Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(Yargıtay 8.Hukuk Dairesi'nin 2019/6243 Esas, 2019/11487 Karar sayılı ve 18/12/2019 tarihli kararı) Somut olayda, davacılar nüfus kayıtlarında çocukları olarak görünen davalı T7'nin gerçekte davalılar Ahmet ve T6 çocukları olduğunu belirterek, davalı T7'nin davacılar üzerindeki nüfus kaydının iptali ile diğer davalıların çocuğu olarak nüfusa tescilini talep etmişlerdir. Mahkemece davanın kabulü ile davalı T7nin gerçek anne-babasının diğer davalılar olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmiştir....

ın biyolojik babasının annesi ... ile resmi evlilik ilişkisi olmayan ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında dava, davacıların murisi...'ın, annesi ....e'nin nüfus kaydından babası olduğunu iddia ettikleri ...'nın nüfus kaydına taşınması isteği biyolojik anne ....ın evlilik ilişkisi olmadığından Türk Medeni Kanunu'nun 301. Maddesi kapsamında babalığın hükmen tespiti niteliğindedir. Soybağına ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 282. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup Aile Mahkemelerinin görevi kapsamındadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına ise asliye hukuk mahkemesinde bakılır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1) ... , cilt 16, 237 hanede nüfusa kayıtlı bulunan ...’den olma ... hakkında daha önce nüfustaki “ölü” kaydının “sağ” olarak düzeltilmesi veya başka bir kayıt düzeltilmesi işleminin yapılıp yapılmadığının nüfus müdürlüğünden sorularak tespiti, 2) ... Evlendirme Memurluğundan; dosyadaki ...ve ...’ün evlenme sicil örneği fotokopisi eklenerek; bu evlendirme işlemenin ...’ın kayıtlı bulunduğu nüfus müdürlüğüne bildirilip bildirilmediğinin bildirilmediyse bunun nedeninin sorularak alınacak cevabi yazılar eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 19.10.2009 (Pzt.)...

      Talebe konu T1 nüfus kütüklerinin yanması sebebiyle nüfus kaydının bulunmadığı, 1976 yılında yapılan yersel yazımda ilgilinin kaydının oluşturulmadığı, kaldı ki davacı tarafından sunulan mezar kayıtlarına göre talebe konu dedenin 1953 yılında vefat ettiği, mezarının İstanbul ilinde bulunduğu, yersel yazımda yazım tarihinde ölü olanların kaydının oluşturulmadığı, mevcut bilgi ve talebe göre davacının nüfus kütüklerinde kaydına rastlanmayan dedesinin, babasının babası olarak kaydının oluşturularak tescilini istediğinin kabul edilmesi gerektiği, ilgili talebin nüfus kayıtlarının gerçeğe uygun olarak oluşturulmasına ve tutulmasına yönelik olduğu, bu yönü ile eldeki davanın 5490 sayılı yasanın 36. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerektiğine" dair karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Zonguldak 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Zonguldak 2....

      Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Somut olayda dava, davacı Tuna Erdinç'in, Mehmet Erdinç-Nimet Erdinç'in çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin Fatma Bulut, gerçek babasının da İbrahim Akbulut olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yukarıda gösterilen açıklamalar dikkate alındığında; davacıların istemi bir bütün olarak gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olarak oluşturulan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır....

      No:9 Melikgazi/Kayseri" adresinde yaşadıkları ve bu adreste sakin oldukları gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmişse de nüfus kaydının düzeltilmesi istenilen kişilerin yurt içindeki son yerleşim yerinin tespiti hakkında kolluk gücü ile araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece nüfus kaydı düzeltilmesi istenilen kişilerin son yerleşim yerinin tespiti amacıyla kolluk gücü ile araştırma yapılması daha sonra hazırlanan tutanakların dosya arasına konulduktan sonra, Birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/183 Esas, 2017/329 Karar ve 01.11.2017 tarihli dosyasının incelenmesinde; davacı kadın tarafından 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesi amacıyla dava açıldığı, mahkemece davanın kabulüne karar verilerek, "Davanın kabulüyle, ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, Cilt : 28, Hane : 91, BSN: 10, Hasan ve Fatma kızı, 01/07/1947 ... doğumlu, ... TC kimlik nolu ... ile ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, cilt: 11, Hane: 4, BSN: 45, Hasan ve Fatma kızı, 10/04/1947 ... doğumlu, ... TC kimlik nolu ...'nin aynı kişi olduğunun tespitiyle, ... TC kimlik nolu ...'ye ait nüfus kaydının iptali ile iptal edilen nüfus kaydındaki varsa şahsi nüfus hareketlerinin (Evlilik, nakil vs.) geçerli olan ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, Cilt : 28, Hane : 91, BSN: 10, Hasan ve Fatma kızı, 01/07/1947 ... doğumlu, ... TC kimlik nolu ...'...

          ın aynı kişi olduğunun tespiti, ...'ın ölüm kaydının düşülüp, veraset ilamı verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile aynı kişi olduklarının ve ...'ın ölüm tarihinin 24.03.2008 olduğunun tespitine, verasetle ilgili davada mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davalılar ... vd. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde, nüfus kaydında davacının babası olarak görünen ... ile davalılar ..., ... ve ... murisi olarak görünen ...'ın aynı kişi olduklarını, gerçek kaydın ... kaydı olduğunu bildirerek ... kaydının iptalini, ... olarak tashihini ve ölüm kaydının işlenmesini, ...'ın mirasçısı olarak davacı ile nüfus müdürlüğü dışındaki davalıları bıraktığından buna göre veraset ilamı verilmesini istemiştir....

            Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğündeki hatalı kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77). Şu durumda; nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi, tanık da dinlenebilir. Nesebin reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Hekimhan Cumhuriyet Başsavcılığının 19.12.2005 gün ve 2005/4 numaralı davanamesinde sağ olduğu halde nüfus kütüğüne ölüm kaydı düşülen ... 'ün ölüm kaydının iptali ve kardeşi ... 'ün ölü olduğunun tespiti ile nüfus kaydına ölüm şerhinin düşülmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Kaydının düzeltilmesi istenilen ...'...

                UYAP Entegrasyonu