelemesinde : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin Yalova İli, Merkez İlçesi, Safran Köyü, 147 Ada ve 1 Parselde kayıtlı taşınmazın maliki olduklarını, Yalova Orman İşletme Müdürlüğü'nün davaya konu taşınmazın bir kısmının orman sınırları içinde bulunduğunu ileri sürerek müvekkiline karşı tapu iptali ve tescili davası açtığını, yargılama neticesinde Yalova 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin, 2018/26 E. ve 2019/13 K. sayılı kararı ile müvekkillerine ait taşınmazın kısmi olarak orman sınırları içerisinde kaldığına hükmedilip, toplam 7.948,89 m²’ye ilişkin tapu kaydının iptal edilerek hazine adına tapuya kayıt ve tescil edildiğini, bu kararın 18.03.2019 tarihinde kesinleştiğini, davaya konu taşınmaz rayiç bedeline tapunun iptal edildiği tarih olan 17.01.2019 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, yargılama giderleri ve vekalet...

              UYAP Entegrasyonu