Davacı vekilinin kabul gören temyiz itirazına gelince; Dava; nişan bozulması nedeniyle, nişanda takıldığı iddia olunan ziynetlerin, davalı taraftan aynen, bunun mümkün olmaması nakden tahsili istemine ilişkindir. Kural olarak nişan, evlenme dışında bir nedenden dolayı sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. (TMK m.122) Hediyelerin geri istenebilmesi için alışılmışın dışında hediyelerden olması gerekir. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt; giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen eşyaların iadesine karar verilemez. Nişan dolayısıyla verilen hediye, olağan bir hediye ise geri istenemez. Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz....
Mahkemece isabetli olarak davacının başvuru markasında 35. sınıf perakendecilik hizmetlerinden, "gelinlik, abiye, gelin duvağı ve nişan kıyafetleri" malları haricindeki diğer tüm tekstil ve giyim ürünlerinin perakendeciliği ve hizmetlerinin çıkartılması isabetli ise de, davacı tarafça 25. sınıftaki ‘‘Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç/dış giysiler, çoraplar. Ayak giysileri. Baş giysileri’’ emtiaları yönünden de YİDK kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü istenildiği halde, müktesep hak teşkil eden "gelinlik, abiye, gelin duvağı ve nişan kıyafetleri" mallarını da aşacak şekilde 25. sınıf tüm mallar yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış ve hükmün bu kısım mallar yönünden davacı taraf yararına bozulması gerekmiştir....
dolayısıyla herkesi dolandırdığı şeklinde savcılığa şikayette bulunduğunu, oysa ki sadece bir kere nişandan ayrıldığını onu da nişanlanmadan önce davalıya söylediğini ancak davalının da daha önce bir kere nişanlandığını, nişan bozulduktan sonra duyduğunu, nişanda takılan altınları ve nişan bohçasını aynen iade ettiğini, nişan dolayısıyla davalıya aldığı takım elbise, ayakkabı ve nişan bohçasının değeri olan 1.000 TL'nin nişanın bozulma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı tarafın kusuru ile bozulan nişan dolayısıyla yaşadığı psikolojik bunalım ve toplum içinde düştüğü durum dolayısıyla 15.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2014 NUMARASI : 2012/364-2014/625 Taraflar arasındaki nişan bozulması nedeni ile maddi ve manevi tazminat (asıl ve karşılık) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın ve karşılık davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı (karşı davalı) vekili dilekçesinde; tarafların 11.02.2011 tarihinde kendi aralarında nişanlandıklarını, davalının evlilik hazırlıkları ve nişan töreni için kredi çekilmesini söylediğini, bunun üzerine davacı müvekkilinin 10.000 TL kredi çektiğini, masraflar kesildikten sonra kalan 9.800 TL'nin davalıya havale edildiğini, ayrıca davacının kendi birikiminden de 2.000 TL havale ettiğini, 11.09.2011 tarihinde mekan tutularak nişan töreni yapıldığını, davalının kasım ayının ortasında sebepsiz yere, nişanı bozduğunu...
Mahkemece mutad hediye kapsamında olan nişan yüzüğü dışındaki altın ve ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde eşyaların dava tarihi itibariyle bedeli olan 15.304,07 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Halbuki davacı tarafın; gerek dava dilekçesinde gerekse de ıslah dilekçesinde mahkemece iade edilmesine karar verilen 1 adet 14 ayar zincir yönünden iade veya bedel talebi mevcut değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişan bozulmasından dolayı hediyelerin iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile 21/06/2014 tarihinde nişanlandıklarını, kendisinin nişan için büyük harcamalarda bulunduğunu, 01/01/2015 tarihinde davalının nişanı bozduğunu, verdiği hediyelerin iadesini istemesine rağmen davalının bu hediyeleri iade etmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile nişan için yapılan harcamaların nakit olarak ödenmesini, hediyelerin iadesini talep etmiş, 07.04.2015 havale tarihli dilekçesiyle ziynet eşyası ve eşya talebini 16.590 TL'ye yükseltmiştir. 28.09.2015 tarihli dilekçesiyle...
Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile 27.09.2014 tarihinde nişanlandığını; nişan sırasında 8 adet 25 gram bilezik, 1 adet 20 gram bilezik, 1 adet beşi birlik zincir, 1 adet altın, 2 adet çeyrek altın ve 1.170 TL para takıldığını, nişanın bozulduğunu belirterek, nişan hediyelerinin ve paranın aynen iadesine; mümkün olmadığı takdirde 26.500 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Yerleşik ... uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın ve ziynet eşyası mutad hediye kapsamında olmayıp, iadesi gereken hediyeler olarak değerlendirilmektedir. Nişan hediyelerinin mutad sayılabilmesi, yöresel örf ve adete göre verilen hediyelerden olması yanında maddi değerinin de günün koşullarına göre fazla olmayan hediyelerden olmasına bağlıdır ve bu da daha çok tarafların mali ve sosyal durumları ile ölçülmelidir. Nişanlının mali gücünü aşarak verdiği hediyelerin onun yönünden mutad sayılması düşünülemez. Aksi halde, hediye verilen nişanlının haksız zenginleşmesine yol açılmış olur. Bu husus mahkemenin de kabulündedir....
HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 8 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde, nişan hediyelerinin aynen veya bedeli 16.960 TL'nin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü. Davada, nişan hediyelerinin aynen veya bedeli 16.960 TL'nin iadesi istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun İkinci Kitabı ile 4722 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemesinde görülür....
Aile Mahkemesi TARİHİ : 26/02/2015 NUMARASI : 2014/526-2015/108 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden nişan bozma nedeniyle hediyelerin iadesi, olmadığında bedellerinin tahsili, karşı dava yönünden nişan bozma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevinin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 tarihli 2015/8 sayılı işbölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki, Yargıtay Kanunu'nda 6644 sayılı kanunla yapılan ve 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik gereğince dosyanın bu Daireye değil, işbölümü uyuşmazlıklarını çözmekle görevli Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir....