Mahkemece; yapılan yargılama ve toplanan deliller uyarınca, davacının aylık ortalama gelirinin 1200 TL olduğu, davalı Şaduman’ın ise babasından ölüm aylığı olarak 442 TL maaş aldığı, ev işlerine gittiği, davalının aylık ortlama gelirinin asgari ücretin altında kaldığı kanaatine varılarak, sonuç olarak yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin TMK 176’ncı maddesinde belirtilen yasal şartların oluşmadığı gerekçesiyle, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına dair talebin reddine; müşterek çocuk Hülya’nın ise, dava tarihi itibariyle reşit olduğu bu sebeple reşit olduğu tarih itibariyle aslında iştirak nafakasının kendiliğinden kalktığının tespitine karar verilmiş, hüküm; davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda yardım nafakasının uygun bir miktarda indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davacının yardım nafakasının kaldırılması talebinin reddine, Antalya 1. Aile Mahkemesinin 2017/980 Esas ve 2018/346 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine hükmedilen 700,00- TL yardım nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 350,00- TL'ye indirilmesine hükmolunmuştur. Davacı erkek vekili, yardım nafakasının talebi doğrultusunda tümden kaldırılması gerektiğine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde; davalı ile Kadıköy 5.Aile Mahkemesinin 2006/730 esas, 2007/283 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuk 1998 doğumlu Aslı lehine 400.TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, iştirak nafakasının her yıl %10'luk artışına karar verildiğini,iştirak nafakasının aylık 750 TL ye ulaştığını, iştirak nafakasının müvekkilini ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu, müvekkilinin yedi aydır işsiz olduğunu, herhangi bir menkul, gayri menkul malının da olmadığını belirterek, varolan iştirak nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate...
Yargıtay'ın Yerleşik Kararlarında “asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması” yoksulluk nafakasının bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu olarak da kabul edilmemektedir. Somut olayda; mahkemece, davalı adına kayıtlı taşınmazlar ve banka hesabı bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma yeterli değildir. Her ne kadar davalının adına kayıtlı taşınmazlar ve banka hesabı mevcut ise de; davalının yoksulluk nafakasının tamamen ortadan kaldırılmasını gerektirecek düzenli bir geliri olduğu belirlenmemiştir. Yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi azaltılması istemini de kapsadığından davalının adına bulunan taşınmazlar ve banka hesabı ekonomik durumunda olumlu yönde değişiklik sayılarak yoksulluğu tamamen ortadan kalkmamış olan davalının yoksulluk nafakasının indirilmesinin düşünülmemesi isabetli bulunmamıştır....
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; boşanma davasında hükmedilen aylık 250 TL yoksulluk nafakasının çok cüz'i bir miktar olduğunu, kendisinin çalışmadığını ve bu nafaka ile geçinme imkanı bulunmadığını, davalının ise boşanma davasından sonra yüksek ücretli bir işte çalışmaya başladığını belirterek, davacının davasının reddine, karşı davaları bakımından ise yoksulluk nafakasının aylık 1.000 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Aile Mahkemesinin 02/03/2022 tarih, 2020/453 esas ve 2022/167 karar sayılı kararının HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve yerine aşağıdaki şekilde YENİ HÜKÜM TESİSİNE; "1- Davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi talebinin ayrı ayrı REDDİNE, 2- Davacı erkeğin yoksulluk nafakasının azaltılmasına ilişkin talebinin KISMEN KABULÜ ile, Antalya 4....
Davalı-birleşen davacı ilk hükümden sonra açtığı davada; öncelikle hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasını bu mümkün olmaması halinde müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının 100,00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece ilk bozma ilamından sonra, asıl davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde Tuzla Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/504 Esas, 2005/363 Karar numaralı ilamıyla müşterek çocuk ... ... için takdir olunan 100,00 TL iştirak nafakasının 125,00 TL'ye, davacı karşı davalı ... için takdir olunan 150,00 yoksulluk nafakasının 188,00 TL'ye çıkarılmasına, davalı-karşı davacı ...'...
Aile Mahkemesi'nin 23/06/2016 tarih ve 2015/852 Esas - 2016/486 Karar sayılı ilamı ile 18/05/2012 d.lu, müşterek çocuk Kübra Nur için hükmedilen aylık 350,00.TL iştirak nafakasının; dava tarihi olan 05/03/2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500,00.TL arttırılarak aylık 850,00.TL'ye yükseltilmesine, bu miktar iştirak nafakasının davalıdan alınarak velayeten davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Mersin 5....
Aile Mahkemesinin 2017/262 Esas, 2017/331 Karar sayılı ilamı ile müvekkili lehine 400 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesine karar verildiği, hükmedilen nafakanın üzerinden 4 yıl geçtiğini, müvekkilinin giderlerinin arttığını, ihtiyaçlarının da arttığını, kira ödediğini, davalının durumunun daha iyi olduğunu, hükmedilen yoksulluk nafakasının 600 TL arttırılarak, müvekkili lehine aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile; davacı için aylık 400,00 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 100,00 TL arttırılmasına, toplamda davacı için aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl TÜİK tarafından açıklanan üfe oranında arttırılmasına şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Müşterek çocuklardan Ali Osman'ın 2011 doğumlu olduğu, iştirak nafakasının hükmedildiği tarihten işbu davanın açıldığı tarihe kadar geçen sürede çocuğun eğitim durumu ve ilerleyen yaşı nedeni ile artan ihtiyaçları gözetildiğinde belirlenen nafaka artış miktarının yetersiz olacağı anlaşılmakla müşterek çocuk Ali Osman'ın nafakasının aylık 400,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiştir. Sonuç itibari ile, davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak Eskil Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/62 Esas 2015/16 Karar sayılı ilamı ile davacı için bağlanan aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 360,00 TL'ye, müşterek çocuk Ali Osman için bağlanan aylık 100,00 TL iştirak nafakasının aylık 400,00 TL'ye, müşterek çocuk İbrahim Efe için bağlanan aylık 100,00 TL iştirak nafakasının aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....