HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ortak mirasbırakanları... ‘in maliki olduğu 1071 ada 5379 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu bağımsız bölümü davalı oğlu ....'ya, ....'nın da eşi ...’nin amcasının kızı olan diğer davalı ...’e,....'in de öteki davalı ...'ye satış suretiyle temlik ettiğini, devir işlemlerinin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tescilini istemiştir. Davalılar ile dahili davalılar, satışların bedel karşılığında olduğunu, muvazaalı işlem yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacılar ve asli müdahiller, mirasbırakan ...'ın 4476 parseldeki 2 nolu bağımsız bölümünün davalı oğlu ... tarafından, ileri derecede kanser hastası olan mirasbırakanın okur yazar olmadığı beyan edilerek alınan vekaletname ile ...'nin yakın arkadaşının oğlu olan diğer davalı ...'e temlik edildiğini, davalı ...'nin halen dava konusu evde ikamet ettiğini, işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, satış bedelinin de mirasbırakana ödenmediğini, davalıların çıkar ve işbirliği içerisinde hareket ettiklerini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, davalı ...'...
nin gayri resmi eşi ...’den olma 1915 doğumlu oğlu ...’ın doğduğunu, ...'ın doğumundan 1 yıl sonra da annesi ...’nin ölümü üzerine de ...'in ...'nin kız kardeşi ... ile ikinci evliliklerini yaptığını, ... ve ... oğlu ...’ın da 1942 yılında eşsiz ve çocuksuz olarak ölmesiyle geriye mirasçısı olarak kendisinden sonra ölen babası ...’nin kaldığını, ...'ın payının babası ...'den de baba bir kardeşleri ... ve ... ile müşterek çocuklarına kaldığından hatalı olan ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 10/10/2000 tarih ve 2000/422 Esas, 2000/702 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile muris ... oğlu ...’e ait yeni mirasçılık belgesinin verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece davanın kabulüne, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 10/10/2000 tarih ve 2000/422 Esas, 2000/702 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptaline, muris ... oğlu ...'in mirasçılarının ve miras paylarının belirlenmesine karar verilmiştir....
nin taşınmazı elinden çıkardığı 01.05.2001 tarihindeki değeri olan 319.505,00 TL den Kayarlar ve dördüncü kişi Yücelik Ltd. Şti'nin takip dosyasındaki alacak ve fer'ileriyle sınırlı olacak şekilde müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması, ........'nin elinden çıkardığı 24.06.2005 tarihindeki değeri 958.515,00 TL olduğundan kalan 639.010,00 TL den sadece ............'nin sorumlu olması gerekirken yazılı şekilde davalı .........'nin taşınmazın 24.06.2005 tarihindeki değeri olan 985.515,00 TL den sorumlu olacak şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykıdır. SONUÇ:Yukarıda 1 nolu benttlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm davalı Kayarlar ......... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ....... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı .......'ye verilmesine, 02.02.2016 günü oybirliğiyle karar verilmiştir....
Kabule göre de, davacı ... kardeşi olan ...’nin tüm malvarlığını vasiyetname ile kendisine bıraktığını ileri sürerek onun adına da dava açtığını ve ...’nin devrettiği payların da adına tescilini istemiş ve mahkemece de bu yönde karar verilmiş ise de; ...’nin terekesinden çıkmış dava konusu taşınmazlar yönünden ...’nin tüm mirasçıları tarafından dava açılması gerektiği, davacı ...’nin tek başına dava açmakta aktif dava ehliyeti bulunmadığı, ...’nin dava dışı mirasçılarının da olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması da isabetsizdir. Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davalı vekili için 2.037.00....
nin imzaladığını, davalı tarafın borcunu ödemediğini ileri sürerek çek bedellerinin vade tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir,birleşen itirazın iptali davasında ise, borçlu ... aleyhine bakiye ilaç bedelinin tahsili için girişilen icra takibine itirazın haksız olduğu ileri sürülerek itirazın iptali ve takibin devamı %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili istenmiştir. Davacı vekili yargılama sırasında asıl davanın davalılarından olan davalı ... hakkındaki davasını atiye terk etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin davacıdan ilaç almadığını belirterek her iki davanın da reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde; davalı ...'nin davacıya ilaç satışı nedeniyle 50.026,30 TL. borcu bulunduğu gerekçesi ile davalı ... yönünden asıl davanın kabulüne 31.615,00 TL. alacağın dava tarihinden itibaren T.C....
Davalılar, çekişmeli taşınmazların miras bırakanları ...’nin malı olduğu, murisin bu taşınmazların bir bölümünü 3. kişilerden satın aldığını, bir bölümünün ise muris ...’ye miras yoluyla intikal ettiğini, taşınmazların uzun yıllardır ...’nin zilyetliğinde olduğunu, onun ölümüyle kendilerine intikal ettiğini açıklayarak, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece çekişmeli taşınmazların önceden beri davalıların babası ... tarafından kullanıldığı, ...'ye ise babası ...'tan geldiği, bir kısım yerlerin ise yine ... tarafından üçüncü kişilerden satın alındığı, ...'nin ölümüyle de çocukları olan davalılara intikal ettiği, dava konusu taşınmazların davacı tarafın dayandığı muris ...'nin malları olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi tarafından HMK’nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir....
Bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı vekili davasından feragat ettiği, vekaletnamesinin incelemesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşıldığından HMK' nin 311. maddesi gereğince davanın reddine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre; 1-Açılan davanın HMK' nin 311. Maddesi gereğince feragat sebebiyle REDDİNE, 2-Alınması lazım gelen 59,30-TL harçtan peşin alınan 35,90-TL' nin mahsubu ile bakiye 23,40-TL' nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının yatırana iadesine, Dair tarafların yokluğunda miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/12/2021 Katip ... Hakim ......
(önceki soyadı Kul), 1/5 payın ... adına tapuya tesciline," cümlesinin; b) Hükmün 1. bendinin C bölümünün hükümden çıkarılarak yerine “... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 4149 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına kayıtlı olan 2/5 payına ilişkin kısmın tapu kaydının iptali ile iptal edilen 1/5 payın davacı ... (önceki soyadı Kul), 1/5 payın ... adına tapuya tesciline,” ibaresinin, c) Hükmün 2. bendinin hükümden çıkarılarak yerine “Alınması gerekli (5355,64∙2/5+8132,87∙2/4+8132,87∙2/5=9.461,85 TL nin 68,31/1000 i üzerinden) 646,34 TL nispi karar ve ilam harcı için peşin alınan 148,50 TL nin mahsubu ile bakiye 497,84 TL nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,” yazılmasına, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin tüm mal varlığına haciz konulduğunu satış aşamasında babasından kalan miras mallarının yabancıya gitmemesi için alacaklı...'e borcu haricen ödeyip ...’nin hisselerini satın alarak alacağı temlik aldığını, sonrasında kendi adına takibe devam ettiğini, taşınmazları ...'den 08.03.2010 tarihinde temlik aldığını ve bu temlikin ivazsız olduğunun kabulünün mümkün olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... ise davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, 692 ada 21, 3, 4 parsellerde bulunan davalı ...'nin 1/2 hissesinin diğer davalı ...'ye satışı yapıldığı ancak davalı ...'in davalı ...'nin dava dışı...'e ilama dayalı borcu nedeniyle açılan icra takibi kapsamındaki alacağın davalı ...'...