Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili, dava dilekçesinde davacının nüfus kaydında "..." olan ad ve soyadının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı ... Asliye Hukuk Mahkemesi hakimliğine verdiği 22.11.2006 günlü dava dilekçesinde nüfus kütüğündeki "..." olan ad ve soyadının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, Asliye Hukuk Mahkemesi davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakarak hüküm kurmuştur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasası'nın 36. maddesinin birinci fıkrasının (A) bendi uyarınca nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme (değişiklik) davalarının düzeltmeyi isteyen kişilerin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması ve karara bağlanması gerekir....

    Diğer taraftan davacılar vekilinin, haklı sebep ile isim değiştirilmesi ile hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi olmak üzere iki ayrı konuda talepte bulunduğu anlaşılmaktadır. Adın değiştirilmesi davasında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep veya sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda davacı ile hasım gösterilen Nüfus Müdürlüğü ile arasında gerçek bir uyuşmazlık olmayıp, nüfus müdürlüğü davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Nüfus Müdürlüğü, bu davada taraf değil, sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı da söz konusu değildir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- Davacı ... vekili olarak Av....’e, davacı ... vekili olarak Av...’ya, davalılar ... ile ... vekili olarak Av....’e adı geçen davacılar ve davalılar tarafından verilmiş vekaletname varsa aslı ya da harçlandırılmış ve baro pulu yapıştırılmış onaylı örneğinin, 2- Tespit maliki ... kızı ... ile davacılar ...’in güncel nüfus kayıtları ile ölü olanların verasete esas nüfus kayıtlarının getirtilerek dosya içerisine konulması, dosyanın tekrar geri çevrilmesine mahal vermemek ve dosyayı sürüncemede bırakmamak amacıyla nüfus kayıtları dosya içerisine getirtildikten sonra temyiz incelemesine gönderilmeden evvel mahkemesince güncel nüfus kayıtlarından adı geçenlere yapılan tebligatlar tekrar gözden geçirilerek, eksiklik bulunduğu takdirde bu kişilere tebligat yapılarak temyiz süresinin...

        ASLİYE HUKUK TARİHİ : 28/06/2022 NUMARASI : 2022/284 ESAS 2022/373 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İstinaf yoluna başvuran davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine İstanbul Anadolu 32. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/284 esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 28/06/2022 tarih ve 2022/373 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi....

        Küçük yaştaki çocukların adın düzeltilmesinde,etrafında hangi adla tanınıp bilinmediği hususu henüz oluşmadığından, tanık dinlenmeden de karar verilebileceği kabul edilmiştir. Bu durum haricinde kalan hallerde, davacının istemi ve haklı nedenin varlığının usulüne uygun olarak ispatlanması gerekmektedir. (Yargıtay 18. H.D.nun 2005/1659- 2945) Kişinin dilediği ismi kullanmasının anayasal bir hak olduğu gerekçesi ileri sürülerek, tanık dinlenmeden veya delil toplanmadan davanın reddine karar verilemez. Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. ve TMK.nun 27. maddesine göre açılan bu tür davalar niteliği itibariyle kamu düzenini yakından ilgilendiren davalardır. Nüfus kütükleri devletin özel önem atfettiği belge ve kayıtlardır. Bunların doğruluğu kamu düzeni ile ilgili olup, hakim doğru sicil oluşturmak mecburiyetindedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, doğum yerinin ve adın düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 29. maddesine göre, yurt dışında doğanların nüfus kütüğüne doğdukları yer adı ile birlikte ülke adı da yazılması gerektiği halde ... ve ...'...

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde nüfus kütüğünde “...” olan adının “...” olarak değiştirilmesini istemiştir. Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmüne göre adın değiştirilmesi ancak haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir. Mahkemece, davacının kanıtları toplanıp varsa tanıkları dinlenip anılan yasa hükmü çerçevesinde dayandığı haklı nedenin varlığı saptanmadan, yetersiz araştırma ve eksik inceleme sonucu sadece yazılı gerekçe ile istemin kabulü ile davacının nüfus kaydındaki adının değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde nüfus kütüğünde "..." olan adının "...", "Surada" olan soyadının da "..." olarak değiştirilmesini istemiştir. Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmüne göre adın ve soyadın değiştirilmesi ancak haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir. Mahkemece, davacının kanıtları toplanıp anılan yasa hükmü çerçevesinde dayandığı haklı nedenin varlığı saptanmadan, yetersiz araştırma ve eksik inceleme sonucu istemin kabulü ile davacının nüfus kaydındaki adının ve soyadının değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 2.5.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar dava dilekçesinde nüfus kaydında "..." soyadlarının "..." olarak değiştirilmesini istemişler, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 4721 Sayılı Türk Medeni Yasasının 27. maddesi hükmüne göre; adın ve soyadın değiştirilmesi ancak haklı nedenlere dayandırılarak hakimden istenebilir. Somut olayda davacının annesi ile babasının resmi evli olmamaları nedeni ile nüfus kaydının annesinin kütüğüne ve onun soyadı ile yapıldığı tanık anlatımlarından anlaşılmıştır. Davacının babası olduğunu iddia ettiği kişinin soyadının "..." olması, davacının da soyadının "..." olarak değiştirilmesi için haklı neden oluşturmayacağı gözetilmeden davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

                TMK' nın 27.maddesi gereğince; "adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenilebilir. Ad değişikliği nüfus siciline kayıt ve ilan olunur. Ad değişmekle kişisel durum değişmez. Adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden itibaren başlayarak bir yıl içinde değiştirilme kararının kaldırılmasını dava edebilir." Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalar diğer kayıt düzeltme davalarında olduğu gibi kamu düzeni ile ilgili olduğundan mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanununa göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır....

                UYAP Entegrasyonu