Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın kadın yararına tedbir nafakası yönünden yeniden hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. 2-Mahkemece bozma ilamının yoksulluk nafakası konusunda araştırma yapılmak sureti ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiği yönünden uyulduğu belirtilmesine rağmen kararının gerekçesinde davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddedildiğinin belirtildiği halde, kararın hüküm kısmında kadının yoksulluk nafakası talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmayarak gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır. Gerekçe ve hüküm arasında yaratılan bu çelişki tek başına bozma sebebi oluşturduğundan, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerekmiştir....

    kabulüne, kadının tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne, kadın yararına yararına dava tarihi itibariyle aylık 400 TL tedbir nafakası ve aylık 400 TL yoksulluk nafakası, ortak çocuk ... yararına aylık 200 TL tedbir nafakası ve 200 TL iştirak nafakası ile kadın yararına 12.500 TL maddi tazminat, 7.500 TL manevi tazminata hükmedilmiş, hüküm, davacı-davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, ortak çocuk ...'...

      (YHGK 11.4.2007, 2007/12-179 E.-2007/198 K.), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) TMK.nun 197.maddesinde düzenlenen tedbir nafakası, boşanma ve ayrılık davası açılmadan önceki dönemde evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin taraflarca yerine getirilmemesi, birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde ve reşit olmayan çocuklar yararına hükmedilen nafakadır. TMK'nın 175.maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın, kusuru daha ağır olmamak kaydı ile geçimi için diğer taraftan talep edebileceği; iştirak nafakası ise, TMK'nın 182/2. maddesinde düzenlenen velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve giderlerine gücü oranında katıldığı nafakadır. Somut olayda, davacı taraf dava dilekçesinde; aylık 1000,00 TL tedbir nafakası talebinde bulunmuştur....

        Görüldüğü üzere davacı eğitimini sürdürebilmek için anne babasının yardımına muhtaç olup, bu bağlamda mahkemece davacı lehine yardım nafakası takdir edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları reddedilmiştir. Ne var ki yardım nafakası takdir olunurken, nafaka vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Hükmedilecek yardım nafakası miktarı yalnızca sıkıntılı durumu önlemeye matuf olup, yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde TMK'nın 4.maddesinde hükme bağlanan hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

          Aile Mahkemesinin 2012/147 Esas sayılı dosyası ile 19.04.2012 tarihinde boşandıklarını, Yargıtay 2 HD tarafından kararın boşanmaya ilişkin kısmının onandığını, davalı kadının yoksulluk nafakası talebi konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi nedeniyle yoksulluk nafakası yönünden bozulduğunu, bozma üzerine Bakırköy 8. Aile Mahkemesinin 2012/1029 Esas sayılı dosyası üzerinden davalı kadın lehine 20.05.2009 tarihinden kararın kesinleşmesine kadar tedbir, kesinleşme tarihinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devam etmesi için aylık 750,00 TL nafakaya hükmedildiğini, bunun üzerine davacı erkek tarafından toplam 37.350,00 TL tedbir nafakası ödemesi yapıldığını, bu sırada kararı da temyiz ettiklerini, Yargıtay 2....

          Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde, davalı karşı davacı kadının birleşen tedbir nafakası davasında ortak çocuk yararına tedbir nafakasına hükmedilmiş, iştirak nafakası ile ilgili bir hüküm kurulmamıştır. Buna rağmen mahkemece ortak çocuk için iştirak nafakası konusunda birleşen dava ile bir hüküm kurulduğundan bahisle yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Ne var ki, ilk incelemede bu yön nazara alınmadan kararın bu yönden onandığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacı karşı davalı erkeğin iştirak nafakası ile ilgili hüküm kurulmamasına yönelik karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 28.09.2021 tarih, 2021/5182 Esas, 2021/6558 Karar sayılı ilamındaki kısmen onama kararının, iştirak nafakası yönünden kaldırılarak hükmün bu yönden de bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

            Yerel Mahkeme bozma ilamına iştirak nafakası yönünden uymuş; yoksulluk nafakası yönünden ise istek yokluğundan yoksulluk nafakası konusunda hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vererek ilk kararında direnmiştir. (Uyulan kısım taraflarca temyiz edilmemiştir.) Yerel Mahkeme ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlık; davacı-davalı G... C… …'nin yoksulluk nafakası talebinde bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Türk Medeni Kanunu 174.maddesi uyarınca yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için davacının yoksulluk nafakası isteği olması şarttır ancak bu isteğin mutlaka dava dilekçesinde bulunması gerekmez yargılama aşamasında da yoksulluk nafakası isteğini dile getirebilir. Somut olayda; davacı vekili 25.02.2008 günlü oturumda önceki beyanlarını tekrar ederek; davacı-davalı kadının hiçbir yerden geliri olmadığı ve davalı-davacı kocanın ailesine maddi yönden destek olmadığı gerekçesiyle nafakaların (ÜFE) oranında artırılmasını istemiş ve bu beyanını imzası ile tasdik etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Birleşen Dava Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kadın eşin açtığı boşanma davası reddedilerek kesinleşmiş, hüküm erkek eş tarafından birleşen tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmiştir. Davacı ... 27.05.2015 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün birleşen tedbir nafakası davası yönünden bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeple hükmün tedbir nafakası davası yönünden BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.07.2015 (Per.)...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı ... 13.04.2016 tarihli dilekçesiyle tedbir nafakası talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün tedbir nafakası yönünden bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeple hükmün davalı kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18.04.2016 (Pzt.)...

                  yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf itirazlarının kabulüne, davacı lehine aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, iştirak nafakası miktarına yönelik istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu