Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/124 Esas sayılı dosyasında nafaka artırım talebinde bulunulduğunu, davalının açtığı nafakanın artırım davasının bekletilmesini beyan ederek davacının davalıya ödemekte olduğu yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkeme tarafından lehine 250,00 TL nafakaya hükmedildiğini, Beyşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/124 Esas sayılı dosyasında nafaka artırım davası açtığını, mahkemece 250,00 TL olan nafakanın 50,00 TL artırılarak 300,00 TL'ye çıkartılmasına karar verildiğini, kararın tebliğ aşamasında olduğunu ve kesinleşmediğini, davacı tarafın nafakayı düzenli ödemediğini, nafakanın kaldırılmasını gerektirir şekilde gelirinin iyileşmediğini ve davacının da gelirinin düşmediğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/124 Esas sayılı dosyasında nafaka artırım talebinde bulunulduğunu, davalının açtığı nafakanın artırım davasının bekletilmesini beyan ederek davacının davalıya ödemekte olduğu yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkeme tarafından lehine 250,00 TL nafakaya hükmedildiğini, Beyşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/124 Esas sayılı dosyasında nafaka artırım davası açtığını, mahkemece 250,00 TL olan nafakanın 50,00 TL artırılarak 300,00 TL'ye çıkartılmasına karar verildiğini, kararın tebliğ aşamasında olduğunu ve kesinleşmediğini, davacı tarafın nafakayı düzenli ödemediğini, nafakanın kaldırılmasını gerektirir şekilde gelirinin iyileşmediğini ve davacının da gelirinin düşmediğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Buna göre, tarafların tespit edilen sosyal ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, yaşına uyumlu ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim ve TMK'nun 4. maddesinde açıklanan hakkaniyet ilkesi de dikkate alındığında, mahkemece nafakanın artırımına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği gibi, takdir edilen artırım oranı da makul bulunmuştur. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında; davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak, buna ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması uygun görülmüştür....

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere; Zonguldak 2.Aile Mahkemesi 2021/446 E.- 2022/222 K.sayılı ilamına karşı davalı vekili tarafından verilen istinaf kanun yoluna başvurma dilekçesinin; 1- Davalının nafaka artırım miktarları ile yardım nafakasına hükmedilmesi yönünden istinaf başvurusunun HMK'nun 341/2, 346/1,352/1- b maddeleri uyarınca MİKTAR YÖNÜNDEN USULDEN REDDİNE, 2- Davalı vekilinin nafakanın yıllık artış oranının düzenlenmesi kararına yönelik istinaf başvurusunun Kısmen KABULÜ ile; yerel mahkeme ilamının (1- a,b,c) nolu bentlerindeki "hükmedilen nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında artırılmasına" cümlesinin KALDIRILMASINA, ve bu konuda yeniden hüküm tesisine Buna göre; -"Mahkemece hükmedilen nafakaya, her yıl TÜİK tarafından açıklanan TÜFE-ÜFE ortalaması oranında yıllık artış yapılmasına, ilk artışın yerel mahkeme karar tarihi olan 21/04/2022 tarihinden bir yıl sonra geçerli sayılmasına" cümlesinin her bir bente ayrı ayrı EKLENMESİNE, 3- Davalı tarafından...

    Mahkemesinin 2008/ 308 K. sayılı ilamı ile boşandıklarını, davalının aynı sene içerisinde, açtığı dava sonunda,350 TL olarak bağlanan 350 TL nafakanın % 28 artışla 450 TL’ye çıkarıldığını, sonrasında 2013 yılında 2. nafaka artırım davasını açtığını, nafakanın % 56 artışla 700 TL çıkarıldığını, dava açılış ve karar tarihleri arasında meydana gelen birikmiş nafakaları alabilmek adına kendisi ile hiç irtibata geçmeden avukatı aracılığı ile 2013 yılında icra takibini başlattığını, şuan da işsiz olduğunu, iş bulma ümidinin düşük olduğunu, Temmuz 2017‘den beri nafaka borcunu ödeyemediğinden Kdz. Ereğli 1. İcra Müdürlüğünün 2011/1204 sayılı dosyada birikmeye devam ettiğini, tüm bu nedenlerle nafaka miktarında indirime gidilerek, aylık nafakanın 150 TL’ye düşürülmesini, düzenli bir iş bulana kadar tedbiren iştirak nafakasının durdurulmasını, her sene açıklanan ÜFE oranında düzenli artırım yapılması kararının kaldırılmasını talep ederek dava açmıştır....

    Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine göre, davalının nafaka miktarına yönelik yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. Ancak, her ne kadar davacı dava dilekçesinde; iştirak nafakasının sonraki yıllarda ÜFE oranında artırılması için artış koşulu belirlenmesini talep etmiş, ilk derece mahkemesince de nafakanın ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş ise de ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullarda ve ekonomik göstergelerde meydana gelen aşırı değişimler sebebiyle yeni uyuşmazlıklar yaşanmasının önüne geçilebilmek için, dairemizce yerleşen uygulamada değişikliğe gidilmesi, nafakanın sonraki yıllar için belirlenecek artırım oranının "TÜİK tarafından açıklanacak yıllık TÜFE oranını geçmemek kaydıyla, yıllık ÜFE oranı" olarak belirlenmesi TMK'nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun bulunmuştur....

    İcra Müdürlüğü'nün 2020/15873 esas sayılı dosyasında, davalı alacaklı tarafından artırım yapılmadan talep edilen iştirak nafakası 250.00 TL olup, devam eden aylar için de takip yapılmıştır. Kocaeli İcra Müdürlüğü'nün 2021/102210 esas sayılı takip dosyasında ise ilamda belirtilen orandan hesaplanan iştirak nafakası 614 TL olarak talep edilmiştir. Denetime elverişli bilirkişi raporuna göre TEFE -TÜFE oranında yapılan artırım neticesinde talep edilebilecek iştirak nafakası tutarı 469,08 TL olup, iş bu miktar 250,00 TL nafakanın ilamda belirtilen artırım oranına göre ulaştığı aylık nafaka miktarı olup ,ilk açılan takipte iştirak nafakası devam etmekte olduğundan, ikinci açılan takipte tekrar artırım üzerinden talep edilen iştirak nafakasının mükerrer olduğu açıktır....

    Davacı tarafın istinaf başvurusunun incelenmesinde; davaya konu müşterek çocuklar için takdir edilen iştirak nafakasının üzerinden geçen süre, bu süre içerisinde çocukların yaşı, ihtiyaçlarının artması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, küçüklerin eğitim durumları, ihtiyaçları, nafakanın bağlandığı tarih ile artırım davasının açıldığı tarih arasında geçen süre ve hakkaniyet ilkesi göz önünde bulundurulduğunda; İlk Derece Mahkemesince, müşterek çocuklar için ödenmekte olan aylık 500,00.'erTL iştirak nafakasına yapılan aylık 100,00.'...

    Nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir. Cari nafakanın belirlendiği davada kararın kesinleştiği tarihi ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 5 yıldan fazla süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2020 NUMARASI : 2019/395 ESAS 2020/451 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkilinin babası olduğunu, davalının baba olarak üzerine düşen maddi ve manevi yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkili lehine aylık 200TL nafakaya hükmedildiğini, müvekkilinin %80 engelli raporu olduğunu, bu engeli nedeniyle çalışamadığını, müvekkilinin ihtiyaçlarının annesi tarafından karşılandığını, davalının ise çocuğu ile ilgilenmediğini, takdir edilen nafakanın günün koşullarında yetersiz olduğunu belirterek müvekkili lehine takdir edilen nafakanın aylık 600TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    UYAP Entegrasyonu