Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallesi’nin yazılı olduğu, ikametgah adresi ve kızının isminin davacı murisinin nüfus kaydı ile uyumlu bulunduğu, Komisyon kararında, “..iş bu parselin 04/03/1941 tarih 20 nolu tapu kaydına dayanılarak ... adına ve 92/384 hissesi ... ve 84/384 hissesi ..., 35/384 hissesi ... adlarına 4/3/1941 tarih 20 numaralı kaydın iktisabına dayanılarak tahdit ve tesbiti yapıldığı…..” gerekçeleri ile itirazların reddine 14/03/1941 tarih 21 no ve 04/03/1941 tarih 20 nolu tapu kayıtlarındaki paylar oranında tesbite 24/07/1980 tarihinde karar verildiği, Eski 20 ve 21 nolu tapu kayıtlarında, “…bu bahçenin tamamı 384 hisse itibari ile doksanı ... karısı ... ve seksendördü kızı ...” ibarelerinin bulunduğu, davacının annesi ...’nin nüfus kaydından baba adının ... olduğunun anlaşıldığı, tapu kayıt maliki ...’nın eşinin ismi ile ...’nin nüfus kayıt bilgilerinin uyumlu olduğu, Her ne kadar Mahkamece, 01/07/1869 doğumlu ....'...

    ın gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan..... hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi ,,,,'nin nüfus kaydına tesciline ilişkin talep nüfus kayıt düzeltme davası olup asliye hukuk mahkemesi görev alanında kalmaktadır. İkinci talep olan ...'nın A..... gerçek babası olduğunun tespiti talebi ise biyolojik anne..... ile .....evlilik ilişkisi olmadığından Türk Medeni Kanunu'nun 301. Maddesi kapsamında babalığın hükmen tespiti nitelğindedir. Soybağına ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 282. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup Aile Mahkemelerinin görevi kapsamındadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına ise Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılır....

      Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı). Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre davalı ..., 01.01.1966 doğumlu olarak davacı ... ile eşi ...'nın çocukları olarak 09.01.1971 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir. Somut olayda dava, davalı ...'ın, davacı ... ve eşi ...'ın çocuğu olarak aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin..., babasının da ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi ist... ilişkindir. Yukarıda gösterilen kanuni düzenlemeler dikkate alındığında; davalı ...'ın gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan ... ve ... hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi ...'nin nüfus kaydına tesciline ilişkin birinci talep nüfus kayıt düzeltme davası olup Asliye Hukuk Mahkemesi; ...'in davalı ...'...

        ın kardeş olduklarını gösteren vukuatlı nüfus aile kayıt tablosu ilgili nüfus müdürlüğünden getirtilmeden sanık hakkında TCK'nin 86/3-a. maddesinin uygulanması, 2) Sanık lehine olan ve CMK'nin 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının, sanık hakkında ''koşulları oluşmadığından'' biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçelerle uygulanmaması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi CMUK'un 321. maddesine göre 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanıkların mahkumiyetlerine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; UYAP ortamından sanıkların onaylı aile nüfus kayıt tablosunun temininin mümkün olması, UYAP'tan alınarak dosya arasında koyulan aile nüfus kayıt örneğinden sanıkların kardeş olduklarının anlaşılmış olması nedeniyle tebliğnamedeki iki numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Diğer temyiz itirazların reddine ancak, 1-İlk haksız hareketin kimden geldiğinin anlaşılamamış olması karşısında; mağdur-sanıklar hakkında tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının, karar yerinde tartışılması gerektiği hususunun düşünülmemesi, 2-Sanık ...'...

            nin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması hâlinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin edeceği” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda; her ne kadar Mahkemece; bilirkişi tarafından yapılan incelemede ... olarak anılan ailenin ... soyadını aldığı, kök muris ...'in ... ... olduğu, ... ...'in verasete esas nüfus kayıtlarında eşinin ..., çocuklarının ..., ... ve ... olduğu, kayıt maliklerinden ...'nın nüfus kaydında yer almadığı, ancak baba adının düzeltilmesine ilişkin kayıtlar incelendiğinde ... ... kızı ... ile baba bir kardeş olduklarının anlaşıldığı gerekçeleriyle tapu kaydında ... (... karısı) ...'...

              Asliye Hukuk Mahkemesi kararında; Evliliğin tespiti talebi hakkında karar verme görevinin Aile Mahkemesi'nde olduğu, bu hususun tespiti halinde çocukların aile bağlarının da korunmuş olacağı gerekçesi ile görevsizlik kararını vermiş, dosyayı Adana Aile Mahkemesine göndermiştir. Adana 2. Aile Mahkemesi kararında; Yargıtay 8.ve 18. Hukuk Dairelerinin emsal kararlarında da belirtildiği gibi nüfus kayıtlarının en baştan beri hatalı tutulması, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, TMK 282.madde hükmüne göre, çocuk ile ana arasındaki ilişkinin soy bağı ile kurulacağı, analığın tespiti davasının, soy bağı değil doğuran kadının tespiti davası olmakla 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1- a maddesine göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarının Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceği gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı vererek görev uyuşmazlığının çözülmesi için dosyayı Dairemize göndermiştir....

              Asliye Hukuk Mahkemesi kararında; Evliliğin tespiti talebi hakkında karar verme görevinin Aile Mahkemesi'nde olduğu, bu hususun tespiti halinde çocukların aile bağlarının da korunmuş olacağı gerekçesi ile görevsizlik kararını vermiş, dosyayı Adana Aile Mahkemesine göndermiştir. Adana 2. Aile Mahkemesi kararında; Yargıtay 8.ve 18. Hukuk Dairelerinin emsal kararlarında da belirtildiği gibi nüfus kayıtlarının en baştan beri hatalı tutulması, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, TMK 282.madde hükmüne göre, çocuk ile ana arasındaki ilişkinin soy bağı ile kurulacağı, analığın tespiti davasının, soy bağı değil doğuran kadının tespiti davası olmakla 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1- a maddesine göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarının Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceği gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı vererek görev uyuşmazlığının çözülmesi için dosyayı Dairemize göndermiştir....

              Somut olayda, davacı evliliğinden sonra eşinin kütüğüne taşındığını, baba kütüğünün kayıtlı olduğu ..... nüfus müdürlüğünde meydana gelen yangın sonrasında yeniden düzenlenen nüfus kayıtlarında baba kaydı üzerinde kaydının silindiğini ve baba kütüğünde gözükmediğini, davalılar ile anne ve babaları bir toplam 3 kardeş olduklarını, anne ve babalarının vefat ettiğini, bu nedenlerle diğer davalılar (kardeşleri) ile aynı nüfusa kaydının düzeltilerek yapılmasını talep etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacacağı hükme bağlanmış olup yine Türk Medenî Kanununun 19/1. maddesi uyarınca da; “Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir." hükmüne yer verilmiştir....

                nun 20.12.1979 doğumlu olarak 10.12.1990 tarihinde ... ve... çocukları olarak nüfusa tescil edildikleri, mevcut kayda göre gerçek baba olduğu iddia edilen ... ... ile öz kardeş olarak göründükleri, ... ... ile ... ...'nun 28.12.1992 tarihinde evlendikleri anlaşılmaktadır. Dava hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1-Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Bu emredici Kanun hükmü dikkate alınarak nüfus müdürlüğünün kanuni hasım olarak davaya katılması sağlanıp nüfus idaresi temsilcisinin huzuru ile yargılama yapılarak karar verilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması, 2-Nüfus kaydının düzeltilmesi istenilen davalı ...'...

                  UYAP Entegrasyonu