ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2020 NUMARASI : 2020/186 ESAS, 2020/210 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; annesi ile babasının resmi olarak ayrı yaşadığını, babasının soy ismi olan Kırış soy ismini kullanmak istemediğini, annesinin kızlık soy ismi olan Bülbül soy ismini kullanmak istediğini ve soy isminin Bülbül olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı temsilcisi ilk derece mahkemesi duruşmasındaki beyanında özetle; davacının davasını ispatlamasını istemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/07/2019 NUMARASI : 2019/61 ESAS 2019/174 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus KARAR : Serik 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/61 E. 2019/174 K. sayılı dosyasında 04/07/2019 tarihli kararına karşı davacı vekilince 08/04/2021 tarihli istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle hazırlanan inceleme raporu ile yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; TALEP: Davacı dava dilekçesinde özetle; nüfusta isminin Efe olarak geçse bile arkadaşları ve çevresinin kendisine Naci dediğini, isim ve soyisminin T1 olmasından dolayı karışıklık yaşadığını, bu nedenlerle nüfusta Efe olarak geçen isminin iptali ile isminin Naci olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı Nüfus idaresi duruşmadaki beyanında taktirin mahkemeye ait olduğunu beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Serik 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 04/07/2019 tarih ve 2019/61 E. 2019/174 K. sayılı ilamı ile; davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Adın Değiştirilmesi İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Mahkemece, davacı tarafından açılan adın haklı sebeplerle değiştirilmesine ilişkin davanın kabulüne dair verilen karar davacı tarafından adının değiştirilmesi isteminden vazgeçtiğini ve davasından feragat ettiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir....
SAVUNMA: Davalı Ladik İlçe Nüfus Müdürlüğü 04/08/2022 tarihli yazı cevabında; davacı T2 ve T1 oğullarının isim değişikliği davasını kanunen ispat etmesi halinde isminin Muhammed olarak düzeltilmesi ile ilgili davaya bir diyeceklerinin olmadığını, takdirin mahkemeye ait olduğu beyanla, duruşmada da anılan beyanlar davalı idare temsilcisi tarafından tekrar edilmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNDE İLERİ SÜRÜLEN DELİLLER: Nüfus kaydı, tanık beyanları....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava TMK 27.maddesi kapsamında soyad tashih istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK’nın 27. maddesinde;“Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve ilan olunur. Ad değişmekle kişisel durum değişmez. Adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Hangi hallerin haklı sebep teşkil ettiği konusu her bir davadaki özel koşullara göre mahkemece belirlenecektir. Bu belirleme yapılırken objektif koşullardan çok değiştirme isteminde bulunanın mahkemeye sunacağı özel nedenlerin dikkate alınması gerekir. Bu özel, kişiye özgü nedenler; istemde bulunanın kişiliği, sosyal statüsü, aile ilişkileri de gözönünde bulundurularak hakim tarafından değerlendirilmelidir. Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir öğesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır....
Mahkemece adın, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğu ve adın değiştirilmesinin MK’nın 27. maddesinde düzenlendiği, adın değiştirilmesinin ancak haklı sebebe dayanılarak istenebileceği, Bakanlar Kurulunca, davacının Hatice ismi ile Türk vatandaşlığından çıkmasına izin verildiği ve 27.10.1995 tarihinden bu yana Avusturya vatandaşı olarak yaşadığı, bu işlemler sırasında da isminin nüfusta Hadice olmasına karşın Hatice olarak değerlendirildiği ve işlemlerin bu şekilde yapıldığı, pasaportunun ve yeni ülkesinde vatandaşlık belgesinin Hatice ismi ile düzenlendiği, her ne kadar nüfus kaydında davacının ismi Hadice olarak yazılmış ise de açıkça bir yazım hatasının bulunduğu, ismin aslının Hatice olduğu, davacının resmi kayıtlara müdahale etmesinin mümkün olmadığı, resmi makamlar tarafından verilen belgelere itibar edildiği, davacının nüfus kaydındaki isminin Hadice olmasının mağduriyete yol açtığı, doğumla Türk vatandaşlığını kazanmış olan davacının izinle vatandaşlıktan çıktığı, ancak vatandaşlıktan...
ın medeni halinin bekar olarak düzeltilmesi, ölümünün nüfus kaydına işlenmesi, 53 birey sıra numarasında kayıtlı ...'ın da evliliğinin kendi nüfus kaydına tescili suretiyle nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece, 37 birey sıra numarasında kayıtlı 13.11.1955 doğumlu ...'ın nüfus kayıtlarına 13.10.1956 tarihinde öldüğünün ve bekar olduğu şerhinin düşülmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, başkasının nüfus bilgileri ile evlilik işlemleri yapıldığı anlaşılmakla bu hususta Simav Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili, dava dilekçesinde davacının nüfus kaydında "..." olan baba adının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, davacı babasının nüfus kütüğünde "..." olan adının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Adın düzeltilmesi davaları şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olup, ancak ilgilisinin isteği üzerine adında düzeltme yapılacağından, davacının babasının adının düzeltilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde adın düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, kişiye bağlı haklardan olan adın değiştirilmesi istemine ilişkindir. Dava dilekçesine ekli vekaletname genel nitelikte olup, vekil eden davacı ...’in nüfus kaydında “... ” olan adının “ ...” olarak değiştirilmesi konusunda özel bir yetkiyi içermemektedir. Vekilin, kişiye sıkı sıkıya bağlı kişilik hakları ile ilgili böyle bir davayı açabilmesi için vekaletnamesinde özel bir yetkinin bulunması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, nüfusta adın değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde Kırgızistan vatandaşı iken evlenmekle Türk vatandaşlığına geçtiğine ve ... adını ... olarak değiştirdiğini, ancak sosyal çevresinde eski adı ile tanınıp bilindiğini, bu durumun sorunlara yol açtığını iddia ederek nüfus kaydında ... olan adının eskisi gibi ... olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesine göre, haklı nedenin varlığı halinde kişi adının değiştirilmesini hakimden isteyebilir....