Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle mahkemece inceleme yapılırken; 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....

    Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....

      Nüfus müdürlüğünden getirilen kayıtlara göre ilçede ve aynı kasabada kayıtlı ve kadastro tespit maliki ile aynı kimlik bilgilerine sahip ... kızı 17.04.1938 doğum tarihli ...isimli kişiye ait nüfus kaydı da vardır ve böylece davacının miras bırakanı ile tapu malikinin ayrı kişiler olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Tapu kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun tutulması kamu yararına olduğu gibi tapuda isim düzeltme davaları da kamu düzenine ilişkindir ve mülkiyet nakline neden olunmadan kaydın gerçeğe uydurulması zorunludur. Hal böyle olunca, davanın kabulüne dair karar ile kayıtlarda malikin değişmesine sebep olunmuştur. Oysa yanlız tapu sicil müdürlüğüne husumet yöneltmek suretiyle açılan tapuda isim düzeltme davası ile bu sonuca ulaşılması olanaklı değildir. Davacı iddiasını ancak tapu maliki veya mirasçılarına yönelterek açacağı bir tapu iptali ve tescil davası ile talep edilebilecektir....

        D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı Nüfus Temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle; Doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen Uğur ve Nesime kızı Ömrüm Saniye Kızıldemir ile ikizi olarak görülen Doruk Tevfik Kızıldemir'i babası T2 tarafından tanınması ile kendi nüfus kaydına tescil ettirdiğini, doğum tarihlerinin 25/07/2012 ve 21/09/2013 olarak düzeltilmesi sonucu çocukların annesi olan T1 05/06/2005 tarihinde Hakan İşler ile evlenip 13/02/2014 tarihinde boşanması sonucu çocukların bu evlililk birliği içine girdiğinin tespit edildiğini, çocukların öncelikle Nesime İşler ve Hakan İşler kaydına tescil edilip daha sonra soybağının reddi davası açılması gerekmekte iken, Hakan İşler'in beyanı alınmadan Baba T2 ve çocukları arasında DNA incelemesi yapılmaksızın doğum tarihleri değiştirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydının Düzeltilmesi ve Tespit Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde nüfus kayıtlarının düzeltilmesini istemiş mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Nüfus Hizmetleri Kanununun 36.maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddeleri uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

            Somut olayda, davacı murisine ait taşınmazın tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Davacının murisinin nüfus kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Tapu maliki olarak görünen davacının murisinin artık nüfus siciline tescili mümkün olmadığından ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgileri de nüfus kayıtlarına göre düzeltilemeyeceğinden tapu kayıtlarında intikal yaptırılabilmesi için mahkemece “dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında tapu maliki olarak görünen "... (ölü) oğlu ..." "... mirasçıları" "... (ölü) ..." ile davacıların murisi "... oğlu ... ..."nın aynı kişi olduğunun tespitine” şeklinde bir tespit hükmü kurulması gerekirken davacı murisi “... oğlu, ... ...’ın nüfusa kayıtlı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kayıtlarının Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Doğum tarihi ve doğum yeri düzeltilmesi talep edilen kişinin 31.01.1982 tarihinde öldüğü, nüfus kaydının ölüm sebebiyle bir daha açılamayacak şekilde kapatıldığı anlaşılmaktadır. Kapalı kayıtlar üzerinde herhangi bir işlem yapılamaz. Bu bakımdan mahkemece kapalı kayıt üzerinde değişiklik yapılması yönünde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Böyle olmakla birlikte kişisel durum sicillerinin düzeltilmesine ilişkin dava tespit talebini de içerdiğinden kaydın kapalı olması tespit hükmü kurulmasına engel değildir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının temyiz dilekçesinin Cumhuriyet Savcılığına Tebligat Kanununun 43. maddesi gereğince tebliğ edilerek tebligat eksikliğinin giderilmesi, 2-İncelenmesi gerekli görülen Sason Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/16 esas sayılı dava dosyasının dosya içine alınması, 3-Nüfus kayıtlarında baba olarak gözüken 1919 doğumlu Sabri Çelik'in mirasçılık belgesinin (ya da verasete esas olacak şekilde nüfus kayıtların) dosyaya eklenmesi, 4-Davacının duruşmaya katılmaması nedeniyle 23.9.2008'de işlemden kaldırılan davanın 6.11.2008 tarihinde verilen dilekçeyle davacı tarafından yenilendiği anlaşılmaktadır....

                  Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Somut olayda; mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Her ne kadar Dairemizce davanın kabulüne ilişkin kararın onanmasına karar verilmiş ise de bu defa yapılan inceleme sonucunda, dava konusu taşınmazın kadastro tutanağı ve dayanak belgelerinin getirtilmediği ayrıca davacının murisi Mehmet kızı Dursun'un anne baba ve kardeşlerini bir arada gösteren nüfus aile kayıtları temin edilmeden hüküm kurulduğu görülmüştür. Dosya içerisinde davacının murisi olduğu ileri sürülen "... 01.07.1912 doğumlu ..."ya ait eşi ve çocuklarını da gösteren nüfus aile kayıtları ile davacının murisinin kardeşi olduğu anlaşılan "... oğlu ... 01.07.1926 doğumlu ..." adlı şahsın babası ve kardeşlerini gösterir nüfus kayıtları mevcuttur....

                    UYAP Entegrasyonu