Davacının nafakanın kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır. Kaldırılması talep edilen nafakanın yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nispi harç alınmadan (Harçlar Kanunu md. 30-32) davaya devam edilmesi yanlış olmuştur. O halde, mahkemece davacıya "nafakanın kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devamla bu talep hakkında hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırıdır. 4-Davalı-karşı davacı kadının bağımsız olarak açtığı maddi tazminat davası kısmen kabul edildiğine göre, bu dava için yapılan yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre hesaplanarak tarafların sorumlu olduğu miktara karar verilmesi gerekirken, tamamının davacı-karşı davalı erkekten alınarak, kadına verilmesine şeklinde hüküm kurulması doğru olmamıştır....
Davacı vekili dilekçesinde, davalının müvekkili olan davacı eski eşine 100 TL. yoksulluk nafakası ödediğini, ancak bu miktarın ihtiyaçlara yetmediğini beyan ederek, ödenen nafakanın 750 TL.’ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, aylık ödenen nafakanın 300 TL.’ye çıkartılmasına karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden, davacının ev hanımı olup, kızı ve oğlu ile birlikte oturduğu,davalının ise .... emeklisi olup,emekli maaşının 775 TL.olduğu, yeniden evlendiği ve müşterek çocuğa da 130 TL. nafaka ödediği anlaşılmıştır. TMK'nun 176/.... maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davanın nafakanın kaldırılması yönündeki kısmının reddine, nafakanın indirilmesine yönelen kısmının kabulü ile; davacı tarafından davalıya ödenen iştirak nafakasının karar tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1500 TL ye indirilmesine, karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, yardım nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının temyiz itirazları yerinde değildir. Davalının temyiz itirazlarına gelince; TMK.'nun 328/2.maddesinde; "Çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler", TMK.'...
Aile Mahkemesinin 2008/252 Esas 2008/360 Karar sayılı ilamı ile anlaşma protokolü çerçevesinde küçüklerin eğitim hayatı boyunca eğitim giderlerinin davacı baba tarafından karşılanması şartının müşterek çocuk Burak Ege yönünden henüz reşit olmadığından sözleşmeye bağlılık ilkesi gereğince kaldırılması yönündeki talebin reddine, müşterek çocuk Elif Süren reşit olduğundan buna ilişkin dava açma hakkı bulunduğundan talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı vekili Burak Efe için ödenen nafakanın aylık 200,00 olarak belirlenmesi ve ortak çocuğun eğitim giderlerinden davacı babanın sorumluluğunun kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili katılma yoluyla müvekkilinin müşterek çocukları ile birlikte ikamet ettiği konutun ek ödemelerine ilişkin davacı tarafın yükümlülüğünü kaldıran kararın kaldırılması yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
davalıya ödenen nafakanın kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Davada, davalının sigortalı olarak çalıştığı böylece yoksulluğunun ortadan kalktığı ileri sürülerek aylık 200 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiş; mahkemece, davalının sigortalı olarak çalıştığı işyerinden kendi isteği ile (nafaka alabilmek için) ayrıldığı, bu durumun nafakanın devamını haklı kılmadığı gerekçesiyle nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Kural olarak, yoksulluğun ortadan kalkması halinde nafakanın kaldırılmasına karar verilebilir (TMK.md.176). Yine yerleşik yargı uygulamasına göre, asgari ücretle çalışmakta bulunulması yoksulluğu ortadan kaldırıcı bir olgu olarak kabul edilmemiştir....
Davada, davacı kocanın ilk nafakanın hükmedildiği tarihe göre gelirinde azalma olduğu, nafaka ödemekte zorlandığı ... sürülerek tedbir nafakasının kaldırılması talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Kaldırılması istenen tedbir nafakası davalı kadının ayrı yaşamaktaki haklılığına ilişkin olarak verilmiştir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği davacı (...) evlilik birliğinin giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK.186/3). Hakim, eşlerin birlikte yaşarken sürdükleri ... seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiğini gözetmelidir....
Dava taraflarının ekonomik durumlarının olağanın dışında değişmesi halinde nafaka miktarının yeniden değerlendirilmesi mümkün olduğu gibi davalının yoksulluk durumunun ortadan kalkması halinde de nafakanın tamamen kaldırılması olasıdır. Somut olayda davalının geliri bulunmadığı, oturduğu evin kendisine ait olmasının yoksulluk durumunu ortadan kaldırmayacağı gibi boşanma sırasında davacı tarafından bırakıldığı dikkate alındığında yeni bir ekonomik gelişme olarak değerlendirilemeyeceği, tarafların dosyaya yansımış ekonomik durumları dikkate alındığında nafakanın kaldırılması yada azaltılması şartlarının oluşmadığı, bu hali ile mahkeme kararının hak ve nesafet kurallarına uygun olduğu değerlendirilmiş ve davacı tarafın ilk derece mahkemesi kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmiştir....
in 1995 doğumlu olup reşit olduğunu, nafakanın takdir edildiği tarihte müvekkilinin çalıştığını ancak aradan geçen sürede davacının ekonomik durumunun kötüleştiğini, sahibi olduğu... İnşaat adlı şirketinin sıkıntıya girdiğini ileri sürerek, yoksulluk nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak öncelikle kaldırılmasını mümkün olmazsa 200 TL'ye indirilmesini ve müşterek çocuk ...için halen ödenen nafakanın 200 TL'ye indirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili dilekçesinde; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davalı ve velayeti kendisine bırakılan çocuğun ekonomik durumunda boşanmadan sonra olumlu yönde herhangi bir değişimin söz konusu olmadığı, aksine davalının ve velayeti kendisine bırakılan çocuğun ihtiyaçlarının arttığı, bu nedenle nafakaların kaldırılması ya da indirilmesinin koşullarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı erkek, yargılamanın iadesi başvurusu sırasında başvuru ve karar ilam harcı ile gider avansını da yatırdığından bu konuda da eksiklik bulunmamaktadır. 6100 sayılı HMK’nin “Talebin ön incelenmesi” başlıklı 379.maddesinde; (1) Yargılamanın iadesi talebi üzerine mahkeme, tarafları davet edip dinledikten sonra; a) Talebin kanuni süre içinde yapılmış olup olmadığını, b) Yargılamanın iadesi yoluyla kaldırılması istenen hükmün kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş olup olmadığını, c) İleri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin kanunda yazılı sebeplerden olup olmadığını, kendiliğinden inceler. (2) Bu koşullardan biri eksik ise hâkim davayı esasa girmeden reddeder.” düzenlemesi yer almıştır....