WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 22/04/2010 gün ve 2010/589 - 2010/3806 sayılı kararı özetle “dava tapuya dayalı 10 yıllık süre içinde açılan orman tahdidinin iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, 4753 sayılı Kanuna dayalı tapulu arazilerinin bir bölümünün arazi kadastrosu sırasında adlarına tespit gördüğünü, bu tespite itirazlarının bulunmadığını, diğer bölümünün ise orman tahdit sınırları içinde bırakıldığını belirterek, orman tahdit sınırları içinde kalan bölümle ilgili olarak tahdidin iptali ile adlarına tescilini istemiştir. Dava, arazi kadastrosu sırasında davacılar adına tespit gören 163 ada 153 nolu parsele yönelik değil, kesinleşen orman tahdidi içinde kalan ve hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeyen bölüm hakkında, eski tapuya dayalı olarak orman tahdidinin iptali ve tescili istemine yöneliktir. Bu durumda, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp çözümlenmesi gerekir “ şeklindedir....

    Dava, tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. Akçatekir Beldesinde 1951 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastrosunun bulunduğu, 1990 yılında 80 nolu Orman Kadastro Komisyonunun 3402 sayılı Kanun gereğince yapılacak çalışmalara esas olmak üzere aplikasyon ve 2/B madde uygulamalarına başladığı ve 09.06.1994 – 08.07.1994 tarihleri arasında ilân edildiği ve genel arazi kadastrosunun açılan dava nedeniyle 06.03.2000 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 08/04/2013 gününde oy birliği ile karar verildi....

      /34 ve 1989/11 Esas nolu dosyalar nedeniyle 184 ada 7 nolu parseldeki 1744- 2896 ve 3302 sayılı kanunlara göre yapılan 2.ve 2/B madde uygulamaları kesinleşmediğini, daha sonra Beykoz Belediye Başkanlığınca 184 ada 7 nolu parselin yer aldığı Sait Paşa Devlet Ormanında yapılan 1744 ve 2896 sayılı yasa uygulamaları çalışmalarını müteakip imar ve ıslah planları yapımına başlanıldığını ve Belediye Başkanlığı tarafından 184 ada 7 nolu parselde imar ve ifraz işlemleri yapılarak, 1744 sayılı yasa uygulaması ile yapılan orman tahdidi aplikasyonunda hatalı olarak orman sınırları dışında bırakılan pek çok taşınmazın, Beykoz Belediyesi adına tescil edidiğini, böylece hem 1940 yılında yapılan orman tahdidinin 1947 yılındaki tescilinde hem de 1958 yılında yapılan tapulamada orman vasfı ile Hazine adına 184 ada 7 parsel olarak tescil edildiği halde, 1744 sayılı yasa uygulaması ile yapılan orman tahdidi aplikasyonunda ve devamında 2896- 3302 sayılı yasalar kapsamında 184 ada 7 parselin orman sınırları...

      Madde hükümlerine göre askı müddeti içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davalarında kadastro mahkemeleri görevli olup, orman kadastrosuna itiraz davalarında husumetin Orman Yönetimine yönetilmesi gerektiği, başka bir anlatımla, orman sınırlamasına itiraz davasında kadastro mahkemesi, tapu iptal tescil davasında ise genel mahkemeler görevli olup,görev ve taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olduğu, temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiğinden, orman kadastrosuna itiraz davası, tapu iptal ve tescil davasından ayrılarak, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden davacıya davasını Orman Yönetimine karşı yönlendirme olanağı verilip, görevsizliğe hükmedilmesi, tapu iptal ve tescil davası yönünden genel mahkeme görevli olduğundan, tapu iptal tescil davasının elde tutulması ve orman kadastrosuna itiraz dava sonucunun beklenmesi gereğine" değinilmiştir....

        Bölge Adliye Mahkemesince, "dava konusu yerin 810 metrekarelik A kısmının 213 ada 1 parsel sayılı büyük orman parseli içerisinde kaldığı; söz konusu Kadastro Mahkemesi kararıyla dava konusu yerin orman tahdidinin iptaline karar verilmiş ise de taşınmazın eğiminin genel olarak % 35 ve kuzeyinde %80, güneyinde ise % 15 düzeyine getirilmiş, sığ, iri taşlı, yer yer kayalık, organik madde oranı yüksek orman toprağı niteliğinde, teraslamayla eğim düşürülmüşse de tarımsal kullanıma uygun olmayan, üzerinde 80-120 yaşlarında kızılçam ve meşe türleri, sandal, mersin, laden gibi doğal bitki örtüsü bulunan taşlık ve kayalık bir yer olduğu ve dolayısıyla davacı tarafından taşınmazın zilyetliğinde olduğu ve zilyetlikle taşınmaz kazanma koşullarının gerçekleştirildiği iddiasının ispatlanamadığı anlaşıldığından davanın tapu maliki hazine yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, öte yandan tapu iptali ve tescil davalarının tapu malikine karşı açılması gerekmekte olup Orman Yönetiminin...

          Tazminat istemine dayanak 998 parsel sayılı taşınmaz (22/2-a uygulaması ile 6.154,10 m² yüzölçümü ile yeni 123 ada 1 sayılı parselde kayıtlı) 1978 yılında yapılan tapulama çalışmaları sonucu tarla niteliği ve 4.676 m² yüzölçümü ile davacılar ..., ... ve diğer davacılar murisi ......adına tespit ve tescil edilmiş iken Orman Yönetimi tarafından tapu malikleri aleyhine açılan ve .....Hukuk Mahkemesinin 2012/768 E. - 2013/461 K. karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu verilen karar ile taşınmazın tamamının 10.10.2008 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosuna göre orman sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle davalılar adına kayıtlı bulunan tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, verilen karar temyiz edilmeksizin 12.12.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Eldeki dosyada davacılar davasını 01.09.2014 tarihinde açmıştır....

            Dava, tapu kaydının iptali istemine ilişkindir. Yörede 6831 sayılı Kanuna göre 1965 yılında orman tahdidi, 1977 tarihinde 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik yapılan 2. madde uygulama çalışmaları, 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik yapılan 2/B madde uygulama çalışmaları vardır. ...... İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu belirlenerek davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, mahkemece; davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 100,00....

              Yargıtay bozma ilâmı sonrasında, dava; mahkemenin 2013/132 Esas sayılı, Orman Yönetimi tarafından aynı parsele ilişkin olarak açılmış tapu iptali ve tescil dosyası ile birleştirilmiş ve yapılan yargılama sonucu birleştirilen dosya davacısı ...'ün davasının reddine, Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulü ile; .. köyü 138 ada 4 parsel (eski . . .öyü 67 parsel) sayılı taşınmazın fen bilirkişi tarafından düzenlenen 06.07.2015 tarihli krokili raporunda (A) harfi ile belirtilen 815,86 m2'lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile bu kısmın orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, Orman Yönetiminin fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, Orman Yönetimi ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemlerine ilişkin olup, birleştirilen dosya davası ise orman tahdidinin iptali istemine ilişkindir....

                -TL tazminatın tapu iptali ve tescil davasının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikle tahsilini istemiştir. Davalı Hazine, orman tahdidinin Orman Yönetimi tarafından yapıldığı ve bu işlem nedeniyle davacının tapusunun iptaline karar verilmiş olması nedeniyle husumetin Orman Yönetime yöneltilmesi gerektiği, zamanaşımı süresinin geçtiği, zarar ile iptal işlemi arasında illiyet bağı olmadığı, istenilen miktarın fahiş olduğu gerekçesiyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, 89.667,53.-TL tazminatın 04.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm dahili davacılar vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sebebiyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir....

                  Mahkemece, "orman kadastrosunun yapıldığı yerlerde orman sınırı dışında kalmış yerler hakkında orman iddiasıyla dava açılamayacağı, 6831 sayılı yasanın 7. Maddesi gereğince herhangi bir nedenle orman sınırlandırması dışında kalmış ormanların kadastrosunun yapılarak orman sınırları içine alınmasının mümkün olduğu" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman olan taşınmazın mera olarak tespit ve tahsis edilmesi işleminin iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 1945 yılında 4785 Sayılı Yasanın yürürlük tarihinden önce 3116 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca yapılmıştır. 1981 yılında da 1744 Sayılı Yasa ile değişik 2. Madde ve aplikasyon uygulaması yapılmıştır. Mahkemenin gerekçesi somut olaya uygun değildir....

                    UYAP Entegrasyonu