Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Cari nafakanın belirlendiği davada kararın kesinleştiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 3 yıla yakın süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır....

Cari nafakanın belirlendiği davada kararın kesinleştiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 5 yıldan fazla süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır. Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi, davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamıştır. Ne var ki, artış miktarı yeterli düzeyde değildir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Bedel Artırımı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı-birleşen dosya davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 15,20 TL'nin temyiz edenden alınmasına, 26.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Ancak, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT 9.maddesi uyarınca, nafaka davalarında; davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenmiş bulunan ücretten (maktu vekâlet ücreti) düşük olmamak üzere, hükmolunan nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden nisbi vekâlet ücretine hükmolunur. O halde, mahkemece; davada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı vekili lehine karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.500 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiştir....

      Kararı, asıl davada davacılar ..., ... vekili ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacılar ..., ... ve birleşen davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davacılar ..., ... ve birleşen davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davacılar ..., ... ve birleşen davada davacıdan ayrı ayrı alınmasına, 04/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Cari nafakanın belirlendiği davada kararın kesinleştiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 5 yıl geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değişmediği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da artmamıştır....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2021 NUMARASI : 2019/698 Esas - 2021/847 Karar DAVA KONUSU : Nafakanın Artırılması-Nafakanın Kaldırılması KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 8. Aile mahkemesinin 2014/1426 Esas, 2015/979 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müvekkil lehine aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede müvekkilinin aldığı nafakanın ihtiyaçlarını karşılamadığını, bu nedenle nafakanın güncel ekonomik şartlar dikkate alınarak aylık 1.000,00 TL ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı-davacı cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 8....

        Somut olayda, asıl dava yönünden reddolonan nafakanın yıllık artış miktarının toplamı (300x12=3.600 TL) ve karşı davada kaldırılmasına karar verilen nafakanın yıllık miktarının toplamı (300x12=3.600 TL) 5.880 TL kesinlik sınırı altında olduğundan her iki davada hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle, davacı-karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurma talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/3E-2006/53K sayılı karar ile hükmedilen nafakanın kaldırılması talebinin reddine, kadının da .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/3E-2006/53K sayılı karar ile hükmedilen nafakanın arttırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Boşanma davasının kesinleşmesi ile daha evvel hükmedilen tedbir nafakası hükümsüz hale gelir, ortadan kalkar. Ne var ki temyize konu davada; davacı tarafından boşanmanın kesinleşmesi ile hükümsüz hale gelen tedbir nafakasının 1.000,00 TL'ye çıkartılması talep edilmiş, mahkemece; nafakanın 750 TL'ye çıkarılmasına, tedbir nafakasının da yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmiştir. O halde mahkemece; yukarıda bahsedilen hususlara dikkat edilmeden, hükümsüz hale gelen nafakanın arttırımına karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Artırımı - Boşanma Taraflar arasındaki "nafaka artırımı" ve boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, kadının nafaka davası, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.10.2012 (Salı)...

            UYAP Entegrasyonu