Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/04/2022 NUMARASI : 2021/1344 ESAS - 2022/318 KARAR DAVA KONUSU : Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Kaldırılması - İndirilmesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 10. Aile Mahkemesi'nin 11/05/2015 tarih, 2015/473 esas, 2015/722 karar sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, müvekkilinin gelir durumunda nafakanın bağlandığı tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olduğunu, TRT Haber Dairesi Başkanı olarak görev yapmakta iken haksız suçlamalarla 07/12/2016 tarihi itibariyle görevine son verildiğini, yeni eşinin de müvekkili hakkındaki soruşturmaları gerekçe göstererek memuriyetten çıkarıldığını, nafakanın kaldırılmasına ilişkin açılan dava sonucunda Ankara 9....

Aile Mahkemesinin 2011/511 esas, 2011/1394 karar sayılı ilam ile tarafların boşandıklarını, davalı lehine aylık 5.000 Euro taraflarca imzalanan 11/11/2011 tarihli boşanma ve mal rejimine ilişkin sulh sözleşmesinin 4. maddesinin davalı tarafça ihlal edilmesi nedeniyle, davalı lehine hükmedilen nafakanın kaldırılmasını, davalının boşandıktan sonra haysiyetsiz hayat sürdüğünü bu nedenle nafakanın kesilmesi gerektiğini, Alman makamları ile sorun yaşadığını, mallarına tedbir konulduğunu, ekonomik durumunun kötüleştiğini belirterek, nafakanın kaldırılmasını, aksi takdirde ekonomik güçlük ve ekonomik koşullar göz önüne alınarak 1000 Euro nafakaya indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde, eş ve çocuklar için hükmedilen nafakaların ayrı ayrı kabul veya reddedilen yıllık nafaka miktarı değerlendirilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 25.04.2012 tarih ve 2012/7371 Esas 2012/10992 Karar ve 12.01.2015 tarih 2014/13494 Esas 2015/291 Karar sayılı kararları). Mahkemece, kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi talep edilen nafakanın yıllık tutarı (200,00 TLx12=2.400 TL) miktar itibariyle, karar tarihindeki kesinlik sınırının altındadır ve karar kabul edilen miktarlar yönünden HMK'nın 341. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir. Kesin olan kararların, istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir (6100 sayılı HMK m.352)....

    Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda; tarafların 29.01.2013 tarihinde boşandıkları, davalı lehine 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği görülmüştür. Davalının ekonomik ve sosyal durum tespitinde; temizlik işçisi olarak asgari ücret karşılığı çalıştığı, kira ödemeden ailesiyle yaşadığı anlaşılmaktadır. Nafaka alacaklısı kadının, elde ettiği gelirin yukarıda belirtilen zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılaması beklenemez. Başka bir anlatımla, davalının eline geçen toplam gelir miktarı, onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette değildir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihtiyaçları ve harcamaları dikkate alındığında, yasal düzenlemeler ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davalı kadının maaş gelirinin bulunması hakkında hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Bu durum yoksulluk nafakasının indirilmesi nedenidir....

      Hüküm,nafakanın artırıldığı fark miktar itibariyle davalı-karşı davacı yönünden kesin niteliktedir.Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir. (6100 sayılı HMK m.352) Açıklanan nedenlerle nafakanın artırılan fark miktarı itibarıyla mahkeme kararı davalı-karşı davacı yönünden kesin olduğundan kadının davasındaki nafaka artırım talebi ile ilgili verilen karara karşı davalı-karşı davacı erkeğin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....

      ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 30/04/2019 NUMARASI : 2018/273 ESAS - 2019/390 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-indirilmesi) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla dosyanın HMK'nun 353. maddesi gereğince DURUŞMA YAPILMADAN incelenmesi uygun görülerek,dosya incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle;"...Tarafların Kuşadası 3.Asliye Hukuk(Aile)Mah.nin 28.03.2018 tarih ve 2016/169 E-2018/203 K.sayılı ilamı ile boşandıklarını,boşanma kararı ile birlikte davalı lehine aylık 400 TL.yoksulluk nafakasına hükmedildiğini,davalı aslında çalıştığı halde sigorta girişinin yapılmadığını,babasının emekli maaşını almaya hak kazanmasına rağmen bunu yapmadığını,nafakanın kaldırılmasını,olmadığı takdirde indirilmesini"talep ve dava etmiştir....

      Aile Mahkemesi'nin 2021/1537 E sayılı dosyası kapsamında taraflar arasında nafakanın kaldırılması/ indirilmesi davası görüldüğü ve Uyap'tan yapılan sorgulama uyarınca bu dosyada red kararı verilerek, bu kararın 09/12/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu çerçevede; boşanma kararından sonra tarafların gelirlerinde önemli bir değişiklik olmaması, yoksulluk nafakasına ilişkin ilamın kesinleşme tarihinden iş bu dava tarihine kadar dokuz yıldan fazla süre geçmesi, geçen süre içinde nafakanın arttırılmasına dair herhangi bir karar verilmemesi, geçen zaman içerisinde değişen ekonomik göstergeler, paranın alım gücünün düşmesi ile hak ve nesafet ilkeleri nazara alındığında, mahkemenin vakıa ve hukukî değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalının istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesi ile; tarafların boşandıklarını, bu karar ile müvekkilinin davalıya ayda 300,00 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar için 200,00 TL şer iştirak nafakasına karar verildiğini, aradan geçen zaman sonucunda müvekkilinin çalıştığı işten çıkarıldığını, şahsi geçimini zorlukla sağladığını, davalının çalıştığını, davalı hakkında hükmedilen nafakanın kaldırılmasını, aksi takdirde nafaka miktarından indirime gidilmesine, müşterek çocuklar için hükmedilen nafakanın da indirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının aylık 330,00 TL kira ödediğini, müşterek çocuklardan....'...

        Aile Mahkemesi'nin 2016/404 E 2017/557 K sayılı 04/07/2017 tarihli kararı ile müşterek çocuklar lehine hükme bağlanan nafakanın arttırılarak ayrı ayrı aylık 400,00'er TL'ye çıkarıldığı, iş bu dava kapsamında davalı erkeğin açtığı birleşen dava kapsamındaki nafakanın indirilmesi talebinin ise reddine karar verildiği, bu kararın istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği, davacının 02/02/2016 tarihinde yeni bir evlilik yaptığı ve 13/09/2017 doğumlu bir çocuğu daha olduğu, davacının polis memuru olduğu, aylık 4.756,97 TL geliri bulunduğu, aylık 1.580,00 TL kredi ödemesi olduğu, davalının ise öğretmen olduğu ve aylık 4.500,00 TL gelir elde ettiği anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının indirilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....

          UYAP Entegrasyonu