Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin bütün, davacı vekilinin, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak,28.11.1958 tarih ve 15/15 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre; nafakanın artırılması, kaldırılması veya nafakaya hükmedilmesine dair istemlerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekir.Bu itibarla nafaka davaları açıldığı tarih itibariyle hüküm ifade edeceğinden somut olayda nafakanın dava tarihinden itibaren artırıldığının hüküm fıkrasında belirtilmemiş olması usul ve yasaya uygun görülmemiş ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yöne ilişkin davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün ikinci fıkrasında ''toplam aylık...

    dışı üçüncü kişiyle birlikte yaşadığından bahisle karşı dava açtığı, bu davaya , katılanın üçüncü bir kişiyle yanyana olduğu ana ait 10 adet fotoğrafı arkadaşının oğlu olan diğer sanık ...’a çektirerek delil olarak sunduğu olayda, Sanık ...’in, katılanın üçüncü kişiyle yanyana fotoğraflarını, diğer sanık ...’a çektirerek, bu fotoğrafları, nafakanın kaldırılması dava dosyasına delil olarak vermesi biçimindeki eylemi, TCK'nın 134/1-2. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçu kapsamında değerlendirilebilir ise de, ....Aile Mahkemesinin 2012/260 esas ve 2012/608 karar sayılı ilamında, bahse konu fotoğraflara dayanılarak davacı-karşı davalı olan katılanın nafakanın artırılması davasını reddettiği, davalı-karşı davacı olan sanık ...’un nafakanın kaldırılması davasının kabul edilerek, katılan lehine hükmedilen nafakanın kaldırılmasına karar verildiği, kararın tarafların temyiz etmemesi üzerine 23/08/2012 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılması karşısında; bahse konu fotoğrafları...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması-Birleşen Dava Nafakanın Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm nafakaya ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ :Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.21.02.2011(Pzt)...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması-Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm nafakaya ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 11.10.2010 (Pzt.)...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması-Birleşen Dava Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm nafakaya ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 28.02.2011 (Pzt.)...

            İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, nafakanın indirilmesine dava tarihten itibaren hükmetmek gerekirken; nafakanın hangi tarihten itibaren indirilmeye başlayacağının belirtilmemiş olması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Ne var ki; bu eksikliğin düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve "hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından hükmün HUMK 438/..., C2 hükmü ve 6100 sayılı HMK 370/... ek .../... maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir. Hükmün ....fıkrasında yer alan "...nafakanın aylık 400.00.-TL ye indirilmesine ..." ifadelerinin çıkarılarak yerine " ...dava tarihinden itibaren nafakanın aylık 400.00....

              Nafakadan başka bir gelirinin olmadığı iddiasının doğru olmadığını, bu sebeple davacıya ödenen nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini karşı dava yoluyla talep ve dava etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası....

              Aile Mahkemesinin 24/05/2019 tarih, 2019/132- 426 E-K sayılı dosyasında davalı yararına aylık 750 TL yoksulluk nafakası ile bu nafakayı her yıl TÜİK'in açıkladığı ÜFE oranında artış uygulanmasına karar verilmiş, eldeki bu dosyada ise bu nafakanın kaldırılması yahut indirilmesi talep edilmiştir. Ancak dava dilekçesinde ÜFE artışı ile ilgili hangi miktara ulaşan nafakanın kaldırılması veya hangi miktara indirilmesi belli edilmediği gibi sadece 54,04 TL peşin harç almakla yetinilmiştir. Üstelik davacı vekilinin 08/12/2020 tarihli delil listesinin 6- 7- 9- 11- 12. bendlerindeki delilleri toplanmamıştır. Bu durum davacı tarafın adil yargılanma (Anayasa m.36) ve hukuki dinlenilme hakkının(HMK m.27) hakkının ihlali niteliğindedir....

              GEREKÇE: Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi, karşı dava yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; İlk derece mahkemesince;" davacının ekonomik durumunda ilk davanın açıldığı tarihten sonra ikinci kez nafakanın indirilmesi veya kaldırılmasını gerektirecek başkaca bir değişiklik meydana gelmediği ileri sürülen sebeplerin tamamının İzmir 13....

              Mahkemece ilamın TBK'nun 146-156.maddeleri değerlendirilmek suretiyle ilamın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle sadece nafakanın arttrılması davasının dava tarihi olan 19.08.2014 tarihinden takip tarihine kadar nafaka talep edilebileceği kabul edilmiştir. Oysa şikayet dileçesinde borçlunun zamanaşımı iddiası bulunmamaktadır. O halde mahkemece icra emrinde talep edilen nafakanın ve faizin fazla olduğu şikayeti, boşanma ilamı ve nafakanın artırılması ilamı dikkate alınarak incelenmesi gerekirken re'sen zamanaşımı nazara alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu