WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi'nin ilamının gerekçe kısmında; “...davalının herhangi bir işi ve düzenli geliri olmaması nedeniyle boşanma ile yoksulluğa düşeceği anlaşılmakla tarafların mahkememizce boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu kabul edilmesi gerektiği kanaatine varıldığından yargılama sırasında takdir edilen aylık 150 YTL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesine kadar devamına karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar vermek gerekmiş...” denilmek suretiyle mahkemece davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmolunduğu anlaşılmaktadır.Her ne kadar boşanma ilamının hüküm kısmında “aynı miktar nafakanın iştirak nafakası olarak davacıdan alınarak davalıya verilmesine” şeklinde hüküm kurulmuşsa da boşanma ilamının gerekçesi ve hüküm fıkrasında bahsi geçen nafakanın yoksulluk nafakası olarak anlaşılması ve yoksulluk nafakasının artırım şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken mahkemece...

    Zira yoksulluk durumu, günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır. Buna göre; mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı, asgari ücret sınırındaki gelirinin varlığının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp indirmeye karar verilebileceği, ancak davalının aldığı nafakanın cüz'i bir miktar olduğu, bu nafaka ile gelirinin toplamının ise davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığı göz önünde bulundurularak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu bu talebin kabulüne karar verilerek yoksulluk nafakasının kaldırılması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

      Mahkemece, davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinden sonra,davalının emekli maaşı almaya başladığı, adına kayıtlı taşınmazının bulunduğu, yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle dava tarihinden itibaren nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir.Taraflar arasındaki boşanma davası 11.06.2010 tarihinde kesinleşmesine rağmen, yoksulluk nafakası, iş bu davanın açıldığı tarih itibariyle kesinleşmemiştir. Yoksulluk nafakası, yoksulluk nafakasının kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade eder. Kaldırılması talebi de ancak yoksulluk nafakası kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren istenebilir....

        Nafakanın kaldırılmasına yönelik dava, eldeki dosyadan tefrik edilerek 2013/515 Esasa kaydedilmiştir. Mahkemece; 2013/515 Esas 2014/149 Karar sayılı ilama göre davalının gayrıresmi evli olarak başka biriyle yaşadığı sabit olduğundan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verildiği bu nedenle dava tarihi 05/03/2013 ile nafakanın kaldırılmasına dair ilamın kesinleşme tarihi 28.04.2014 arasında davalıya ödenen 3.378,70 TL nafakanın yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya iadesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. Davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ... Aile Mahkemesinin 28.04.2014 kesinleşme tarihli 2013/515 Esas-2014/149 Karar sayılı ilamı ile kaldırılmıştır. Eldeki dava tarihi itibariyle yoksulluk nafakası kaldırılmamıştır. Her ne kadar, yargılama sırasında yoksulluk nafakası kaldırılmış ise de, her dava davanın açıldığı tarihteki koşullara bağlıdır....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili lehine bağlanan yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ÜFE oranında arttırılması gerekirken, davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. Dosya kapsamından; tarafların Konya 1. Aile Mahkemesinin 2014/428 Esas, 2015/140 Karar sayılı kararı boşandıkları, kararın 10/04/2015 tarihinde kesinleştiği, davacı yararına aylık 1.000 TL yoksulluk nafakası bağlandığı, aradan geçen süre içerisinde davacının yoksulluk nafakasının arttırımı davası açtığı, Konya 3....

          DAVA TÜRÜ : İştirak ve Yoksulluk Nafakası Arttırılması-Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, yoksulluk nafakası arttırımı talebinin reddi, iştirak nafakası miktarı ile.... velayetine ilişkin olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.12.2016 (Çrş.) ......

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı kadın tarafından açılmış iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası arttırımı istemine ilişkindir. Karşı dava; davalı/ karşı davacı erkek tarafından açılmış yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. 1- Davacı/ karşı davalı kadının iştirak nafakasına yönelik istinaf başvurusu ile davalı/ karşı davacı erkeğin iştirak nafakasına yönelik vekalet ücreti talebine yönelik istinaf başvurusu incelenmesinde; 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri sekiz bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1. maddesi uyarınca 01/01/2022 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesindeki parasal sınır 8.000,00- TL olmuştur. Kesinlik sınırı her bir nafaka yönünden ayrı ayrı belirlenir....

            Aile Mahkemesinin 11.02.2013 tarih ve 2012/294 Esas, 2013/193 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, davacı yararına aylık 500 TL yoksulluk nafakası takdirine karar verildiği, kararın temyiz edildiği ve Yargıtay 2.Hukuk Dairesi tarafından yoksulluk nafakasının az olduğu gerekçesi ile kararın bozulduğu, bozma kararına uyan ilk derece mahkemesince 26.03.2014 tarih ve 2014/28 Esas, 2014/406 Karar sayılı kararı ile davacı kadın yararına aylık 1.500 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, kararın yine Yargıtay aşamasından geçerek 27.10.2014 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....

            DAVA KONUSU : Nafakanın Arttırımı, Yoksulluk Nafakası KARAR : Taraflar arasındaki nafakanın arttırımı ve yoksulluk nafakası davasının yapılan açık yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince verilen hüküm süresinde davacılar vekili ve davalı tarafından istinaf edilmekle dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı Zeynep asıl dava dilekçesinde özetle; davalının babası olduğunu, annesi ve babasının anlaşmalı olarak boşandıklarını, kendisinin üniversiteyi kazandığını, öğrenci olduğundan kendisi lehine aylık 1.500,00 TL yardım nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle ekonomik göstergelerdeki değişiklikler (TEFE-ÜFE oranları) nazara alındığında, takdir edilen (artırılan) yoksululk nafakası miktarı çok olup, TMK’nun 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci maddesindeki "yoksulluk nafakasının 300,00 TL arttırılarak aylık 450,00 TL'ye çıkartılmasına ve aylık 350,00 TL iştirak, 450.00 TL yoksulluk nafakası olmak üzere toplam 800.00 TL nafakanın" ifadesinin çıkartılarak yerine "yoksulluk nafakasının 250,00 TL artırılarak aylık 400,00 TL 'ye çıkartılmasına ve aylık 350,00 TL iştirak, 400,00 TL yoksulluk nafakası olmak üzere toplam 750,00 TL nafakanın" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 35.00 TL.bakiye temyiz harcının temyiz...

              UYAP Entegrasyonu