WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

'un senetlerin iadesine karşılık baskı yaparak ödemelerde geçikme olmasından dolayı alacağının oluştuğunu söyleyip 15.05.2008 tarihli 2500.00 TL bedelli, 15.07.2008 vade tarihli 250,00 TL bedelli alacaklısı davalı ... olan senetleri imzalattığını ileri sürerek senetlerden dolayı davalılara borçlu olunmadığının tespitine, senetlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davacının davaya konu senetlerin bedelini ödediğine lişkin yazılı delil sunamadığı tehditle senetlerin kendisine imzalatıldığı hususunda tanığı kefil ... dışında delillerin bulunmadığını bildirdiği, bu kişinin kefil olmasından dolayı beyanının kararın oluşturulmasında dikkate alınmadığı, davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın kısmen kabulü ile manevi tazminat talebinin kesinleşmiş olmasından dolayı yeniden karar verilmesine yer olmadığına,maddi tazminat talebinin 242.825,58 TL olarak olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline kakar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalıların yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 12.734,42 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 14.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Dava konusu taşınmaz üzerinde de bu yönde gerekli incelemeler yapılmış ve keşifte alınan orman bilirkişisinin raporuna göre; kesinleşmiş orman kadastro çalışmalarına göre; dava konusu taşınmazın tamamının “orman sayılan alanlar” içerisinde kalmakta olduğunun belirlenmiş olmasından, 2B Madde Uygulamasına göre; dava konusu taşınmazın tamamının “2B ye konu edilmemiş olmasından ” dolayısıyla devlet ormanı içerisinde bırakılmasından, tapulama kadastro çalışmalarına göre, dava konusu taşınmazın tamamının “orman vasfıyla maliye hazinesi adına tescil edilmiş olan 190 ada 1 No'lu porman parseli sınırları içerisinde bırakılması ” içerisinde kalmakta olduğunun belirlenmiş olmasından, MA.H. ( Memleket, Amenajman ve Hava Fotoğrafi ) uygulaması sonucunda dava konusu yerin orman alanı olduğunun belirlenmesinden, dolayısıyla evveliyatının ormanlık alan olduğu anlaşıldığından, orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan yerlerden olmasından, toprağının orman toprağı niteliği ve özelliklerini taşımasından...

      İncelenen dosyada; temyiz dışı sanık ...’ün yokluğunda verilen 12/03/2015 tarihli kararın tebliği için adı geçenin bilinen en son adresine çıkarılmadan, Bakırköy Metris 1 nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na tebliğ çıkarılması ve sanığın tahliye olmasından dolayı tebliğ edilememesi üzerine, sanığın bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre çıkarılıp bila tebliğ iade edilen tebligatlar bulunmadığı halde doğrudan “Mernis Adresi” ibareleri ile çıkarılan ve merci tarafından Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümleri kapsamında şerh düşülmeyen tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince tebliğ edilmesinin usule aykırı olmasından dolayı usulsüz olmasından dolayı sanık ......

        Ceza Dairesine ait olmasından bahisle görevsizlik kararı verilerek dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderildiği, 15. Ceza Dairesi'nce de 13/02/2015 tarih 2014/22578 E – 2015/20443 K sayılı karar ile işbölümü gereği gönderme kararı verilerek dosyanın Yargıtay 23. Ceza Dairesine gönderildiği, 23. Ceza Dairesi'nce de 04/01/2017 tarih 2015/16077 E – 2017/3011 K sayılı karar ile 23. Ceza Dairesi'nin kapatılmasından dolayı yeniden belirlenen işbölümü gereği gönderme kararı verilerek dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderildiği, 15. Ceza Dairesi'nce de 01/02/2017 tarih 2017/3420 E – 2017/1193 K sayılı karar ile işbölümü gereği gönderme kararı verilerek dosyanın Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderildiği ve son olarak da Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin 06/06/2018 tarih, 2017/1537 E – 2018/6535 K sayılı kararı ile temyizi inceleme görevinin Yargıtay 2. Ceza Dairesine ait olmasından bahisle görevsizlik kararı verilerek dosyanın sehven Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, Yargıtay 8....

          Anayasa Mahkemesi'nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk, Bozmayı gerektirmekte ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların 5320 sayılı Yasa'nın 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasa'nın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesine ilişkin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunlulukta nazara alınarak TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların hükümden çıkartılması ile yerine "TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ve “Emanetin ........

            TÜRK MİLLETİ ADINA Hükümlü ... müdafiinin 16.04.2010 tarihli dilekçesi ile yargılamanın yenilenmesini ve infazın durdurulmasını talep ettiği, ... 3.Ağır Ceza Mahkemesinin 01.10.2010 tarih ve 224-401 sayılı kararı ile Yargılamanın yenilenmesi isteminin esassız olmasından dolayı talebi reddettiği, bu karara karşı süresi içerisinde yapılan itiraz üzerine ... 4.Ağır Ceza Mahkemesinin 27.10.2010 tarih ve 2010/1411 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği; Yargılamanın yenilenmesi isteminin esassız olmasından dolayı verilen red kararlarına karşı CMK.nun 321. maddesinin 3. fıkrası uyarınca itiraz yasa yolu açık olup, hükümlü müdafiinin yasal süresinde yaptığı itirazın, itiraz merciince incelenerek karara bağlandığı ve verilen kararın CMK nun 271/4 maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu anlaşılmakla, hükümlü müdafiinin red kararına yaptığı itiraz üzerine verilen kesin nitelikteki karara yönelik yaptığı temyiz talebinin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, dosyanın incelenmeksizin...

              Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Olay günü saat 23: 30 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki aracıyla meskun mahalde bölünmüş yolda seyri sırasında, yolun sağındaki banketin açılarak su borusu döşenmesi ve çamurlu olmasından dolayı banketten yürümeyerek kaplama içinde bankete 50 cm yakın noktada yaya olarak eşi ile yürüyen şikayetçi ...’na arkadan çarparak yaralanmasına neden olduğu olayda; sanığın yolda çalışma olduğundan ötürü yol şeridinin daraldığını gösterir işaret ve levhalara göre hızını ayarlaması gerektiği ve havanın yağışlı olmasından dolayı fren mesafesinin kuru zemine göre daha fazla olacağından aracının hızını ayarlaması gerektiği halde buna riayet etmeyerek meydana gelen olayda tali derecede kusurlu kabul eden ve hükme esas alınan keşif sonucu düzenlenen 30.05.2007 tarihli bilirkişi raporu oluşa ve dosya kapsamına uygun düştüğünden tebliğnamedeki 1 nolu görüşe...

                Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk, Bozmayı gerektirmiş ise de; yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, T.C....

                  Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararaının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk, Bozmayı gerektirmiş ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların 5320 sayılı Yasa'nın 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasa'nın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53 maddesine ilişkin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk da nazara alınarak TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların hükümden çıkartılması ile yerine "TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ve "Emanetin 2011/452 sıra numarasında kayıtlı suça konu sahte bononun dosyada delil olarak saklanmasına" ibarelerinin...

                    UYAP Entegrasyonu