WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARINI ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile, aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar kesinleştikten sonra yardım nafakası olarak devamı ile her yıl üfe oranında artış yapılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar verilmiştir....

    Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda, davacı 1994 doğumludur ve eğitim çağındadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacının, davalının kızı olduğunu, üniversite eğitimi aldığını beyan ederek, aylık 1200 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, aylık 120 TL yardım nafakasına karar verilmiş, verilen bu hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK.nun 328.maddesi gereğince, anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....

        GEREKÇE: Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler (TMK m.328/2). Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür (TMK m.364/1). Hukuk Genel Kurulu'nun 07.06.1998 gün, 1998/656; 688 sayılı ilamında yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur....

        Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını toplum ve kişilerin vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, yasa maddesinde sayılı kişilerden yardım nafakası isteyebilir. Ne varki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın nafaka isteyenin geçinmesi için gerekli, nafaka yükümlüsünün geliri ile orantılı olacak şekilde TMK 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

          Davanın niteliği itibariyle yardım nafakası davası olmakla tedbir nafakası söz konusu olmayan bir dava olduğu gibi yardım nafakasına da dava tarihinden hükmedilmesi gerekirken bu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ise de, istinaf kanun yoluna başvuranın sıfatı ve kararın bu haliyle davalının lehine olduğu görülmekle hataya değinilmekle yetinilmiştir. Dosya kapsamında usulüne uygun dayanılan vakıa ve deliller dikkate alındığında davacı, davalının kızı olup TMK 328 ve 364.maddeleri kapsamında kendisine karşı yardım nafakası yükümlüsü konumundaki davalı baba aleyhine yardım nafakası davası açmakta haklıdır....

          HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davacılar vekilinin küçük çocuklar Cansu ve Ceren yönünden yaptığı istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, II-Davacılar vekilinin davacı T2'in yardım nafakası istemine ilişkin istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile hükmün KALDIRILMASINA, yerine aşağıdaki şekilde yeni hüküm OLUŞTURULMASINA; "A-1- Davacı T1'un küçük çocuklar Cansu ve Ceren lehine hükmedilen iştirak nafakasının arttırılması istemin REDDİNE, 2- Reddedilen dava ile ilgili olarak alınması gereken 59,30- TL karar ve ilam harcının başlangıçta peşin yatırılan 102,42- TL harçtan mahsubuna, 3- Davacı tarafından yapılan 59,30- TL harç giderinden ibaret yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, B-1- Davacı T2 yardım nafakası talebinin KISMEN KABULÜ ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500,00- TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacı T2 verilmesine, hükmedilen nafakanın her yıl TÜİK...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel Mahkemece, davacının yardım nafakası davasının KISMEN KABULÜ ile, dava tarihi olan 05/11/2020 tarihinden geçerli olmak üzere davacı için aylık 700,00- TL. yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....

          kısmında ayrıntısıyla açıklandığı üzere, hükümde ‘’….350,00 TL yardım nafakasına...’’ hükmedilmesi gerekirken, sehven ‘’….yoksulluk nafakası…’’ olarak nitelendirme yapılması ve davacı kendisini vekil ile temsil ettirmemiş olmasına rağmen sehven davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....

            UYAP Entegrasyonu