WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava belirsiz alacak davası olduğuna göre mahkemece yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda belirli hale gelecek olup değer arttırımı sonradan gündeme gelecek ve harç tamamlanması gerekecektir. Buna rağmen mahkemenin "taşınmazların değerinin bildirilerek buna göre harç tamamlanması gerektiği yönündeki" ara kararı usulüne uygun verilmiş bir harç tamamlama süresi değildir. Mahkemenin öncelikle 1000- TL üzerinden usulüne uygun olarak peşin harcın tamamlanmasını istemesi, tamamlandığı taktirde yargılamaya devamla katılma alacağı miktarının belirlenebilir hale gelmesi halinde davacı tarafa değer arttırımı konusunda süre verilmesi, değer arttırımı yapıldığı taktirde eksik harcın tamamlanmasının istenmesi gerekmektedir....

Sonuç olarak; duruşma sürecini yansıtan tutanak ve belgelere göre, davanın esasıyla ilgili ve tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı anlaşılmakla davalının nafakanın miktarına yönelik istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulüne sair istinaf başvurusunun ise reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davalı erkeğin hükmedilen nafakanın miktarı dışındaki sair istinaf başvurusunun HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, II-İstinaf konusu edilmeyerek kesinleşen ve istinaf konusu edilmekle birlikte reddedilen hususlarla ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA, III-Davalı erkeğin hükmedilen nafakanın miktarına yönelik istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile hükmün 1. 2. 3....

bu sebeple müşterek çocuk lehine nafakanın 1.000,00 TL arttırılmasını" talep ve dava etmiştir....

TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü: Davacının duruşma istemi 2577 sayılı Yasanın 17/2 maddesi uyarınca reddedilerek işin esasına geçildi; Dava; davacı Anonim Şirketin sermaye arttırımı yapabilmesi için 4077 sayılı Yasa'nın 29.maddesi uyarınca ödediği 540.000.000 liranın iadesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır. Davacının Anayasaya aykırılık iddiası yerinde görülmemeştir. ......

    İstinaf incelemesine esas olarak dairemize gönderilen dosyada davacı kadının dava dilekçesinde her ne kadar 400,00- TL nafakanın davanın açıldığı tarihten itibaren 1.000- TL ye çıkartılmasını talep ettiği ve ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş ise de; Tavas Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2013/91 esas ve 2013/465 karar sayılı ilamı ile davacı kadın lehine hükmedilen 400- TL tedbir nafakasının hüküm kesinleşinceye kadar hükmedildiği ve hükmün 24.06/2014 tarihinde kesinleştiği, buna bağlı olarak da hükmedilen nafakanın kararın kesinleşmesiyle sona erdiği anlaşıldığından, istinaf incelemesine esas olarak gönderilen dosyada "davanın reddi" yönünde karar verilmesi doğru olmamıştır. Yapılan incelemede tarafların Denizli 3....

    Bu itibarla kıdem tazminatı dışındaki alacaklar bakımından dava dilekçesi ile istenen kısma dava, ıslah (talep arttırımı) ile artırılan miktarlar bakımından ise ıslah (talep arttırımı) tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekir. Mahkemece faiz başlangıcı yönünden dava tarihi ve ıslah(talep arttırımı) tarihi ayrımı yapılmaksızın hüküm kurulması hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3/2 maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

      Aile Mahkemesi'nde nafakanın kaldırılması davası açtığını, aynı zamanda müvekkilinin 2009 yılından bu yana müşterek çocuklara kendisinin baktığını, davalı tarafından uzun süre nafakanın yatırılmadığını, birikmiş nafakalar için icra takibi açtığını, ayrıca davalının çalıştığını beyanla Gebze Aile Mahkemesi 2009/867 esas, 2012/712 karar sayılı ilamı ile müşterek çocukların her biri için ayrı ayrı hükmolunan nafakaların dava tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL olacak şekilde toplam 2.000 TL ye çıkarılmasını, her yıl TEFE oranında artırılmasını talep ederek dava açmıştır....

      Bu açıklamalar çerçevesinde; davalı-karşı davacının davası bakımından, davalı-karşı davacının ekonomik durumunun umulmadık gelişmeler yüzünden bozulduğunu ve nafakanın kaldırılması ve/veya indirilmesi şartlarının oluştuğunu ispat edemediği, bu nedenle karşı davanın reddine yönelik inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı-karşı davacının kendi davasının reddine yönelik istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir. Asıl dava bakımından davacı-karşı davalının istinaf itirazlarının incelenmesine gelince; nafakanın hükmedildiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen süre ve ilk derece mahkemesince ÜFE oranı da gözetilerek artırım yapıldığı bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı-karşı davalının istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir....

      Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle dava belirsiz alacak davası olarak açılmış olup bozma ilamı sonrası davacı vekilinin harç ikmali talebi ile verdiği dilekçesi üzerine her ne kadar ıslah harcı adı altında harç alınmış ise, de davacı vekilinin dilekçe içeriğinden talebin “talep arttırımı” mahiyetinde olduğu anlaşıldığından 21.03.2019 tarihli dilekçenin talep arttırımı dilekçesi olarak kabulü ile davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle ile sonucu itıbarıyla doğru olan kararın bu ilave gerekçe ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 03.12.2019 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Kıdem tazminatı dışındaki alacaklar bakımından dava dilekçesi ile istenen kısma dava, ıslah (talep arttırımı) ile artırılan miktarlar bakımından ise ıslah (talep arttırımı) tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekir. Somut uyuşmazlıka, asıl dava dilekçesi incelendiğinde; kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının talep edildiği ve talep edilen alacaklar yönünden miktar olarak herhangi bir ayrıştırma yapılmaksızın toplamda 1.000,00 TL'nin (belirsiz olan alacağın yargılama sırasında belirli hale gelmesinin ardından miktarın arttırılması kaydı ile) tahsiline karar verilmesinin istendiği tespit edilmiştir. Mahkemece yargılama sırasında, asıl davadaki taleplerin miktar olarak ayrıştırılması için davacıdan açıklamada bulunması istenmediği gibi yukarıda belirtildiği üzere faiz başlangıcı yönünden dava tarihi ve ıslah(talep arttırımı) tarihi ayrımı yapılmaksızın hüküm kurulduğu anlaşılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu