Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, kişisel ilişki, tazminatların miktarı, reddedilen yoksulluk nafakası ve çocuk yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, reddedilen davası, reddedilen tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası talepleri, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 176.60'ar TL. temyiz başvuru harcı...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı ... 20.11.2017 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirmiş ise de tarafların boşanmalarına dair hüküm temyiz edilmeden kesinleştiğinden, feragat beyanı hukuken geçerli sonuç doğurmaz. 2-Davalı ... 20.11.2017 tarihli dilekçesiyle iştirak ve yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün iştirak ve yoksulluk nafakası ile kadın yararına takdir edilen tazminatlar yönünden, bozulması gerekmiştir....

      SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan sebeple davacının kusur belirlemesi ve kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple hükmün yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18.04.2016 (Pzt.)...

        Sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, bu kararın 06.04.2019 tarihinde kesinleştiği, ortak çocuk Miran Asaf'ın boşanma kararının kesinleşmesinden sonra 16.05.2019 tarihinde doğduğu, velayetin askıda olduğu, mahkemece çocuğun yaşı ve babanın velayet talebinin olmaması dikkate alınarak velayet hakkının davacı anneye verildiği, anlaşmalı boşanma davasında tarafların karşılıklı olarak tedbir ve yoksulluk nafakası talebi olmadığını bildirdiklerinden kadının yoksulluk nafakası talebinin reddedildiği, ancak anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılan ve feri nitelikte bulunmayan yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesine rağmen davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı erkeğin vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin yerinde olduğu, Ortak çocuğun yaşı, ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m.4) dikkate alındığında hükmedilen 500,00 TL iştirak nafakası miktarının fazla olduğu...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Manevi Tazminat-Tedbir ve Yoksulluk Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; boşanma davasının reddi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası, ihtiyati tedbir kararı ve vekalet ücretine yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; tedbir nafakası miktarı, yoksulluk nafakası ve manevi tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 13.04.2015 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... ile vekili Av. ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davalı-karşı davacı ... ile vekilleri gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

          nafakası niteliğindedir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından birleşen tedbir nafakası davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, reddedilen tazminat talepleri, boşanmanın feri olan tedbir nafakaları ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin, kadının birleşen tedbir nafakası davasının kabulüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını(bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 sayılı Kanuna eklenen Ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının(HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer...

              Somut olayda ise, taraflar evli olup, davacı eş ayrı yaşamda haklılık nedeniyle, nafaka talebinde bulunmuş olduğuna göre; mahiyeti itibariyle talep edilen nafaka, tedbir nafakası niteliğindedir. (TMK m. 197) Buna göre, mahkemece hükmedilen tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinin ardından yoksulluk nafakası olarak nitelendirilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu durumda, mahkemece; bağımsız açılan nafaka davasında, "kararın kesinleşmesinin ardından yoksulluk nafakası olarak devamına" şeklinde hüküm tesisi ve "tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile" ibaresinin eklenmemesi doğru görülmemiş, ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve hakimin takdir yetkisi kapsamında kalmadığından hükmün HUMK 438/VII, C.2 hükmü ile 6100 sayılı Yasanın 370/2, ek 3/1 maddesi gereği düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası, çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakası, çocukla baba arasındaki kişisel ilişki tesisine ilişkin olarak bozulması gerekmiştir....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonucunda,"davacının davasının kabulüne, tarafların M.K'nın 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı lehine tedbir nafakası takdirine yer olmadığına, davacının yoksulluk nafakası talebinin HMK.nun 141.maddesi gereğince reddine, davacı tarafça maddi ve manevi tazminat talep edilmediğinden bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir. Davacı, yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı istinafa cevap vermemiştir. Davacı, dava dilekçesinde yoksulluk nafakası talebinde bulunmayıp ön inceleme duruşmasında yoksulluk nafakası talep etmiş, davalı tarafça bu talep kabul edilmemiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141. maddesinde iddia ve savunmanın hangi aşamaya kadar genişletilebileceği yahut değiştirilebileceği hüküm altına alınmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu