Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası....’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından; tarafların 30/11/2001 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları, son nafaka artırım kararından bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık 14 yıllık süre geçtiği, davacının 1/4/2007 tarihinde emekli olduğu, kendisine ait evde oturduğu, davalının ise Türkiye ve Almanya’dan ayrı ayrı emekli olduğu, beyanına göre Almanya’dan 697 euro, Türkiye’den 1.000,00 TL emekli maaşı aldığı, üç katlı evinin bulunduğu, 400,00 TL kira geliri elde ettiği, yeniden evlendiği anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; ....Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/274 Esas- 2011/805 Karar sayılı ilamıyla müşterek çocuk Seçil adına 300,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmediğini, çocuğun okul ve diğer ihtiyaçları nedeniyle giderlerinin arttığı, mevcut nafakanın yeterli olmadığını belirterek; aylık nafakanın 1.000,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı duruşmadaki beyanında; nafakanın artırılması durumunda ödeme güçlüğü yaşayacağını savunarak davanın reddini istemiştir....

      nin ihtiyaçları için aylık 750 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline, ayrıca hükmedilen nafakanın her yıl TEFE+TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; müşterek çocuk için boşanma davasında hükmedilen 150 TL iştirak nafakasını düzenli olarak ödediğini, diğer çocukları için de ödemede bulunduğunu, talep edilen nafakanın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Antalya 3.Aile Mahkemesinin 2012/28 Esas-2012/70 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk ... için hüküm altına alınan aylık 150,00-TL iştirak nafakasının 100,00-TL daha arttırılarak aylık 250,00-TL' ye çıkartılmasına, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, nafakanın her yıl TEFE+TÜFE oranında arttırılmasına, fazlaya yönelik talebin reddine, karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        Aile Mahkemesinin 2014/224 Esas ve 2014/684 Karar sayılı dosyasında açılan nafaka artırım davası sonucunda, müşterek çocuğa bağlanan 250,00 TL iştirak nafakasının 400,00 TL’ye arttırılmasına karar verildiğini, müşterek çocuğun Fransa’da annesi ile birlikte yaşadığını, ödenen nafakanın çocuğun ihtiyaçlarını karşılamadığını ileri sürmek suretiyle, iştirak nafakasının 2.000,00 TL’ye artırılmasına ve hükmedilecek nafakanın her yıl %30 oranında artışına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin öğretmen olduğunu, maaşından icra kesintisi yapıldığını, müvekkilinin gelirinde bir artış olmadığını, istenen rakamı ödeyemeyeceğini savunmuş ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

        Yukarıdaki açıklamalar ve kanuni düzenlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; taraflar arasında gerçekleşen Ayancık Aile Mahkemesinin 2017/221 esas 2019/63 karar sayılı kararı ile tarafları fiili ayrılık sebebine bağlı olarak boşanmalarına karar verildiği, kararla birlikte davacı kadın yararına mahkemenin 2012/449 esas 2013/689 karar sayılı kararıyla hükmedilen 1.000,00- TL tedbir nafakasının 1.378,89- TL sına yükseltildiği ve boşanma kararı kesinleştikten sonra hükmedilen bu nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına karar verildiği, yoksulluk nafakası bakımından kararın 01.06.2020 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 30.03.2021 tarihinde açıldığı görülmüştür. Kural olarak nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir....

        Nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir. Cari nafakanın belirlendiği davada kararın kesinleştiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 3 yıla yakın süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) 2013/79-92 Esas-Karar sayılı dosyasında velayeti davacı anneye verilen müşterek küçük çocuk Derin ÇEBİ için belirlenen aylık 1.000 TL nafakanın tahsilde tekerrüre esas olmamak kaydıyla dava tarihi olan 07/02/2017 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1.000 TL artırılarak takdiren 2.000 TL'ye yükseltilmesine, aylık 2.000 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafakanın her yıl DİE tarafından yayınlanan ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş, karar taraflarca istinaf edilmiştir....

          Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi ,davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış ise de, artış miktarının çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına, boşanma davasının açıldığı tarih ile iştirak nafakasına hükmedildiği tarih arasında geçen süre, iştirak nafakasının boşanma dava tarihindeki şartlara göre belirlenmiş olmasına göre yetersiz kaldığı aylık 1.500,00 TL nafakanın çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine ve...

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkilinin boşandığını, müşterek çocuk Furkan Yusuf'un velayetinin anneye verildiğini, 200 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, bilahare nafakanın Aksaray 3. Aile Mahkemesinin 2019/167 esas sayılı dosyası ile 150 TL artırılarak 350 TL ye yükseltildiğini, arada geçen zamanda paranın alım gücünün düştüğünü, çocuğun masraflarının arttığını belirterek nafakanın aylık 650 TL artırımı ile 1000 TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ispat edilmemiştir. ./.. -3- Boşanma kararı ile birlikte hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş ise de, bu husus yoksulluk nafakasının artırılması için yeni bir dava açılmasına engel değildir. Davacı artırım davası ile nafakanın yeniden belirlenmesi talep edebilir....

            UYAP Entegrasyonu