WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, bu talebin kabul edilmemesi durumunda ise 162 nci maddesi kapsamında onur kırıcı davranış sebebiyle, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 300.000,00 TL maddî ve 350.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve karşı dava etmiştir....

    davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadının 4721 sayılı Kanunun 162 nci maddesine dayalı davasının reddine, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve 700,00 TL yoksulluk nafakasına, 40.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir....

      Somut Olay Açısından; Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m.162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.1661/1) hukuksal sebebine dayanarak boşanma davası açmış, daha sonra davasını tamamen ıslah ederek, öncelikle zina (TMK m.161), bunun kabul edilmemesi durumunda ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebebiyle boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi davacı-karşı davalı erkeğin davasını reddetmiş, davalı-karşı davacı kadının karşı davasının kabulüyle, tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1 ) sebebiyle boşanmalarına karar vermiştir....

        İşçinin somut olarak tespit edilmiş sözleşme ihlali nedeniyle işverenin işletmesel menfaatlerinin zarar görmüş olması şarttır. İşçinin yükümlülüklerinin kapsamı bireysel ve toplu iş sözleşmesi ile yasal düzenlemelerde belirlenmiştir. İşçinin kusurlu olarak (kasden veya ihmalle) sebebiyet verdiği sözleşme ihlalleri, sözleşmenin feshi açısından önem kazanır. Geçerli fesih sebebinden bahsedilebilmesi için, işçinin sözleşmesel yükümlülüklerini mutlaka kasıtlı ihlal etmesi şart değildir. Göstermesi gereken özen yükümlülüğünün ihlal edilerek ihmali davranış ile ihlali yeterlidir....

          Ceza koşulunun fahiş olup olmadığı, tarafların iktisadi durumu, özel olarak borçlunun ödeme kabiliyeti ile beraber borçlunun borcunu yerine getirmemiş olması nedeniyle, sağladığı menfaat, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranış ağırlığı ölçü alınarak tayin edilmeli, cezai şart miktarı, hak, adalet ve nesafet kurallarına uygun olarak tespit edilmelidir. Davalı sözleşme hükümlerine aykırı hareket ederek sözleşmenin feshine neden olmuştur. Davacı tarafından sözleşme gereği talep edilen cezai şart talebinde hukuka aykırılık olmadığı gibi talep edilen miktar fahiş sayılmayacağından cezai şart tutarında tenkis yapılması gerekmemektedir. Davalılar tarafından ileri sürülen istinaf nedenleri yerinde olmadığından başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

            Taraflar arasındaki boşanma, nafaka, maddî-manevî tazminat, mal rejiminin tasfiyesi, ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi kapsamında onur kırıcı ve pek kötü muamele nedenine ve 166 ncı maddenin birinci ve ikinci fıkrası kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılma nedenine dayalı davaların kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, davacının aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davasının tefrik edilmesi nedeniyle bu talep yönünden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacının ziynet eşyalarına yönelik davası yönünden davanın açılmamış sayılmasına, davacının mal rejiminin tasfiyesine yönelik davasının tefrikine karar verilmiştir....

              sunmaması nedeniyle hesaplama yapılmadığını belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur....

                (ÇİFÇİ) 4-Fatma Nur ÇELEBİ(AYGÜN) 5-... 6-... 7-... Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme Hüküm : 1-Sanıklar ..., ..., Fatma Nur Çelebi, ..., ... hakkında ayrı ayrı; 5237 sayılı Kanunun 314/2, 53, 62/1, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca hükmedilen hapis cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi, 2-Sanık ......

                  in davalı kooperatif logolu WEB sayfasında kooperatif ortaklarına karşı beyanlarının kooperatifte huzursuzluk yaratacak, ortaklar arasında husumete yol açacak nitelikte olduğu, bu eyleminin kooperatifin huzur ve sükununu bozan davranış olduğu ve kooperatif aleyhine faaliyette bulunmak niteliğinde olduğu, davacı ... hakkında davalı kooperatif tarafından gönderilen bilgisayarın iade edilmesi, palamar borçlarının ödenmesi, ortaklardan aldığı belge vermediği paraların iadesi hususundaki ihtarnamenin gereğini yerine getirmediğinden ayrıca kooperatif kongreleri öncesinde ve sonrasında kooperatif logolu internet sitesinde kooperatif ortakları hakkında iddialarda bulunması nedeniyle kooperatifin huzur ve sükununu bozan davranış olduğu ve kooperatif aleyhine faaliyette bulunmak niteliğinde olduğu anlaşıldığından davacılar hakkında alınan kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının yerinde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı"" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                    Objektif yönü ise; hukuk düzeninin, somut olay için normatif nitelikte emredici bir davranış kuralları getirmesi halinde, bu kuralların kusurun belirlenmesinde, ölçü alınmasıdır. Belirli davranış kuralları getirilmemiş olması durumunda da özenin gösterilip gösterilmediğinin objektif ölçüye göre; yani ‘kusurun objektifleştirilmesi ile belirlenmesidir. Karayolları Trafik Kanunu'nda ve Tüzüğünde; karayolundan yararlanan motorlu araç sürücüleri, yayalar ve hayvan güdücülerin hal ve hareketleri belli kurallara bağlanmıştır. Bu kurallar kusurun belirlenmesinde önemli bir unsur olup, bunlara aykırı davranış, sorumluluk hukuku açısından kusurlu davranış olarak kabul edilir. Trafik kuralları nitelik açısından iki grupta toplanır. Bunlardan ilkinde, karayolundan yararlanacakların davranış biçimi teknik ve objektif olarak tüm kapsamıyla belirlenip tanımlanmış ve objektif hukuk normu haline getirilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu