WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davada, davacı Burcu için 100,00 TL olan yardım nafakasının 150,00 TL artırılarak 250,00TL'ye, davacı Buket için 140,00 TL olan yardım nafakasının 110,00 TL artırılarak 250,00TL'ye, davacı Birgül için 155,00 TL olan yoksulluk nafakasının 95,00 TL artırılarak 250,00TL'ye, davacı Batuhan için ise aylık 250,00 TL yardım nafakasına hükmedilmiş olup, ayrı ayrı artırılan yıllık nafaka miktarları ile davacı Batuhan için hükmedilen yardım nafakası miktarı 5.390,00TL'yi geçmemektedir. Hüküm, ayrı ayrı artırılan yıllık nafaka ve davacı Batuhan için hükmedilen yıllık yardım nafakası miktarı itibariyle her bir nafaka yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların, istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir (6100 sayılı HMK m.352)....

nin öğrenci olup, masrafları bulunduğunu belirterek, müşterek çocuk için aylık 500,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesi şeklinde dava dilekçelerini ıslah ettiklerini belirtmiştir. Davalı birleşen davada cevap dilekçesinde; davacının 18 yaşını ikmal ettiğinden nafaka talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir. ./.. -2- Mahkemece; asıl dosyada davanın kısmen kabulü ile, davacı ... için hükmedilen aylık 100,00 TL'lik yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 225,00 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; müşterek çocuk ... 18 yaşını ikmal etmiş olduğundan davacının iştirak nafakası artırım talebinin reddine; birleşen davada davanın kısmen kabulü ile, dava tarihinden itibaren müşterek çocuk...için aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Somut olayda istenilen nafaka mahiyeti itibariyle TMK'nun 364/1. maddesi yardım nafakası niteliğindedir. TMK.'nun 364/1. maddesinde; "Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/2 maddesinde; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemesi yer almaktadır. Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2014 NUMARASI : 2013/1711-2014/1628 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-yoksulluk nafakasının artırımı ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kabulüne, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, birleşen davanın ise kısmen kabulü ile; davacının yoksulluk nafakası artışı talebinin reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı (birleşen davanın davacısı) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların Ankara 3.Aile Mahkemesinin 31.10.2011 tarih ve 2010/456 E.-2011/1447 K. sayılı kararı ile boşandıklarını, davalı için aylık 600 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davacının daha önce ortağı bulunduğu şirkette sigortalı olarak çalışmaya başladığını, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini...

        Bununla birlikte,davacı ... vekili dava dilekçesinde; davacı için aylık 1000 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacı ... için aylık 1000 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep tedbir nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın yardım nafakası davası olarak nitelendirilmesi gerekirken, tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir....

          Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için dava tarihinden itibaren 250,00 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsili ile nafakanın her yıl .. tarafından açıklanan ... oranında artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı ... vekili dava dilekçesinde; davacı için aylık 500 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacı ... için aylık 250 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep iştirak nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez....

            GEREKÇE : Dava, davacı Filiz yönünden yoksulluk nafakasının artırılması, müşterek çocuk Göktuğ Muhammet yönünden iştirak nafakasının artırılması, davacı Hasan Efdal yönünden yardım nafakası ve tüm nafakalar için yıllık artış oranının düzenlenmesi davasıdır. Mahkemece, davacı kadının yoksulluk nafakasının aylık 400 TL artırım ile 600 TL'ye, müşterek çocuk Muhammet Göktuğ'ın iştirak nafakasının aylık 650 TL artırımı ile 800 TL'ye yükseltilmesine, davacı Hasan Efdal'in yardım nafakası talebinin kısmen kabulü ile aylık 450 TL yardım nafakasına hükmedildiği, tüm nafakalar için her yıl ÜFE oranında artış yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemesince yapılan yargılama sonunda kararda yazılı gerekçeyle;"Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 250,00TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı; nafaka miktarı ile vekalet ücreti yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava TMK 364.- 365. maddeleri ile düzenlenen "Yardım Nafakası"'na yöneliktir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364. maddesine göre; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür." Aynı Kanunun 365/2.maddesinde de; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir." düzenlemesi yer almıştır....

              Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını toplum ve kişilerin vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, yasa maddesinde sayılı kişilerden yardım nafakası isteyebilir. Ne varki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın nafaka isteyenin geçinmesi için gerekli, nafaka yükümlüsünün geliri ile orantılı olacak şekilde TMK 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda; davalıya yardım nafakası bağlanmasına ilişkin olan ilk davada tarafların sulh oldukları; babanın kızına 250 TL yardım nafakası ödemesi konusunda anlaşmış oldukları görülmektedir....

                Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

                UYAP Entegrasyonu