Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası .... yayımladığı ... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında, nafakanın yeniden belirlendiği artırım davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve yeniden belirlendiği tarih gözetilerek, nafakanın .... yayınladığı ...oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir. ......
Mahkemesi'nin 12/03/2003 tarih ....sayılı kararıyla boşandıklarını, kendisine aylık 100TL nafaka bağlandığını, daha sonra 05.12.2009 tarihinde açılan artırım davası ile nafakanın aylık 200TL'ye çıkarıldığını, kendisinin halen .... 3.sınıfında okuduğunu, anne babasıyla kaldığını, onların yardımlarıyla geçindiğini, mahkemenin son kararından bu güne 4,5 yıl geçtiğini, dolayısıyla nafakanın yetersiz kaldığını belirterek, aylık 250.00 TL artırılarak nafakanın aylık 450,00 TL'ye yükseltilmesini ve nafakanın her yıl enflasyon oranına göre artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tüm dosya kapsamı, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın belirlendiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman süresi, bu süre içerisinde çocuğun yaşının büyümesi, ihtiyaçlarının artması nazara alındığında, nafaka artırımında hukuka aykırı bir yön görülmemiş, artış miktarının makul olduğu anlaşılmakla, davalının artış miktarına yönelen istinaf talebi reddedilmiştir. İstinafa konu edilen ve değerlendirilmesi gereken bir diğer husus da nafakaya ÜFE oranında artırım yapılmasının doğru olup olmadığıdır. Davacı kadın dava dilekçesinde nafakanın ilerleyen yıllar için artırıma tabi tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Bu durumda davacının nafakanın hangi enstrümana ve hangi orana göre artırımı talep edip endekslediğinin bir önemi yoktur. Yargıtay 3....
Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı gözönünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır. ./.. -2- Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar .......
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile nafakanın aylık 475 TL'ye artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK'nın 331. maddesi gereğince; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı gözönünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır....
Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı gözönünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar Bakırköy 2....
Aile Mahkemesinin 2018/269 Esas 2018/397 Karar sayılı kararı ile nafakanın 600,00 TL'ye yükseltildiğini, davalının polis memuru olup durumunun iyi olduğunu, müşterek çocuğun ise büyüdüğünü ve nafakanın yetersiz kaldığını belirterek iştirak nafakasının 1.400,00 TL arttırılarak toplam 2.000,00 TL'ye çıkarılmasına, her yıl memur artırım katsayısına göre artırım yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Dosya içeriğinden; davacı annenin; davalı kızlarından 04.09.2007 tarihinden itibaren yardım nafakası aldığı, son artırım davasının açıldığı 12.02.2009 tarihinden itibaren geçen zaman zarfında davalıların gelirlerinde, kendisinin ise giderlerinde artış olduğu gerekçesi ile davalı ...'nın ödediği aylık 125,00 TL nafakanın 125,00 TL arttırılarak aylık 250,00 TL'ye, davalı ...'nın ödediği aylık 100,00 TL nafakanın aylık 100,00 TL arttırılarak aylık 200,00 TL'ye çıkarılmasını talep ettiği; ... Aile Mahkemesi'nin 22.02.2012 tarihinde kesinleşen kararı ile davalılardan...'nın davacıya ödediği yardım nafakasının kaldırılmasına karar verildiği, eldeki artırım davasının 08.02.2012 tarihinde açıldığı; davacının hiçbir gelirinin bulunmadığı; davalı ...'nın banka çalışanı olup, aylık 1.330,00 TL gelirinin bulunduğu anlaşılmaktadır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2022 NUMARASI : 2021/1917 ESAS 2022/573 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuk Yusuf Buğra için aylık 400,00 TL olarak belirlenen nafakanın artırılarak en az aylık 2.500,00 TL olarak belirlenmesini, nafakanın günümüz ekonomik şartları ve enflasyon oranı doğrultusunda her yıl düzenli olarak artırılmasını ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
.-2011/363 K.sayılı nafaka artırım ilamı ile davacı kadın için hükmedilen 225,00 TL yoksulluk nafakasının yetersiz olduğunu, davacının yoksulluğunun arttığını belirterek 750,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Konya 2. Aile Mahkemesinin 2011/160 E.-2011/363 K.sayılı nafaka artırım ilamında nafakanın TÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, davacının Konya 5. Aile Mahkemesinin 2013/790 Esas 2014/43 Karar sayılı dosyasıyla açtığı artırım davasının reddedildiğini, derdestlik ve kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davalının gelir durumunda değişiklik olmadığını, yeniden evlendiğini, müşterek çocuk Mustafa'nın giderlerinin davalı tarafından karşılandığını savunarak davanın reddini istemiştir....