"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada; davacı tarafından müşterek çocuk için iştirak nafakası talep edilmiş; mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı tarafından talep edilen nafaka niteliği itibari ile iştirak nafakası olup, mahkemece müşterek çocuk ... için takdir edilen nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiş ancak bu husus sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....
Davada; davacı ... ile küçük çocuk .... için tedbir nafakası; 27.02.1993 doğumlu ... için yardım nafakası talep edilmiş; mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ... için talep edilen nafaka niteliği itibari ile yardım nafakası olup, mahkemece hükmedilen nafakanın iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiş ancak bu husus sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 18.02.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından; tedbir nafakası ve tazminatların miktarı yönünden, davalı (koca) tarafından ise; boşanma hükmü ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının yoksulluk nafakası isteğinin bulunmaması sebebiyle hüküm fıkrasında "koşulları oluşmadığından yoksulluk nafakası talebinin reddine", kararın gerekçe kısmında ise "tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına" denilmesinin sonuca etkili olmamasına göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru...
Mahkemece, kadın için aylık 650 TL yoksulluk nafakası, velayetleri anneye verilen müşterek çocuklardan 22/08/2012 doğumlu Mete için aylık 500 TL, 22/09/2016 doğumlu Eylül Ela için aylık 400 TL iştirak nafakası takdir edilmiş olup, değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocukların yaşları itibariyle ihtiyaçları, nafakaların niteliği dikkate alındığında, takdir edilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Eylül Ela için takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekir....
DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1994 yılında evlendiğini, tarafların bu evliliğinden ortak çocukları olduğunu, erkeğin, birlik görevlerini ihmâl ettiğini, borçlandığını, hakaret ettiğini, fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, iddia ederek davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası, aylık 2.000,00 TL iştirak nafakası, iştirak nafakasının ÜFE oranında arttırılmasına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası, aylık 2.000,00 TL yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî tazminat ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (erkek) tarafından kusur belirlemesi, tedbir nafakası ve tazminatlar yönünden; davalı (kadın) tarafından ise tazminatlar ile tedbir nafakası miktarı ve reddedilen yoksulluk nafakası isteği yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İncelenmesi gerekli görülen .... Aile Mahkemesinin 2009/109 esas sayılı dosyasının mahallinden getirtilip eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 04.11.2015 (Çrş.) .......
Hukuki nitelendirmenin hakime ait olduğu, davacı vekilinin talebinin bağımsız açılan yoksulluk nafakası talebi olarak değerlendirildiğinde; Alaplı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23/05/2017 tarih 2016/187 Esas ve 2017/194 Karar sayılı ilamı ile usulüne uygun şekilde yoksulluk nafakası talebi bulunmadığından kadın yararına yoksulluk nafakası talebi ile ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, iş bu kararın 23/10/2019 tarihinde kesinleştiği, TMK 178....
O halde, davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakası takdiri doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 31.05.2017(Çrş.)...
Somut olayda, davacı kadının kendisi ve ortak çocuk için talep ettiği yıllık toplam 18.300,00 TL tutarındaki tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince tedbir nafakası yönünden verilen karar kesindir. Bu nedenle, kadının tedbir nafakası davasının reddedilen kısmına dair temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı-davalı kadının açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ile davalı-davacı erkeğin açtığı aynı hukuki nedene dayalı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesi tarafından erkeğin davasının kabulüne, kadının davasının reddine karar verilerek boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Hükme karşı, davacı-davalı kadın tarafından tedbir nafakası davasının reddedilen kısmı ile her iki boşanma davası yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuş ve bölge adliye mahkemesince esastan red kararı verilmiştir....
Somut olayda, davacı kadının kendisi ve ortak çocuk için talep ettiği yıllık toplam 18.300,00 TL tutarındaki tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince tedbir nafakası yönünden verilen karar kesindir. Bu nedenle, kadının tedbir nafakası davasının reddedilen kısmına dair temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı-davalı kadının açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ile davalı-davacı erkeğin açtığı aynı hukuki nedene dayalı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesi tarafından erkeğin davasının kabulüne, kadının davasının reddine karar verilerek boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Hükme karşı, davacı-davalı kadın tarafından tedbir nafakası davasının reddedilen kısmı ile her iki boşanma davası yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuş ve bölge adliye mahkemesince esastan red kararı verilmiştir....