Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı Orman Yönetimi 2012 yılında yapılıp kesinleşen ek-4 çalışmaları sırasında davalı gerçek kişinin kullanımında bulunduğu belirtilerek Hazine adına tespit ve tescil edilen ve 6292 sayılı yasa ile davalıya satılan Çayağzı Köyü 332 ada 56 parsel sayılı taşınmazın 1975 yılında yapılan aplikasyon ve 2. Madde çalışmaları ile orman niteliğini yitirmediği halde hatalı olarak orman sınırları dışına çıkarıldığını belirterek taşınmazın vasfının orman olarak düzeltilerek üzerindeki bütün şerhlerin silinmesini ve el atmanın önlenmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir....

Yönetimi ve davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ...... Köyü 116 ada 24 parsel sayılı 4442 m2 yüzölçümündeki, bağ niteliğindeki taşınmazın tapuda davalı gerçek kişi adına kayıtlı olduğunu, diğer davalılar lehine de kamulaştırma şerhleri bulunduğunu, ancak, 1947 yılında kesinleşen orman sınırı içinde kaldığını ve eylemli orman olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili, elatmanın önlenmesi ve şerhlerin silinmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne; (B) harfi ile gösterilen 1808 m2'lik taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, elatmanın önlenmesine ve şerhin silinmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    tespiti ile tapu kaydı üzerine 2B şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen fen bilirkişi raporunda; davacıların tescil davası açtığı taşınmazın tapuda orman vasfı ile Hazine adına kayıtlı olan 191 ada 1 nolu orman parseli içerisinde kaldığı, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosunun 04.04.2006 tarihinde kesinleştiği, orman tahdidinin kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde tahdidin iptali için dava açılabilirse de, böyle bir davanın olmadığı belirlenerek davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 22/01/2015 gününde oy birliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali-tescil, elatmanın önlenmesi, kal ve orman tahdidinin iptali davalarının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve davalı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili tarafından, ... Kürü Köyü, 110 ada 67 ve 68 parsel sayılı 23.005,35 m2 ve 239.92 m2 yüzölçümündeki davalılar adına tapuda kayıtlı olan taşınmazların yörede kesinleşen orman kadastro çalışmalarında kısmen orman sınırları içinde kaldığını belirterek tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tescili, davalıların elatmasının önlenmesi ve üzerindeki yapıların kal'i talebi ile dava açmıştır....

        Mahkemece, dava konusu taşınmazların 1953 yılında yapılan kadastro sırasında orman olarak tescil harici bırakıldığı, davacı ve önceki zilyetlerin emek ve masraf yapmak suretiyle imar ve ihya ederek tarım arazisi olarak kullanmayıp kendileri ve hayvanlarının barınma ihtiyacını karşılamak için mesken ve ahır yeri olarak kullandıkları, üzerinde ekilen sebze ve dikilen ağaçların tarımsal gelir için olmayıp kendi ihtiyacını karşılamak için olduğunu, 1984 yılında imar affından yararlanmak için başvuruda bulunduğu ve 2004 yılında üstün hak sahibi olarak 2172 parselin tapuya tescili ile kendisine satılmasını istediği, buna göre davacı yararına zilyetlik şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1968 yılında seri bazında orman kadastrosu yapılmıştır....

          Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1984 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 2B madde uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada kısmen kesinleşen orman tahdidinin içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 26/12/2008 günü oybirliği ile karar verildi....

            Orman İdaresi tarafından orman iddiasına dayanarak taşınmazın orman vasfıyla tescili ve kullanıcı şerhinin iptali talebiyle açılan dava 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesine göre düzenlenen kullanım kadastro tutanağının askı ilan süresi içinde açılmış ise de yapılan bu kadastro işlemi 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların fiili kullanıcılarının tespiti amacına yönelik olup, bu tespite karşı askı ilan süresinde kadastro mahkemesinde açılacak davanın da kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde olması gerekir. Bu nedenle taşınmazın tapu kaydının iptali ve orman vasfıyla Hazine adına tescili istemi talebi bakımından davada görevli mahkeme Kadastro Mahkemesi olmayıp Asliye Hukuk Mahkemeleridir....

              Mahkemece taşınmazın bulunduğu bölgede orman tahdidinin yapılıp yapılmadığı, orman tahdidi yapılmış ise hangi tarihte yapıldığı ve ne zaman kesinleştiği, 2/B uygulamasının yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa bu taşınmazın hangi vasıfla ve ne zaman orman dışına çıkarıldığı araştırılmadan hüküm tesisi yoluna gidilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm verilemez. O halde, öncelikle bölgeyle ilgili varsa orman tahdit harita ve tutanakları ile tahditten sonra hazine adına tapu kaydı oluşturulmuş ise bu tapu kaydı, 2/B ile orman dışına çıkarma ile ilgili tutanak ve haritalar getirtilip mahalline uygulanarak, taşınmazın ormanla ilgisinin bulunup bulunmadığının ve bunun sonucu olarak orman sayılan yerlerden olup olmadığı konusunda serbest orman mühendisinden gerekçeli rapor alınmalı, 2/B uygulaması sonucu hazine adına tapu oluşturulmuş ise tapu kaydı ve haritasının uygulaması yapılmalı, ondan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonunca göre bir karar verilmelidir....

                Davacı ..., taşınmazın orman kadastro sınırları içinde kaldığı ve orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla; 760 parsel sayılı taşınmazın orman tahdit sınırları içinde kalan kısmının tapusunun iptali, orman vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tescili ile davalının taşınmaza müdahalesinin önlenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davacı Orman İdaresinin davaya konu tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde kain 760 parsel sayılı, 2500 m2 yüzölçümlü taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptaliyle orman vasıflı arazi olarak ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davacının müdahalenin men'i talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydının iptali ve tescil ile davalının taşınmaza müdahalesinin önlenmesi istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu