İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu edilen yaylanın kadastro sırasında 180 ada 1, 181 ada 1 ve 185 ada 2 sayılı orman nitelikli parsellerin bir bölümü olduğu, eski tarihli memleket haritasına dayalı olarak yapılan uygulamada da bu yerlerin orman sayılan yerlerden ve eylemli olarak da münferit orman ağaçlarıyla kaplı olduğu gözönünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 21/12/2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... ... ile ... ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... .., dava dilekçesinde; .. köyü 34 parsel sayılı, 258600 m2 yüzölçümlü taşınmazın mera vasfında, orta malı olarak tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın kesinleşen orman tahditi içinde kaldığı ve Devlet ormanı olduğu iddasıyla, mera tespit ve tahdidinin iptaline, taşınmazın orman niteliği ile tespit ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile İl Mera Komisyonunun 15/04/2011 tarihli 238/7 sayılı mera komisyonu kararının iptali ile 34 parselin tapu kaydının malik bölümünün iptaline ve orman olarak ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ..., ......
Dava, orman tahdidinin iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 08.04.1978 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. 3302 Sayılı Yasaya göre 26.09.1988 tarihinde yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki orman tahdidinin ve tapu kaydının iptali ile şerhin kaldırılması ve el atmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ..., ... ve ... İl Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, 26.11.2004 günlü dilekçesinde ... Köyü 378 sayılı parselin kesinleşen orman sınırı içinde kalan bölümünün tapusunun iptalini, orman niteliği ile Hazine adına tescilini, davalıların el atmasının önlenmesini, tapuya konulan şerhin kaldırılmasını istemiştir. Davacılar ... ve ..., 31.01.2005 günlü dilekçelerinde 378 sayılı parselin tahdit içinde gösterilen bölümüne ilişkin orman tahdidinin iptalini istemişlerdir....
ın kadastro mahkemesine açtığı dava üzerine Hazine adına yapılan tespitin iptali ile davalı adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, çekişmeli 587 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kesinleşen orman tahdidi sınırları içinde kaldığı ve evveliyatı itibariyle de orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulü ile; davaya konu parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman savına dayalı tapu iptali ve tescile ilişkindir. Mahkemece, Orman Yönetimi'nin davasının kabulü ile 587 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; "Hatay ili Hassa İlçesi Çınarbaşı Mah. 456, 461, 472, 473 nolu taşınmazlar bir bütün halinde hazine arazisi davacı müvekkilin murisi olan Ökkeş Çekin tarafından malik sıfatıyla zilyet olarak yaklaşık 60 yıldır kullanılmakta olduğunu, etrafına masraf yaparak duvar ördüğünü, arazinin sınırları 60 yıl önce çizilmiş ve bir başka kişinin arazisi işgal edilmeden kullanılmaya devam edilmiş olduğunu, babalarının ölümünden sonra da zilyetliğin devri ile mirasçıları olarak aynı şekilde kullanmaya devam ettiklerini, tarım faaliyetleri yürüttüklerini, bu arazilerin gerçek sahiplerinin müvekkili ve ailesi olduğunu, 6831 sayılı kanun kapsamında orman vasfını yitirmiş arazi olarak hazine adına 2/b olarak tescil edildiğini, 2/b olarak ifade edilen arazilerin 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları...
Köyü 571 parsel sayılı 11500 m² yüzölçümündeki koru niteliğindeki taşınmazın tapuda davalı belediye adına kayıtlı olduğunu, Karayolları Genel Müdürlüğü lehine de kamulaştırma şerhi bulunduğunu, ancak, 1945 yılında kesinleşen orman sınırı içinde kaldığını ve eylemli orman olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile adına tescili, elatmanın önlenmesi ve şerhlerin silinmesi istemiyle dava açmıştır Mahkemece, davanın kabulüne; taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle adına tesciline, elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Yasa gereğince orman kadastrosu yapılmış ve kesinleşmiştir. Daha sonra 1993 yılında aplikasyon ve 2B madde uygulaması yapılmıştır. Genel arazi kadastrosu 1970 yılında yapılmış, çekişmeli yer boşluk olarak tespit dışı bırakılmıştır....
Hukuk Dairesinin 1996/12779 ve 15075 sayılı 09.12.1996 günlü bozma kararında özetle: “Orman tahdidinin kesinleştiği yerlerde bir yerin orman niteliğinin orman tahdit haritasının uygulanması suretiyle çözüleceğine, ... salt orman iddia ile dava açtığına ve taşınmazın da tahdit sınırları dışında kaldığı anlaşıldığına göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu"na değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman iddiasına dayalı tapu iptali ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanuna esas olmak üzere 6831 sayılı Kanun gereğince yapılarak ilân sonucu 25.12.1992 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....
Hukuk Dairesinin 09.04.2001 gün ve 2001/1959-2822 sayılı ilâmı ile '' Yörede 3116 sayılı Kanuna göre orman kadastrosu bulunmadığı ve 1986 yılında 6831 sayılı Kanuna göre ilk kez yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasında taşınmazın önce tahdit içerisine alınarak sonra nitelik yitirdiği kabul edilerek Hazine adına orman sınırları dışına çıkarma işleminin birlikte yapıldığını, salt 2/B madde uygulamasından söz edilemiyeceği gibi taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunun dahi kesinleşen ve Orman Yönetimi ile Hazineyi bağlayan mahkeme hükmü ile belirlendiğinden davanın kabulüne karar verilmesi,'' gereği ile bozulduğunu, taşınmazın ... ... mirasçıları adına verasetteki hisseleri oranında tapuya tesciline ilişkik kararın davalılarca temyizi üzerine bu kez, Yargıtay 8....