Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 2013/4411 E. - 2014/ 4246 K. sayılı kararı ile 6527 sayılı "Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" 6831 sayılı Kanunun 11. maddesinde yaptığı değişikliğe göre tutanak ve haritaların kesinleştiği tarihten itibaren on yıllık süre içinde kadastrodan önceki sebebe dayalı dava açabileceği düzenlendiği gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiş, bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda çekişmeli taşınmazın vergi tahrir kaydında kuzey, doğu ve güney sınırlarının orman olduğunun görüldüğü, taşınmazın orman içi açıklık olduğu ve orman içi açıklıkların zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak açılan orman parseli içinde kalan taşınmazın tapusunun iptali ve tescil istemine ilişkindir....

    Yine 6831 Sayılı Yasanın 05/11/2003 gün ve 4999 Sayılı Yasa ile değişik 7.maddesinde evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların orman kadastrosunun orman kadastro komisyonunca yapılacağı hükme bağlanmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27/02/2008 gün ve 2008/20-157 Esas- 2008/194 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere delicelik ve yabani zeytinlerin aslı orman ağacı olup, ancak 3573 Sayılı “ Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Yasa “ hükümlerine göre yetkili makamlarca karar verilmesi ya da verilen bu karar uyarınca tapu kaydı oluşturulması durumunda o yer orman sayılmaz. Yasa gereği zeytincilik parseli olarak belirlenip tahsis edilmeyen yerin aşılanmak suretiyle iktisabı mümkün değildir....

      Yine 6831 Sayılı Yasanın 05/11/2003 gün ve 4999 Sayılı Yasa ile değişik 7.maddesinde evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların orman kadastrosunun orman kadastro komisyonunca yapılacağı hükme bağlanmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27/02/2008 gün ve 2008/20-157 Esas- 2008/194 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere delicelik ve yabani zeytinlerin aslı orman ağacı olup, ancak 3573 Sayılı “ Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Yasa “ hükümlerine göre yetkili makamlarca karar verilmesi ya da verilen bu karar uyarınca tapu kaydı oluşturulması durumunda o yer orman sayılmaz. Yasa gereği ... parseli olarak belirlenip tahsis edilmeyen yerin aşılanmak suretiyle iktisabı mümkün değildir....

        Şöyle ki; taşınmazın doğu ve güney sınırı 136 ada 17 numaralı orman parseli, batı sınırı mahkemenin 2006/181-2007/73 sayılı ilamı ile hükmen orman olan 136 ada 15 nolu orman parseli ile çevrili olup, taşınmazın A=877,59 m2'lik bölümünün de orman sayılan yerlerden olduğu kabul edilerek hüküm kurulduğuna ve davalının bu bölüm hakkında bir temyizi de olmadığına göre, taşınmazın dört tarafı ormanla çevrili, orman bütünlüğünü bozan ve 6831 Sayılı Yasanın 17/2. maddesine göre orman içi açıklığı konumundadır. 6831 Sayılı Yasanın 17. maddesi, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez. 6831 Sayılı Yasa, madde: 17/1-2 Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi...

          Mahkemece orman parseli hakkında kadastro tesbit tutanağı düzenlenmediği, daha önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince tapu kütüğüne aktarılması işlemi yapıldığı gerekçesi ile 101 ada 1 sayılı orman parseli yönünden açılan davada, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde 10 günlük süre içerisinde talep halinde dosyanın nöbetçi asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine, davalı ...'ın davacıların davasının doğru olduğunu beyan ettiği gerekçesiyle 127 ada 12 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağının iptaline ve tutanaktaki diğer özellikleri ile olmak üzere 1/4 hisse oranlarında davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman Yönetimi tarafından vekalet ücretine yönelik temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman tahdidine itiraz davasıdır....

            Kaldı ki, dairemiz bozması sonrasında mahkemece, bitişiğinde orman parseli bulunan ve orman araştırması yapılması gereken 219 ada 21 parsel sayılı taşınmaza ilişkin dava tefrik edilmek suretiyle başka esasa kaydedilmiştir. Somut olayda; dava konusu parsellerin çevresinde orman parseli bulunmadığı gibi, orman araştırmasını gerektiren bir husus da söz konusu değildir. Aynı zamanda, Orman Yönetimi davada taraf olmadığı gibi Hazine tarafından da orman iddiasıyla açılmış karşılık bir dava bulunmadığına göre, bu davada, orman kadastrosu kesinleşmiş olsun olmasın, orman kadastrosu ve orman rejimi dışına çıkarmayla ilgili tutanak ve haritalarının uygulanması ve orman araştırması yapılmasını gerektirir bir konu olmadığından, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yargıtay 7. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; Dairemiz ile 7. Hukuk Dairesi arasında anlaşmazlık konusu olmuş ve her iki Daire diğerini görevli sayarak görevsizlik kararı vermiştir....

              İncelenen dosya kapsamından, dava konusu olan (C) harfli 85.41 m2'lik bölümün 331 nolu orman olarak tesbit edilen parsel içinde kaldığı anlaşılmakta olup, Dairemizin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen bozma ilamında da (C) bölümün 331 nolu orman parseli içinde kaldığı belirtilmektedir. Mahkemece kurulan hüküm usul ve yasaya uygundur. Zira, tavzih talebi ile hüküm değiştirilemez. Hükmün infazı sırasında yapılacak işlem şöyledir; Eğer (C) harfli 85.41 m2'lik bölümün içinde bulunduğu 331 nolu orman parseli bu vasfı ile tapuya tescil edilerek tapu kaydı oluşmuş ise, (C) harfli bölümün infazına gerek olmayacaktır. Ancak, 331 nolu parsel tapuya tescil edilmemiş ise, 331 nolu orman parselinin tapuya tescili sırasında sözkonusu mahkeme kararının gözönüne alınarak tapuya tescilinin sağlanmasından ibarettir....

                ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmakla, dosyanın 21/12/2012 tarihli raporu düzenleyen bilirkişilere verilerek, çekişmeli 109 ada 52 parsel sayılı taşınmazın 101 ada 1 orman parseli içinde kalan bir kısmı bulunup bulunmadığı, eğer 101 ada 1 orman parseli içinde kalan bir kısım var ise o takdirde bu kısmın krokide gösterilmesi ve alanının hesaplanması için bilirkişilerden ek rapor alınarak, bu dosya arasına konulması, ayrıca, dava dosyasının 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla ...M.K.'...

                  Köyünde 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan çalışmalarda, 101 ada 1 sayılı parselin orman niteliği ile sınırlandırılıp Hazine adına tesbit tutanağı düzenlenerek 30 günlük kısmî ilâna çıkartıldığını, bu orman parseli içerisinde ve ekli haritada gösterilen alanın da orman sayılan yerlerden olduğu halde, orman alanı dışında bırakıldığını ileri sürerek, bu alanın orman sınırları içine alınarak orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescilini istemiş, davaya konu yer hakkında 205 ada 1, 209 ada 1, 209 ada 2 ve 209 ada 3 parsel numarası verilerek ve kadastro mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduğundan söz edilerek, malik hanesi açık bırakılıp kadastro tesbit tutanağı düzenlenerek 3402 sayılı Yasanın 5. maddesi gereğince mahkemeye gönderilmiştir....

                    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Yapılan inceleme sonunda, davacılar dava dilekçesinde, dava konusu İstanbul ili Silivri ilçesi Çanta Balaban Mahallesi 1383 parsel sayılı taşınmaz hakkında yapılan orman kadastro haritalarındaki teknik hataları tespit ve düzeltme raporunda taşınmazın orman olarak belirlendiğini, taşınmazın orman olmadığının, babalarının tapulu taşınmazı olduğunu, bu nedenle adlarına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dava konusu taşınmazın 1943 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılan orman tahdit çalışmasında Kurtulmuş Devlet Ormanı sınırları içinde kaldığı ve 20/02/1952 tarih 17 sıra nolu tapu kaydı ile Hazine adına tescil edilen 4884 nolu orman parseli içerisinde kaldığı, 6292 sayılı Yasa uyarınca yapılan çalışmalarda herhangi bir hata bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece yapılan değerlendirme ve araştırma yeterli değildir....

                    UYAP Entegrasyonu