"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Mahkemece verilen ilk hüküm, Dairemizce yoksulluk nafakası (TMK m. 175) yönünden bozulmuş, kadın yararına hükmolunan tedbir nafakası (TMK m. 169) yönünden bir bozma yapılmamıştır....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Davalı-davacı kadının birleşen tedbir nafakası davası olduğu halde bu konuda olumlu olumsuz hüküm kurulmaması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 4- Davalı-davacı kadının yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasından çalışmadığı tespit edildiği halde, davacı-davalı erkek tanıkları kadının pastanede çalıştığını beyan etmişlerdir. Mahkemece, davalı-davacı kadının çalışıp çalışmadığı, çalışıyor ise bunun sürekli olup olmadığı, gelirinin düzenli ve yeterli olup olmadığı hususunun araştırılarak yoksulluk nafakası (TMK m. 175) istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile karar verilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....
TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile TBK' 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi (TMK m. 174/1- 2) tazminat takdiri gerekir. Bu nedenlerle davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davacı kadın yararına TMK 174/1- 2 maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 30.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesi gerekmiştir. Mahkemece, davacı kadın için aylık 500 TL yoksulluk nafakası, 27/06/2011 doğumlu olduğu anlaşılan ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk Ali Efe için aylık 500 TL iştirak nafakası takdir edilmiştir....
Davalı karşı davacı kadının boşanma davası TMK 166/4.madde kapsamındadır. İlk derece mahkemesince yanılgılı değerlendirilme ile TMK 166/1.madde gereğince boşanma yönünden karşı davanın kabulü doğru görülmemiştir. Bu haliyle erkeğin kadının boşanma davasına yönelik istinafının kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının B/1.bendinin kaldırılmasına, erkeğin asıl boşanma davasında verilen boşanma kararı istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden karşı davada boşanma yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davacı kadının TMK 166/4.maddesi gereğince açtığı boşanma davasının yasal şartları oluşup kadın dava açmakta haklı olduğundan yargılama giderlerinin erkekten alınmasına karar verilmiştir. Boşanma davası açılmakla davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olmakla kadın lehine TMK 169.madde gereğince tedbir nafakası verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik sosyal durumu ve hakkaniyete uygundur....
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacının nafakalara yönelik istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kısmen KABULÜNE, ilk derece mahkemesi kararının 5. ve 6. bentlerinin KALDIRILMASINA, 2- Davalı kadın yararına tedbir nafakası (TMK m.169) verilmesine yer olmadığına, 3- Davalının, ortak çocuk 01.01.2013 doğumlu Elif T1 yararına tedbir nafakası (TMK m.169) talebinin kısmen kabulü ile ortak çocuk yararına davanın açıldığı 17.12.2015 tarihinden itibaren geçerli olmak ve tahsilde tekerrür olmamak üzere aylık 300,00 TL tedbir nafakası takdirine, tedbir nafakasının davacı babadan alınarak velayeten davalı anneye verilmesine, fazlaya ilişkin isteğin reddine, 4- Davalının, ortak çocuk 01.01.2013 doğumlu Elif T1 yararına iştirak nafakası (TMK m.182) talebinin kısmen kabulü ile ortak çocuk yararına aylık 400,00 TL iştirak nafakası takdirine, iştirak nafakasının davacı babadan alınarak velayeten davalı anneye verilmesine, fazlaya ilişkin isteğin...
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Mahkeme davacı kadın yararına aylık 500 TL yoksulluk nafakası tayin edilmiş ise de, nüfus kaydına göre kadının 20.02.2019 tarihinde yeniden evlendiği anlaşılmaktadır. Buna göre; davacı kadın lehine boşanmanın kesinleştiği tarihten, kadının evlenme tarihi olan 20.02.2019 tarihine kadar yoksulluk nafakası verilmesi gerekirken bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş olup, bozmayı gerektirmiştir....
Yoksulluk nafakası ile yükümlü tutulmamalıdır. 2-Velayet kamu düzenine ilişkin olduğundan meydana gelen olaylar dava açılmasından sonra gerçekleşse bile görülmekte olan boşanma davasında değerlendirmeye alınması gerekir. Farklı düşünüyorum....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Mahkemece, davacı kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakası (TMK m.175) talebinin reddine karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı kadının tekstil işinde asgari ücretle çalıştığı ve aylık 400.00 TL konut kira giderinin bulunduğu buna karşılık davalı erkeğin ise yurt dışında işçi olarak çalıştığı aylık 1.600.00 USD gelirinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Asgari ücret seviyesindeki gelir kişiyi yoksulluktan kurtarmaz (HGK m. 2009/3-165-186). Yoksulluk nafakası koşulları davacı kadın yararına gerçekleşmiş olup, kadın lehine uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken yazılı gerekçe ile bu talebin reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminatın miktarı, vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının davasının kabulüne karar verildiği halde, kadın lehine karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken, vekalet ücretine hükmolunmaması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı...
Hal böyle iken davacı-davalı kadın ağır kusurlu kabul edilerek bu hatalı kusur belirlemesine göre kadının yoksulluk nafakası (TMK. md. 175) isteminin reddi ile davalı-davacı erkek yararına maddi ve manevi tazminat (TMK. md. 174/1-2) takdiri usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeplerle kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Ahmet'e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran ...'ya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.07.2015(Çrş.)...