Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK'nin 120/1 maddesine göre; "Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddi fedakarlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. " Somut olayda Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenen nişanlılığa ilişkin hükümlerin uygulanma alanı bulunmasına göre uyuşmazlığın Aile Mahkemesi'nde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Aile Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Mahkemesi kararının davacı çocuğun manevi tazminat alacağı yönünden temyiz kabiliyeti olmayıp, taraf vekillerinin bu kısma ilişkin temyiz itirazlarının H.M.K.'nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİNLİKTEN REDDİNE karar vermek gerekmiştir. B- Davacı eş lehine takdir edilen maddi ve manevi tazminat ile davacı ........ lehine takdir edilen maddi tazminat alacağına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici nedenlerle, temyiz kapsam ve nedenlerine göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 1 - Dava, sigortalının iş kazasından ........ı nedeniyle hak sahiplerinin ve yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir....

      Kişisel varlıklar, bedensel ve ruhsal tamlık ve yaşam ile nesep gibi insanın, insan olmasından güç alan varlıklar ya da kişinin adı, onuru ve sır alanı gibi dolaylı varlıklar olarak iki kesimlidir. Dosya kapsamından, davacının manevi tazminat isteminin davalının mala zarar verme ve silahla tehdit eylemlerine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mala zarar verme eylemi, davacının veya yakınlarının cismani zararına neden olmadığı gibi, iç huzuru bozacak nitelikte olgulardan olmadığından ve manevi zararın koşullarını düzenleyen BK'nun 49. maddesine göre eşya zararı kişinin sosyal, fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olmadığından, bu eyleme dair manevi tazminat isteminin reddi gerekirken, davanın tümden kabulü doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

        Kişisel varlıklar, bedensel ve ruhsal tamlık ve yaşam ile nesep gibi insanın, insan olmasından güç alan varlıklar ya da kişinin adı, onuru ve sır alanı gibi dolaylı varlıklar olarak iki kesimlidir. Tekniğin gelişimi ve yaşam koşullarına göre belirlenmiş varlıklar, açıklanan olgularla çevrelendirildiğinde, davaya konu olayın bu çerçeve dışında kalması durumunda manevi tazminat isteği reddedilmelidir. Dosya kapsamından; davacıya karşı davalı tarafından yapılan icra takibi, davacının cismani zararına neden olmadığı gibi iç huzurunu bozacak nitelikte de değildir. Manevi zararın koşullarını düzenleyen TBK 58. maddesine göre davacının dava konusu yaptığı hususlar kişinin sosyal, fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bulunmadığından bu fiile ilişkin manevi tazminat isteminin reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

          , kanaatine varılmakla davacının maddi ve manevi tazminat davasının davalı T3 T6 T7 bakımından husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE, davacının maddi tazminat davasının davalı T4 bakımından KISMEN KABULÜ ile,460,00- TL maddi tazminatın olay tarihi olan 01.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı T4'dan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat davasının davalı T4 bakımından sübut bulmadığından REDDİNE" karar verilmiştir....

          Manevi tazminat talebine gelince davacı dava dilekçesinde " davalı ... şirketi manevi tazminat talebimizden sorumlu olmamak kaydıyla" dedikten sonra en altta da manevi tazminat talebi içinde geçerli olacak şekilde" davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili" talebinde bulunmuştur. Taraflar arasında düzenlenen ibraname incelendiğinde davacı kasko şirketinden alabileceği tazminat saklı tutmuş ve davalıdan maddi ve manevi tazminat talep etmeyeceğini belirtmiştir. Davalı ... şirketi diğer davalı ...'e ait kazaya karışan aracın hem ZMMS poliçesini düzenleyen hem de kasko poliçesini düzenleyen şirkettir. Kasko poliçesi incelendiğinde 50.000,00.-TL ye kadar manevi tazminat taleplerinin teminat altına aldığı görülmektedir....

            Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (TBK 56) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (TBK 58). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile TBK’nın 58. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışındaTBK’nın 58. maddesi uygulanır.TMK’nın 24. ve TBK’nın 58. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....

              Davacı, davalının olay günü alacağa konu senet bedellerini ödeyeceğinden bahisle buluşma teklif ettiğini ancak aralarındaki konuşma sırasında davacıdan aldığı senetleri yırtarak ödeme yapmadığını beyanla, karşılaştığı olumsuz muamele nedeniyle uğradığı manevi zararın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davacının kişilik haklarına herhangi bir saldırı olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacıya karşı ağır suç teşkil eden bir eylemde bulunmak sureti ile manevi üzüntüye uğramasına neden olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır....

                sayılı kesinleşen boşanma dava dosyasının yargılaması sırasında davacının tutanağa geçen imzalı beyanlarında maddi - manevi tazminat, nafaka ve ziynet alacağı talebi olmadığını açıkça beyan etmiş olması karşısında; maddi - manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, ziynet alacağına ilişkin talebin boşanma davasının fer'i niteliğinde olmadığı ve ayrı bir harca tabi olup davacının boşanma davasından ayrı ziynet alacağına ilişkin olarak usulüne uygun açılmış bir davası da bulunmadığı gibi ziynet alacağı talebinden boşanma davası sırasında feragat etmesinin de hukuken bir sonuç doğurmayıp, ziynet alacağına ilişkin olarak açılan davanın bu yönüyle dinlenebilir olduğu, iştirak nafakası yönünden ise, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun sağlık, eğitim ve diğer giderleri için uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle ziynet alacağı ve iştirak nafakası yönünden davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, maddi tazminat, manevi tazminat ile yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi alacağı ve yemek ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu