Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı, aralık ayının 19 ve 20'sinin düğün günü olarak kararlaştırıldığını, düğüne az bir süre kala davacı tarafça nişanın bozulduğunu, nişanda gelen hediyelerden bir kısmı olan 2 yarım ve 16 çeyrek altının bozdurularak bir bilezik yaptırıldığını, kalan kısmının davacı tarafından alıkonulduğunu, nişanı bozma sebebi olarak davacının istemediğinin söylendiğini, sonradan davacının başkası ile nişanlandığını, davacı nişanı kendisi bozduğundan ve zararını ispat edemediğinden asıl davanın reddi ile karşı davası ile; nişanın davacının kusuru nedeniyle bozulmuş olması ve nişanın bozulması sebebiyle yaşadığı psikolojik çöküntü, duyduğu elem ve ızdırap neticesinde 15.000 TL manevi tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

    Mahkemece, 4721 sayılı TMK’nun 120.maddesine dayalı nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat ve aynı yasanın 121.maddesine dayalı nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemleri ile açılan davada; ne 6100 sayılı HMK’da ne de 4721 sayılı TMK’da düzenlenmiş özel yetkili mahkeme bulunmadığı, bu nedenle genel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık; davalı tarafından nişanın haksız bozulması nedeniyle, evlilik olacağı inancı ile yapılan harcamalar karşılığı 10.000 TL maddi ve bu nedenle duyulan üzüntü karşılığında da 20.000 TL manevi tazminat istemlerine ilişkindir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir....

      , insanların yüzüne bakamaz olduğunu bildirerek manevi tazminat talep ettiği, TMK 121 maddesine göre, "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir" bir nişanın bozulmasının taraflarda değişik ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesinin doğal olduğu, doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlalinin, manevi tazminata esas alınamayacağı, davalı-karşı davacı Merve'nin nişan bozulması nedeni ile fahiş bir zarara uğradığı ve bu nedenle kişilik haklarının da sadırıya uğradığını ispat edemediği, davalı-karşı davacının salt üzüntü duyması nedeni ile manevi tazminata hükmedilmeyeceğinden söz konusu bu durumun mahkemece ''sırf nişan bozulmasından doğan olağan bir üzüntü olduğu'' kanaatiyle manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerektiği anlaşılarak, davanın davalılar T10 ve T8 yönünden reddine, davanın davalı Merve Sezgin yönünden kısmen kabulü...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar nişanın bozulması nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemişlerdir. Mahkemece asıl ve karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm taraflar avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı, davalı ile Ekim 2009 tarihinde nişanlandığını, ancak davalının kusuru ile nişanın bozulduğunu, nişanda takılan ziynetler ile nişanda yaptığı masraflar nedeniyle 5.640,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı ise karşı dava ile nişanın davacının kusuru ile bozulduğunu, nişan nedeniyle yaptığı 9.445,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini karşı davalıdan istemiştir....

        sürekli olur olmadık nedenlerle kavga çıkartarak üzüp, mutsuz ettiğini, davacının, müvekkiline karşı son derece ilgisiz olduğunu, davacı İhsan hakkında FETÖ'ne üye olmaktan hakkında açılan soruşturma dosyası bulunduğnu, bu durumu müvekkilinden gizlediğini, bu durumun müvekkilinin, davacı İhsan'a sorduğunda bunun gerçek olmadığı konusunda müvekkiline yalan söylediğini, müvekkili tarafından davacı İhsan Atılmış'a nişan nedeniyle hediye edilen ve davacı tarafından müvekkiline geri verilmeyen 1500- 2000 TL değerinde nişan yüzüğü, 3 adet tişört, 1 adet saat, parfüm, düğmelik, cüzdan, kemer seti bulunduğunu, nişanın bozulması nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi kaybının bulunduğunu, bu nedenlerden dolayı nişanın bozulmasından dolayı söz konusu hediyelerin davacı ve davacı-karşı davalıya iade edilmesi nedeniyle karşı tarafın davasının reddini, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine...

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki nişanı davalının haklı sebep olmaksızın bozması nedeniyle müvekkilin maddi zararının davalı tarafından ödenmesi gerektiğini,davalının müvekkili beğenerek nişanlanmasına rağmen müvekkili yaşlı bularak sevmediğini beğenmediğini söyleyerek rencide etmesi asıl amacın nişanda gelen takıları ve hediyeleri almak olduğunun ortada olduğu değerlendirildiğinde yerel mahkeme kararının hatalı olduğundan kaldırılmasına ve davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu,(nişanın bozulmasından kaynaklı maddi tazminat) itirazın iptali talebine ilişkindir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/12/2020 NUMARASI : 2019/300 ESAS 2020/479 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

        iadesine veya bedellerinin tahsiline, 10.000 TL manevi tazminat ile, 1.000 TL maddi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Aile Mahkemesinin 2019/548 Esas, 2021/348 Karar sayılı ilamına dayalı olarak ilam ile hükmedilen ziynet eşyası alacakları ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin işlemiş faizleri ile birlikte tahsili talebi takip yapılmış olup dayanak ilamın konusu davanın nişanın bozulmasından kaynaklı takı iadesi istemi ile açıldığı, karşı dava ile de maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulduğu, mahkemece asıl dava kabul edilerek iade kararı verildiği, karşı davanın reddedildiği anlaşılmıştır. HMK'nın 367/2. maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez. Somut olayda takibin dayanağı olan ilam, nişanın bozulması nedeniyle takı bedelinden kaynaklanan tazminat alacağına ilişkin olup, bu nevi ilamlar konu olarak anılan kanunun "Aile Hukuku" kitabında yer alsa da, tarafların şahsı ya da ailevi yapılarına ilişkin durumlarında bir değişiklik yaratmayan, sonuçları itibariyle ancak tarafların mal varlığını etkileyebilen edaya ilişkin ilamlardır....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davalının kızının (oğlunun nişanlısı) gelerek kredi kartı borcu nedeniyle evlerine haciz geleceğini söylemesi üzerine düğünde takmak için hazırlanan 10 adet bilezik ile eşine ait altınlar ve 1475 USD paranın verildiğini 21.04.2009 tarihinde nişanın bozulmasına rağmen altınlar ile paranın iade edilmediği ileri sürülerek 12 575,00 TL maddi tazminat ile haksız yere nişanın bozulması nedeniyle 5000,00 TL manevi tazminatın tahsili istenilmiştir.Mahkemece, nişanın haksız yere bozulması nedeniyle manevi tazminat isteminin (TMK.’nun 121. maddesi) nişanlılar tarafından birbirleri aleyhine ileri sürülebileceği gerekçesi ile davacının aktif davalının pasif taraf sıfatı bulunmadığından reddine; maddi tazminat davası yönünden ise; davalının davacı tarafından teklif edilen yemini eda etmesi nedeniyle ispatlanamayan davanın reddine ilişkin karar verilmiş,...

            UYAP Entegrasyonu