Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi'nin 2018/1158 Esas - 2021/311 Karar sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddedildiğini, iştirak nafakalarının aylık ayrı ayrı 600'er TL'ye yükseltildiğini, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini, davacının boşandıktan sonra yeni bir evlilik yaptığını, bu evliliğinden de 2 tane çocuğu olduğunu, davalı ve müşterek çocuklar için takdir edilen nafaka miktarlarının çok yüksek olduğunu, davalının nafakaları ödemekte zorlandığını belirterek davalı lehine takdir edilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, aksi durumda yoksulluk nafakasının azaltılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

Aile Mahkemesi'nin 03.7.2015 tarih ve 2013/106 E. - 2015/517 K. sayılı ilamının 4. bendinde yer alan "davalı - karşı davacı ... için takdir olunan tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, kararın kesinleşmesinden sonra 600,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamı ile davacı karşı davalıdan tahsili ile ...'a ödenmesine" hükmüne dayalı olarak birikmiş 800,00 TL ve takip eden her ay işleyecek aylık 200,00 TL tedbir nafakasının tahsili için takibe başladığı, mahkemece hüküm kısmında yazılı tedbir nafakasının 02.5.2013 tarihli duruşmada hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakası olduğu ancak 24.9.2013 tarihli duruşmada verilen 5 numaralı ara kararla bu nafakanın 24.9.2013 itibariyle kaldırılmasına karar verildiği, bu hususun, borçlu tarafından işbu şikayet dosyasının temyiz incelemesi sırasında sunulan Yargıtay 2....

    Mahkemece; davacı tarafından açılan yoksulluk nafakasının artırımı davasının kısmen kabulü ile, 200 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 14.08.2015 tarihinden itibaren 350TL olarak belirlenip davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine, ...'e velayeten açılan iştirak nafakasının artırımı davasının kabulü ile, müşterek çocuk Hatice lehine belirlenen 100TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 14.08.2015 tarihinden itibaren 250TL olarak belirlenip davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2)Davada; yoksulluk nafakasının artırılması talep edilmiştir....

      Kural olarak yoksulluk nafakasının başlangıcı, boşanma kararının kesinleşme tarihidir. Nitekim somut olayda da, ... Aile Mahkemesinin 2008/58 E., 2009/1098 K., sayılı boşanma ilamında; dava tarihinden itibaren hükmedilen 150 TL tedbir nafakasının, karar kesinleştiğinde yoksulluk nafakası olarak devamına hükmedilmiş, hüküm ....06.2011 tarihinde kesinleşmiştir. O halde mahkemece; daha evvel hükmedilen yoksulluk nafakasının kesinleşme tarihi esas alınarak, iş bu dava tarihinde yoksulluk nafakasının arttırılma talebi hakkında değerlendirme yapılması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yukarıdaki gerekçe ile boşanma davasının açılma tarihi esas alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

        Mahkemece; müşterek çocuk lehine hükmedilen aylık 600 TL iştirak nafakasının bu kere 400 TL daha artırılarak toplam aylık 1.000 TL'ye çıkartılmasına, davacı anne lehine hükmedilen aylık 750 TL yoksulluk nafakasının bu kere 250 TL daha artırılarak toplam aylık 1.000 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının iştirak nafakasının arttırımına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2) Davalı tarafaın yoksulluk nafakasının arttırımına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.''...

          Davalı vekili; müvekkilinin...inin eğitim hayatı devam ettiği için, reşit olması sebebiyle nafaka davası açmasına gerek olmadığını belirterek davanın reddini, müvekkili lehine hükmedilen iştirak nafakasının usul ekonomisi bakımından yardım nafakası olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalının 06/02/2013 tarihi itibariyle reşit olduğu, ancak halen öğrenci olduğu, herhangi bir gelirinin bulunmadığı, eğitimi devam eden müşterek çocuğa, reşit olsa dahi TMK'nun 328/2 maddesi uyarınca eğitimi sona erinceye kadar ana ve babanın durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde bakmakla yükümlü oldukları, davalı yararına hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılıp, davalı tarafından yeniden dava açmasına gerek olmadığı belirtilerek, davalı için ödenmekte olan aylık 400 TL iştirak nafakasının kaldırılması isteminin reddi ile iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Aile Mahkemesinin 2011/727 Esas ve 2012/905 Karar sayılı ilamı ile davalı ... için 400 TL yoksulluk, müşterek çocuk ... için 300 TL iştirak nafasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede iştirak ve yoksulluk nafakalarının günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle yoksulluk nafakasının 600,00 TL'ye, iştirak nafakasının 400 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; asıl davanın işlemden kaldırılması nedeniyle tefriki ile karşı davanın kısmen kabulüne karar verilerek karşı davacı ... için aylık 400 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsili, ... için aylık 300 TL yardım nafakasının davacı- karşı davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile boşandıklarını, boşanma ilamı ile davalı lehine aylık 500,00 TL yoksulluk ve velayeti davalıya verilen müşterek çocuk lehine 500,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davalının gayriresmi olarak başka biri ile yaşadığını, bu birlikteliğini davacıya ifade ettiğini, davalının çalıştığını, boşanma davası sırasında çalışmasını gizlediğini, davacının harcamaları nedeni ile maaşının yetersiz kaldığını belirterek 500,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ve iştirak nafakasının 250,00 TL'ye indirilmesine...

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/43 Esas - 2012/22 Karar sayılı dosyası ile nafaka artırım talepli dava açıldığını, bu karar ile davacı için aylık 100 TL yoksulluk nafakasının 130 TL'ye yükseltildiğini, aradan geçen zamanda nafakaların günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle yoksulluk nafakasının 350,00 TL'ye, iştirak nafakasının 250 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiş, duruşmada davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 130 TL yoksulluk nafakasının, aylık 250 TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuk ... için aylık 140 TL iştirak nafakasının, 250 TL'ye yükseltilmesine ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkindir....

                  Aile Mahkemesinin 2020/619- 2021/429 E-K sayılı kararı ile davacı kadın yararına takdir edilen aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden başlamak üzere aylık 250,00 TL artırılarak toplam 750,00 TL yoksulluk nafakasının, müşterek çocuk yararına hükmedilen aylık 400,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden başlamak üzere aylık 400,00 TL artırılarak toplam 800,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine, karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hükmedilen nafakaların yüksek olduğunu, kararın lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkin olup, İlk derece mahkemesince verilen karara karşı; davalı taraf; hükmedilen miktar hükmün tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu